Atanur Pala
Atanur Pala FAİZ ARTIŞI VE PİYASA BEKLENTİLERİ

FAİZ ARTIŞI VE PİYASA BEKLENTİLERİ

FED  Başkanı  Bernanke’nin birkaç gün  önce piyasaları geçici de  olsa rahatlatan ve nefes almasını  sağlayan açıklamalarından sonra, Merkez Bankası’nın faiz arttırımında ölçülü bir artışı  tercih edeceği piyasaların da beklentisiydi. Neticede  PPK toplantısından baz 0,75 puan  bir artış kararı çıktı. PPK, alt bant olarak nitelenen borçlanma faizini 3,5’da sabit tutarken, borç verme faizi üst bandını 6,5’dan 7,25’e yükseltmiş oldu. Bernanke’nin açıklamalarından  önce piyasanın faiz arttırım  beklentisi

1,5 civarlarında iken, açıklamanın ardından bu beklenti 0,50 ile 1 arasına geri çekilmişti ve Merkez Bankası böylece beklentileri karşılamış oldu.Merkez Bankasının direk mevduat ve kredi faizlerini

belirlediği yönünde yanlış bir algı sözkonusu. Borç alma,borç verme ve politika faizi nedir, açıklamakta fayda var;borçlanma faizi, Merkez Bankası’nın bankalardan gecelik borç olarak aldığı paraya uyguladığı faizdir ve türk icadı faiz koridorunun alt bandını oluşturur. Borç verme faizi, yine gecelik olarak bankalara borç olarak verilen paraya uygulanan faizdir ve bu faiz de koridorun üst bandını oluşturur.Dolayısı ile bu iki oran arasına faiz koridoru denilmektedir. ifade ettiğimiz gibi Merkez Bankası’nın belirlediği sadece

bankalar ile para alışverişinde uyguladığı faizin alt ve üst bandıdır ve direk olarak kredi ve mevduat faizlerini belirlemez. Ancak belirlenen oranlar piyasa için bir referansdır ve bankalar bu referanstan hareketle kredi ve mevduat faizlerini belirlerler. Bir de sıkça kullanılan ve yine piyasaya referans teşkil eden politika faizi sözkonusu. Politika faizi ise, Merkez Bankasının repo aracılığı ile yaptığı haftalık fonlama faizidir. Gelelim alınan kararların piyasalardaki yansımalarına; Faiz artışı ile beklenen, dövizdeki artış trendinin önüne geçerek bir istikrar bandına oturtulması, çıkan yabancı sermayenin geri getirilebilmesi için faizleri cazip hale getirmek ve petrol fiyatlarının artması ile birlikte oluşan enflasyonist baskının yaratabileceği olumsuzlukların bertaraf etmektir ki, Merkez Bankası da PPK toplantısının

ardından yaptığı açıklamada, faiz arttırım kararının gerekçesini, küresel düzeyde para politikalarına ilişkin artan belirsizlik nedeniyle sermaye akımlarında gözlenen zayıflama ve enflasyon beklentilerindeki bozulma olarak açıkladı. Daha yüksek bir artış beklentisi olanlar her ne kadar bu karar ne musaya ne de isaya yaradı şeklinde yorum yapsalar da Merkez Bankası, önümüzdeki dönemlerde yaşanabilecek olumsuzları da  dikkate alarak  sıkılaştırmanın devam edebileceğini düşünüp cephaneyi  ölçülü kullana

cağını da gösterdi. Merkez Bankası belki de alabileceği en optimal kararı aldı ancak önemli olan bundan sonra ne olacağı. Alınan kararlarla dövizin ateşinin bir istikrar üzere düşüp düşmeyeceğini ve yabancı sermayenin tavrının ne yönde olacağını ve tersi  olursa  faiz silahının tekrar çekilip   çekilmeyeceğini,

faiz artışının krediler, büyüme rakamları ve bütçe  üzerindeki etkilerini önümüzdeki günlerde göreceğiz.

Güncel Not; Bu arada  İstanbul Sanayi Odası 500 büyük sanayi kuruluşu 2012 raporunu açıkladı. Ciro ve ihracat kriterinde Tüpraş’ın, karlılıkda ise TPAO’nın zirveye yer leştiği  listede Konya’dan 9 firma bulunuyor.

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
Atanur Pala Arşivi