“İNAN”DIK ve BAŞARDIK
Futbolun çok enteresan hikâyeleri içerisinde barındıran bir oyun olduğunu biliyorduk ama böylesi daha önce görülmüş müdür? Bir millî takım düşünün grubundaki ilk maçlardan istenmeyen sonuçlarla ayrılmış olsun, kendi yorumcuları tarafından yerden yere vurulmuş olsun, her türlü huzursuzluğun baş gösterdiği bir millî takım olsun. Millî takımımız son maçlarda gösterdiği bu performansı ile hiçbir zaman umudun kesilmemesi ve mücadele verenin Türk olduğunun unutulmaması gerektiğini bizlere tekrardan gösterdi. Oynadığımız son dört maçın üçüne ev sahipliği yapan Konya’mızın gösterdiği performansla kendisini bulan, coşkusunu kazanan millilerimiz bu maçta bütün Türkiye’yi ayağa kaldırmayı başardı. Önceki yazılarımda bahsettiğim ve birçok kişinin de aynı görüşte olduğu İstanbul’a maç verilmesin Anadolu’da milli takım özlemi çeken bir yerde oynansın düşüncemin ne kadar doğru olduğuna bir kez daha şahit oldum. Konya’da aradığımız milli takım ruhunu tekrar yakalayan millilerimiz son maçlarda destan yazarak tarihe geçti.
İlk on birler açıklandığında en çok dikkatimi çeken nokta maça santraforsuz başlamış olmamızdı. Kanat oyuncuları ve orta saha oyuncularından oluşan bir takımın gol bulmasının yolu göbekten defansı delmek ya da uzaktan şutlar çekmekti. Maça iyi başlayan taraf rakip takım oldu, fiziksel üstünlükleri göze çarpan İzlandalı futbolcular birkaç cılız pozisyon girişimi denediler. İlk dakikalardaki bu durumu üzerinden atan millî takımımız topa daha çok sahip olan taraf oldu ve gol aradı. İlk yarıyı pozisyon vermeden atlatmak anlayışımız vardı ve bunu başardık. İkinci yarıda diğer maçların skorları lehimize gelişince golü daha fazla arzulayan taraf biz olduk. Gökhan Töre’nin gereksiz gördüğü kırmızı kart olmasaydı maçı daha erken kazanabilirdik fakat ne olursa olsun inanmış bir taraftar inanmış bir takım vardı o topun başına geçen Selçuk inanmıştı ve sonunda rüya gerçek oldu ve Kazakistan’ın da kazanmış olmasıyla Fransa’ya direkt gitme hakkını elde ettik. Bu başarıda şüphesiz futbol terimleri ile açıklayamayacağımız faktörler başrol oynadı. Şükürler olsun ki inandık ve başardık.