“Kafkas Fitnecileri”
Geçenlerde sosyal medyada gezinirken 1918-1920 yılları arasında mevcut olan ve günümüz Azerbaycan’ın da temellerini oluşturan Azerbaycan Cumhuriyetinin resmi yayın organı “Azerbaycan” gazetesinin 29 Ocak 1919 tarihli sayısı gözüme ilişti. Gazetede Ermeniler ile ilgili yayınlanan “Kafkas Fitnecileri” adlı bir haber dikkatimi çekti, zira haber adeta o dönemlerden bugünlere ışık tutar cinsten. Yazıyı Türkiye Türkçesine çevirip olduğu gibi sizinle paylaşıyorum.
“Kafkasya'nın harap köylerini, uçsuz bucaksız ovalarını, yüksek dağ ve tepelerini, aşılmaz derelerini elvan eden İslam kanları ve köy yerleşimlerinde huzur bulamayan vahşi şekilde çöllerde yaşamak zorunda bırakılan İslam çocukları hakkında gelen haberlerin biri, diğerinden daha kederli olduğunu görüyoruz (O tarihlerde Ermeniler günümüz Ermenistan ve Karabağ’da bulunan Türklere karşı katliam yapıyorlardı). Bunu gördüğümüzde aramızda bunun çaresinin ne olabileceğini düşünmeyen tek bir birey bile yok. Ama herkes kendi bilgisine ve inancına göre kendi düşüncelerini yaptığı için bizim yapacaklarımız ile ilgili biri diğerine uymuyor. Hatta ellerinden gelen her şeyi reva gören komşularımız, kendi emelleri adına bizi olaydan gafil bırakmak için her türlü hile ve yalana başvurmaktan çekinmiyorlar.
Ermenilerin, köylerine bir padişahlık (devlet) kurma yönünde belli bir planları vardı ve her hareketlerini bu planı tamamlamak için yaptıkları cümlemizce aşikardı. 35 sene önce söylenilen plan temelinde Türkiye'de isyana başlayıp “Türkler, Ermeni milletine olmaz eziyetler yapıyor ve artık Ermeniler bu eziyetlere dayanamadıkları için isyanlar çıkarıyorlar” diye Avrupa millet ve devletlerinin menfaatlerine nail olmak arzusuyla ayaklanmalarına devam ettiler. Gerçek ise şu ki, Ermeniler Türkiye'de sahip oldukları hakları Avrupa'nın en medeni ülkelerinde göremediler. Rus devletinin Balkan-Slav halklarının arabuluculuğuyla İstanbul'u alma ümidi hayal kırıklığına uğradığı zaman Ermeni meselesine başvurmasından istifade etmek üzere Ermeniler, Türkiye sınırındaki eylemlerinden bir gün bile vazgeçmediler. Bu arzu sayesinde Taşnaksutyun Fırkası ortaya çıktı. Bu grubun faaliyeti, fırsatın iyi ya da kötü olmasına bakmaksızın, Ermeni davasına hizmet etmek ve Ermeni padişahını (devletini) teşkil etmek içindi.
Nihayetinde tüm dünyayı kapsayan Avrupa savaşının (Birinci Dünya Savaşı) başlarında Rus devletine yardım sözü verip savaşın bitiminden sonra Türkiye topraklarında Ermeni devleti kurulacağına dair Vorontsov (Rusya’nın bölgedeki memuru) aracılığıyla Rus devleti temsilcilerinden vaatler aldılar. Sözler verildi ama Türkiye topraklarında (Doğu Anadolu bölgesi kastediliyor) nüfusun çoğunluğu Türk ve Müslüman olunca iki çift bir tek Ermeni’ye padişahlık (devlet) verilemez diyecekleri düşüncesiyle, Müslüman nüfusa ne yapıldıysa cümlesinin sebebi Ermenilerdi. Kars, Ardahan’dan başlayarak Hasankale, Erzurum, Mamehatun ve daha o yanına onlarca Müslüman ahali aleyhine iftiraları da katıp Rus askerlerinin Türkleri yok etmesine sebep olduklarıyla yetinmeyip, Rus askerlerinin geri dönmesi esnasında katliamın gerisinde kalan (kurtulan) Türkleri ve köyleri acımasızca ve vahşice yok ettikleri de malumdur. Ayrıca Batum ve Trabzon illerinde Müslümanlara yönelik yaptıkları zulüm de ortadadır.
Yanlış bir şekilde yürütülen iftiraları, rezil hareketlerin cümlesini kabahatli bir usulde yapılması yalnızca bir Taşnak partisi kendine reva görebilir. Bu zamana kadar gözümüzün önünde Ermenilerden gördüğümüz rezaletler sonunda hiçbir şeye şaşırmasak da bunların yaptıklarına aldanmak iyi bir sonuç doğurmaz. Kafkasya'da huzursuzluk yaratma arzularına karşı çıkmazsak sonunda pişman oluruz. Bu yolda var gücümüzle çalışmak ve gözümüzü açık tutmak bizim için en önemli iştir.
Ermeni-Gürcü savaşının nedeni, Kafkas ülkesinde ortalığı karıştırmak ve Rusların, Kafkasya'yı yeniden işgal etmesine sebep olma arzusudur. Ermenilerin böyle bir talebinin amacı Ruslara iyilik yapmak değil, kendi menfaatlerine Rusların yardım etmesi amacıdır. Onlar Ruslara iyilik isteselerdi Kars, Ardahan ve Novo-Bayazid bölgesindeki bütün Rus köylerini ayaklar altına almaz, mazlum halkı başıboş bırakmazlardı. Ruslar Kafkasya'yı yeniden ele geçirirse tüm ülkeye kaos hakim olacak ve Ermeniler işleri kendilerinin istedikleri gibi yürüyecektir. Azıcık da olsa dikkat eder ve çevremizde yapılan hareketlerin cümlesine iyice bakarsak görürüz ki, ülkemizin içerisinde yapılan ayaklanmanın cümlesine sebep Ermenilerdir. Şaumyanların, Andraniklerin ve Sahakyanların İslam ülkesinde yaptıkları ayaklanma, Müslüman ahaliyi yok etmek amacıyladır. Yoksa neden bolşevizm ya da sosyalizm ne için Ermeni burjuvalarını da başkaları gibi ne öldürüyor ne de onlara dokunmuyor?
