Prof. Dr. Fatih Mehmet Öcal
Prof. Dr. Fatih Mehmet Öcal Savaş her alanda

Savaş her alanda

Küresel ekonominin FED tutanakları ve sonuçlarının etkilerini içselleştirme süreci devam ederken, dünya kamuoyu Arjantin’de başlayan G-20 Buenos Aires Zirvesine (30 Kasım-1 Aralık) odaklandı. Güney Amerika’da ilk, toplamda ise 13.’sü yapılan Arjantin’deki zirvede, önceki toplantılarda baş rolü oynayan ekonomi gündemi yanı sıra, uluslararası siyasi gelişmeler ağırlık kazandı. Dünyanın en büyük ekonomisine sahip 19 ülke ile AB’nin katılımıyla oluşan G-20 Arjantin zirvesinin önemli gündem kon

uları; işin geleceği, kalkınma için altyapı ve sürdürülebilir gıda geleceği olarak ifade edilmektedir. Söz konusu gündemin dışında ele alınan başlıca ekonomi merkezli maddeler ise ticaret savaşları, dijital ticaret ve kripto para konularıdır. Ayrıca korumacı politika uygulamasıyla bir anda dünya ticaretinin yönünü ve hızını değiştiren Trump ile, küresel adil serbest ticareti savunan Çin Devlet Başkanı Şi Jinping ile görüşmesinden, pek iç açıcı sonuçlar çıktığını söylemek güçtür. Bu aşamada kısa dönemde karşılıklı tavizler verilerek orta yol bulunmaması halinde tüm dünya, daralma ve durgunluk süreciyle birlikte küresel işsizlik olgusunu daha yoğun olarak yaşamaya kendini hazırlasın. Kaşıkçı cinayeti nedeniyle Veliaht Muhammet bin Selman’a yönelik soğuk tutum, Ukrayna – Rusya geriliminin olası Trump-Putin görüşmesini engellemesi Arjantin zirvesinin odağını siyasete doğru kaydıran temel unsurlar olarak dikkati çekti.

Buenos Aires zirvesinde elle tutulan bir adım olarak Kuzey Amerika Serbest Ticaret Anlaşması’nın (NAFTA) yerine geçecek olan ve üç ülkenin isimlerinden oluşan (USMCA) yeni NAFTA olarak adlandırılan anlaşmanın ABD Başkanı Donald Trump, Kanada Başbakanı Justin Trudeau ve Meksika Devlet Başkanı Enrique Pena Nieto tarafından imzalanması oldu. ABD, Kanada ve Meksika arasındaki yaklaşık 1 trilyon dolarlık ticareti düzenleyen ve 1 Ocak 1994 tarihinden beri işlevini sürdüren NAFTA’nın, ABD için adil olmadığını sürekli dile getiren Trump, imzalanan USMCA’nın bir zafer olduğunu, kongrede onaylanmasında da bir sorun çıkmayacağını belirtti. Liderlerin ikili görüşmelerde bulunarak verdikleri mesajlarla, bazı yapılması olası görüşmelerin iptal edilmesi de, Arjantin zirvesine damgasını vuran başlıca gelişmeler oldu. ABD başkanı Trump’ın Putin ile yapacağı görüşmeyi Ukrayna konusundaki gelişmeler nedeniyle iptal etmesi yada AB liderlerinin önemli bir kısmının S. Arabistan veliaht prensi Selman’a yönelik soğuk tavırları üzerine,birde Fransa başkanı Macron’un Trump’a Selman’la ilgili çok net olumsuz ifadeler kullanması soğuk rüzgarlar estirdi.

Arjantin’deki G-20 zirvesi görüşmeleri, ülkelerin farklı çıkar hesapları nedeniyle geleceğe yönelik siyasi risklere gebe güçlü olasılıklarla sona erdi. Trump’ın FED politikalarını açıkça eleştirmesi, Brexit sürecinin AB ve İngiltere ekonomisini olumsuz etkileyeceğinin anlaşılması ve fakat boyutun ne tür maliyetlere yol açacağının kestirilememesi, 60 $ altını gören petrolün hangi fiyatlarda istikrar kazanacağının bilinememesi gibi global faktörler, gelecekle ilgili belirsizliği artırmaktadır. Ülkemiz açısından ise durum ne yazık ki pek iç açıcı değildir. Kısa vadeli, güncel ve popülist önlemler peşinde koşulması, ülkemizin yıllardan beri kısır döngüden kurtulamamasının en önemli nedenini oluşturmaktadır. Geçmişten ders çıkarmazsak, ülke olarak yapay gündemler arkasından koşmaya, yıllar geçse de  G7’ler zirvesine girememe ile ekonomi, siyaset ve toplumsal savaşları kaybetme gerçeğiyle yüzleşmek zorunda kalırız.

        

Soru: Kaynaklar tüm ülkeler için sonsuz mudur? Neden?

Sözün Gözü: Kişiler ikiye ayrılır, sadece konuşanlar ve konuştuklarını yapanlar.     

Önceki ve Sonraki Yazılar
Prof. Dr. Fatih Mehmet Öcal Arşivi