Hamdi Bağcı
Hamdi Bağcı Bugün Çanakkale’den Başka Bir Şey Yazmıyor Kalemim…

Bugün Çanakkale’den Başka Bir Şey Yazmıyor Kalemim…

 

Çanakkale’yi anlamadan, Çanakkale’de atan yürekle aynı ritimde yüreğimiz atmadan bu yazıyı yazıyorsam öncelikle bilesiniz bana yazıklar olsun.

Bence bütün mesela, Çanakkale’de küffara karşı koyan yürekle aynı ritimle atan bir kalbe sahip olmaktır. Hepimizin kendimize sorması gerekende işte kanaatimce bu, bizim kalplerimiz Çanakkale’deki ecdatla aynı atabiliyor mu?

Kesinlikle bundan eminim siz Çanakkale ile kalbinizin senkronunu tutturun Bedir’le de Uhud’la da tutturursunuz.

Bu millet üzerinde oynanan 300 yılı aşkın süreyi kapsayan bir senaryonun sonucu yaşanmış bir savaştır Çanakkale… İman, İnanç, Kalplerin Allah Allah diye atması, Peygamberimize sadakat ve tabiî ki onurlu bir şehadet…

O ruhu, o ritmi canlı tutmaktır bizim gayemiz. Yaşam bize öyle güzel… Ya da bir anlamı yok. Allah (CC) senden razı, sen Allah’tan (CC) razı. O makamdır işte Çanakkale…

Cumhuriyet dönemi birçok açıdan ciddi anlamda kırıcı ve yıkıcı geçmiştir. Özellikle milletimizin sahip olduğu derin ve samimi imanı bu süreçte genel olarak tahrip edilmiştir. Bununla birlikte toplumdaki mefkureler yok edilmiş ve sığ, sıradan, mekanik bir toplum oluşturulmuştur. İşte bu toplumun mefkureli halinin son örneklerindendir Çanakkale…

Yıllar geçerken hep bir şey yapılmış ve Çanakkale’nin teolojik yönü bilinçli bir şekilde yok edilmiştir. Neden böyle yapıldı, devletimiz niye milletimizi dinsizleştirmeye çalıştı, dindarlıkla niye adeta savaşıldı tam bilemiyoruz. Geniş ve derin incelemeler sonrası bu konularda eminim önemli ayrıntılar zamanla ortaya çıkacak.

Bugüne geldiğimizde hala Başbakanımız eğer Çanakkale’nin ruhundan bahsediyorsa, Cumhuriyet döneminde yaşanan bütün tahribata rağmen bu milletin canı demek ki çıkmamış. Bu iyi bir şey ama artık yetersiz… Zira insanlık çöküyor ve milletin mefkuresine ihtiyacı var.  

Çanakkale’yi anlarken, kesinlikle Esad-ı Erbil Efendimizi, Said-i Nursi Efendimizi, ahir zamanda o ışığın günümüze yansımasına vesile Mehmet Akif Ersoy’umuzu da anlamak gerektiğini düşünüyorum. Zira Çanakkale Ruhu kadükleşmiş bir terennüm, duygu değildir. Süreklidir ve sürecektir. İnsanımıza bununda anlatılması gerekmektedir.   

Bütün mesele Çanakkale’yi doğru anlamaktır. Eğer bunu başarabilirsek tamam, başaramıyorsak, bilesiniz bu farkındalığı oluşturmak ve kuruyan dalları yeşertmek gerekmektedir. Hepimiz, işte Çanakkale’de kahramanca vuruşan ecdat gibi bugünde kendi şartları içinde o dalları yeşertmek için mücadele etmeliyiz.   

Çanakkale demek modern zamanlarda, şeytanın çağında Allah Allah diyerek kalplerin attığını insanlara göstermek demektir. Çanakkale demek Allah Allah diyerek şehit olmanın şerefsizce yaşamaktan daha değerli olduğunu insanlara göstermek demektir. Çanakkale demek bütün küffarın bir olsa bile, imanlı yürekleri yok edemeyeceğini kabul etmesi demektir. Çanakkale demek İslam Medeniyetinin daima var olacağını batının gözüne sokmak demektir.

Elbette devir çok değişti, eski çamlar çoktan bardak oldu. Çanakkale’nin ruhunu anlamak bugün arpa ekmek yemekten geçmiyor. Zaten Konya Ovasındaki arpa bira hammaddesi olduğu için bugün arpanın unu buğday unundan daha pahalı hale gelmiştir. Ecdadı anlamak arpa unundan ekmek yemekle olmuyor, olmazda… Bugün Çanakkale’yi anlamak imanlı genç yetiştirmekle olur, imanlı nesillerle olur. Çağı İslam Medeniyetinin bir çağı haline getirmekle olur. Afrika’yı, Suriye’yi, Gazze’yi, Kudüs’ü içinde hissetmekle olur. Balkanlarda bayrak dalgalandıracağımız günün özlemiyle, Endülüs’te akan kanın hala kurumadığını insanlığa ispatla olur. İlimle, irfanla olur. 

Çok açık ifade edeyim hükümet doğru bir yoldadır. Çanakkale Ruhunun yetiştirdiği bir başbakan, bir Cumhurbaşkanı bu ülkeyi yönetiyorsa bizlerde umutlu olmalıyız. Birliğimizi, dirliğimizi beraberliğimizi geliştirmeliyiz. Çanakkale ruhunu içselleştirmeliyiz.              Başbakanımızın dünkü konuşması bu çerçevede çok önem arz etmektedir. Neler konuştuğunu uzun uzun anlatacak değilim sadece şu cümlesi bile bize yeteceğiniz düşünüyorum: “Çanakkale’yi anlamayanlar Türkiye’yi asla anlamazlar”…

Allah hepimize o şuurla yaşanılan ömür ve o şerefle onurlanmış ölüm nasip etsin. Şehitlerimizi ve gazilerimizi saygı ve rahmetle anıyoruz, Rabbimiz bizi, neslimizi onlara layık evlatlar eylesin. Rabbimiz nesillerimizden bu millete ihanet eden insanlar çıkarmasın… 

Önceki ve Sonraki Yazılar
Hamdi Bağcı Arşivi