Sabır ve dua
Ruhun daralınca zorda kaldığın zaman, yeri göğü yaratan Allah'a sığın. Dr. Mustafa yaptığı büyük hizmetlerden dolayı başka bir şehre seminer için davet edilir. Konferansa gidiyordu. Uçağa biner. Ancak havada uçak yıldırım çarpması sonucu arıza nedeniyle en yakın havaalanına inmek zorunda kalır.
Bir sonraki uçak 10 saat sonra…
Dr. Çok sinirlenir morali bozulur. Kendi aklınca toplantıya muhakkak yetişmem lazım, bana göre önem arz ediyor, diyerek bir şeyler tasarlamaya çalışıyor.
10 saat bekleyemem diye sinirlenerek bağırdı.
Görevliler gideceği şehrin 4-5 saat uzaklıkta olduğunu ve isterse araba kiralayarak gidebileceğini söylediler ve öyle de oldu.
Acele yola çıkar, ama aksilik bu sefer de yolda şiddetli yağmurdan göz gözü görmez olmuş, selden dolayı araç gidemez olmuş.
Yol kenarında bir evin yanına zorlukla durup kapısını çaldı.
Yaşlı bir kadın kapıyı açar açmaz süratle ona, telefonu verir misin? Telefon etmem lazım!’ dediğinde...
Kadın tebessüm ederek dedi ki: ‘Görmüyor musun evladım ne telefonu, Burada ne telefon ne de elektrik var. Geç içeriye evladım, yemek ye çay içip dinlen. Sonra düşünürsün bu işleri...
Adam çaresizce içeri girdi biraz ısındı yemek yedi ve çayını yudumlarken yaşlı kadın namaz kılıp uzun uzun dualar ediyordu.
Dr. Dikkatle baktığında kadının bir beşiği salladığını ve beşikte çok küçük bir bebeğin hareketsiz yattığını gördü.
Kimin bu bebek anacığım? Hayırdır bu kadar uzun uzun ağlayarak dualar ettin.
Hem annesi hem de babasından yetim olan torunumdur. Ağır hastalığı var. Bölgedeki hiçbir doktor çaresini bulamadı.
Dediler ki: Mustafa adlı bir doktor var. Çaresi ondadır. Ancak onun çok uzakta olduğunu öğrendim. Birkaç gündür Allaha dua ediyorum ki Allah’ım bu bebeğin işini kolaylaştırsın.
Dr. Mustafa ağlayarak dedi ki: ‘Kalk anacığım kalk. Allah senin duanı kabul etti. Senin duan yıldırımlar çaktırıp uçağı yere indirdi. Seller akıttı ve sonunda beni size ulaştırdı.
Dr. Mustafa benim.
İşte bir kul Allah’ a dualarını ederken, ihlaslı ve samimi bir şekilde ederse, Allah’ın isteğini ve dualarını kabul edeceğine inanarak dua ederse sonuç böyle olur.
Ama dua ederken ben kimim de dualarım, nasıl kabul olacak derseniz zaten kendiyim inanmadığı duaya Allah’ta itibar etmez. Davamıza, işimize, okulda imtihanımıza, dersimize, yaptığımız duamıza ve her şeyimize inanmalıyız sadakatle davranmalıyız ki başarılı olalım. Değilse boşa dönen vapur çarkı. Yorulduğumuz da cabası olur diye düşünüyorum.
Selam ve dua ile