Konya’da Ramazan Coşkusu
Ramazan Ayı Konya’da coşkuyla yaşanıyor. Konya biliyorsunuz Ramazan bir başka olur. Şehir tam anlamıyla Oruç tutar.
Konya’da Ramazan kişileşir adeta, bir baba olur herkesi evde iftar sofralarına toplar, Ramazan’da Konya zenginleşir, mutlaka herkes nasiplenir bu aydan.
Ramazan gelir, Ramazan hoş gelir, Safalar getirir. Bir sevgili olur, Ramazan Konya’da, ete kemiğe bürünür.
Bu yılda öyle başladı, öyle geçiyor, iftarı, teravihi, sahuru ile insanı kuşatıyor.
Tabi önemli olan bu kuşatmadan hayırlı bir netice çıkarabilmektir. Mesela Ramazan ayı bittiğinde daha az yalan söyleyen bir millet haline gelebilir miyiz?
Ticaretimiz daha düzgün hale gelebilir mi? Daha adil olabilir miyiz? Başkalarına daha fazla saygı duyar hale gelebilir miyiz?
Başkalarının derdi ile daha fazla ilgilenir hale gelebilir miyiz? Daha az yollara tüküren bir topluluk haline gelebilir miyiz? Trafikte birbirine saygı duyan, kurallara riayet eden, başkasının hukukunu da en az kendi hukukumuz kadar koruyan insanlar haline gelebilir miyiz?
Haram yemek, ibadet yapmamak, kumar, zina, şehvet gibi bizi “esfelesafilin”e çeken kötü alışkanlıklardan uzaklaşabilir miyiz?
Ramazan bizi tutabilir mi? Bizi kuşatabilir mi?
İnşa Allah Ramazan ayı hanemize tam anlamıyla kazanç olarak not edilir. Duamız bu…
Allah hepimizi Ramazan’dan kazançlı çıkan kullarından eylesin.
Ramazan ayı bu yıl Konya biraz daha dinamik, Konya Büyük Şehir Belediyesini bu minvalde kutlamamız gerekiyor, Şehir Meydan’ında oluşturulan konser alanı ve Kitap Fuarı ile Ramazan coşkusu biraz daha kuşattı şehrimizi.
Bu yılda mahalle iftarları devam ediyor, tabi mahalle iftarlarına artık taşra ilçeleri de dâhil ediliyor, ayrıca Büyükşehir Belediyesi taşra ilçelerde de programlar düzenliyor.
Ramazan, Büyükşehir Belediyesi marifetiyle bu ilçelerimizi, köylerimizi de kapsıyor.
Konya Büyükşehir Belediye Başkanımız Tahir Akyürek’i bir konuda takdir etmemiz ve kendilerine bir Konyalı olarak teşekkür etmemiz de gerekiyor.
Çünkü hem Mevlana Türbesinin önündeki Selimiye Camiinin önündeki meydanda kılınan teravih namazlar, hem de Konya Şehir Meydanındaki etkinlikler Konya’mız açısından önemli Ramazan faaliyetleri olarak geleneksel bir Ramazan Kültürü oluşmasına vesile oluyor.
Elbette Kapu Camii’ndeki teravihlerden, kıpır kıpır Ramazan akşamlarından uzun uzun bahsetmeyeceğim ama bu yılda Konya’da yine birçok camide teravih hatimle kılınıyor.
İkindi saatlerinde ve sabah namazın öncesindeki tilavetlerinde ayrıca takip edilmeye değer manevi zenginlikler olduğunu belirtmek isterim.
Müslümanları bu Ramazan’da en çok üzen ümmetin dramatik halidir. Filistin’de Müslümanlar Ramazan’a yine İsrail zulmüyle girdiler.
Diğer taraftan, bir taraftan İran ve Rusya destekli, Esed aromalı Şii terörü, bir taraftan ise Vahhabi – ABD - İngiltere destekli Sünni terörü ne yazık ki Ortadoğu’yu kasıp kavurmaktadır.
Aslında Müslümanları Allah Rızası için katlettiğini zanneden her cahil terörist bugün tam anlamıyla öyle ya da böyle, Şii ya da Sünni fark etmez siyonizme hizmet etmektedir.
Bugün güçsüz bir Irak, ot kafalı Maliki, emirlerindeki İran, parçalanmış Suriye, kontrollerindeki Suudi Arabistan sadece ve sadece İsrail’in büyüme politikalarına, arzı mevud terörüne hizmet etmektedir.
Aslında Türkiye’yi karıştırma çabaları, Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan’a, Dışişleri Bakanımız Ahmet Davutoğlu’na, hatta Diyanet İşleri Başkanlığımıza zarar vermek isteyen, güçsüz ve etkisiz bir Türkiye arzu eden şer odaklarının asıl amacı da ne yazık ki siyonizme hizmettir.
Kâh “ay görmeden Oruç’a başlamayın” diyen Suud mahkemeleri, kâh Müslüman katleden IŞİD, El Kaide, kâh kendi milletini, kendi şehirlerini yakıp yıkan Esed katili İsrail’in oyuncağı durumundadır.
Konya’mızda ki Ramazan coşkumuzu tek gölgeleyen bu dramatik, can sıkıcı tablodur.
Neticede güzel Ramazan akşamlarımızda, gecelerin mübarek kuşatıcılığında, iftarların bereketli sofralarında Ümmetin bu halinin değişmesi için dua etmeliyiz.
Rabbim Müslümanlara yardım etsin, akıl fikir feraset versin.
Bu arada Diyanet İşleri Başkanlığımız bu yıl Ramazan’ın teması olarak, “Hiç Kimse Kimsesiz Kalmasın” ifadesini belirlemiş.
Neticede Ramazan’ın coşkusunu kimsesizlerle de yaşamak gerektiğini de unutmadan yaşamak lazım. Bir baş okşamak, bir tebessüm, bir selam…
İnşa Allah Ramazan hepimizi tutar, hepimizi Ramazan kuşatır…
