İsmail Yaşa
İsmail Yaşa AKINCI TİHA ve zihniyet devrimi

AKINCI TİHA ve zihniyet devrimi

Pazar günü Türkiye Bayraktar AKINCI TİHA’nın güvenlik güçlerine ilk teslimatının yapılmasıyla tarihi bir ana daha şahit oldu.

Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanlığı öncülüğünde yürütülen AKINCI projesi kapsamında Baykar tarafından yerli ve milli imkânlarla geliştirilen “taarruzi insansız hava aracı”, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da katıldığı törenle envantere girdi.

6 ton kalkış ağırlığı bulunan Bayraktar AKINCI TİHA, 1,5 ton faydalı yük taşıma kapasitesine sahip.

İnsansız hava araçları ile son dönemde dünyada adından sıkça söz ettiren Türkiye, AKINCI TİHA’yla birlikte bu alanda ancak birkaç ülkenin varmayı başarabildiği bir seviyeye ulaştı.

Ne kadar gurur duysak az.

Fakat bu başarının arkasındaki hikâyeyi de iyi bilmemiz gerekiyor.

Bir zamanlar terörle mücadelede kullanmak için dünyanın parasını verip İsrail’den işe yaramayan hurda Heronlar satın alırdık.

Bundan tam on yıl önce, Eylül 2011’de “İsrail’den alınan Heronlar çürük çıktı” başlığıyla yayınlanan haberler şöyle diyordu:

“Terörle mücadele için Batman’da konuşlandırılan Heronların üçü de düştü. Daha sonra 10 Heron daha alındı. Ancak onların da beşinin motorunun arızalı olduğu tespit edildi. İki Heron tamamen devre dışı kalırken diğerleri bakım için İsrail’e gönderildi.”

Çürük Heronlar konusu o dönemde Başbakan olan Erdoğan’ın “İsrail’e tamir için gönderilen Heronlar geri gelmedi” açıklamasıyla gündem olmuştu.

Savunma sanayiniz dışa bağımlı olursa en kritik anda size sudan bahaneler ileri sürerek “Parça vermeyiz” derler ve eliniz-kolunuz bağlı kalırsınız.

Bu nedenle savunma sanayinin yerli ve milli imkânlarla geliştirilmesi son derece önemli.

Fakat Türkiye’de bunu yapmak o kadar da kolay değildi.

Her şeyden önce “Biz yapamayız” ezikliğinin aşılması gerekiyordu.

Selçuk Bayraktar, önceki gün AKINCI TİHA’nın teslimat töreninde yaptığı konuşmada çok önemli bir noktaya dikkat çekti ve şöyle dedi:

“Projemizi sunduğumuzda savunma sanayindeki bir bürokrat bana, “Evladım, akıllı çocuklarsınız. İyi okumuşsunuz. Çalışmalarınız da iyi. Ama bakın yabancılar almış başını gitmiş. Onlara yetişmemiz asla mümkün değil. Siz en iyisi bu işlerle uğraşmayın. Aramızda köprü olun, tercümanlığımızı yapın, yeter. Daha fazla zorlamayın” demişti. O zaman anladık ki ilk iş olarak bu mandacı zihniyeti yıkmamız gerekiyor.”

Çok şükür o zihniyet yıkıldı ve Türkiye savunma sanayisini hızla millileştirmeye başladı.

Şimdi sadece İHA ve SİHA değil, karada ve denizde görev yapacak insansız araçlar da geliştiriyor.

Söz konusu araçları sürü halinde ve hep birlikte kullanarak savaş konseptine yeni bir boyut kazandırıyor.

Sırada insansız savaş uçağı ve kısa pistli gemilere iniş-kalkış yapabilecek SİHA’lar var.

Bu ülkenin çocuklarının kendilerine imkân verildiğinde daha nice başarılara imza atacaklarından şüphem yok.

Fakat bir şeyi daha unutmamamız gerekiyor.

AKINCI TİHA projesinin başarıyla hayata geçirilmesinin ardında zihniyet devrimi kadar iktidarın projeye verdiği destek de var.

İktidarda AK Parti değil örneğin “temel atmama töreni” düzenleyerek biyolojik arıtma tesisi projesini iptal eden CHP olsaydı muhtemelen bugünkü İHA ve SİHA’lara sahip olmayacaktık.

Nuri Demirağ ve uçak fabrikasının başına gelenleri unutmadık.

Demirağ’ın yurt dışına uçak satmaması için kanun çıkaran mandacı zihniyet -Allah göstermesin- Türkiye’de yeniden iktidara gelirse tıpkı geçmişteki gibi yine milli projeleri engelleyeceğinden şüpheniz olmasın.

Önceki ve Sonraki Yazılar
İsmail Yaşa Arşivi