Mehmet Toker
Mehmet Toker Süper Kupa mı, Süper Provokasyon mu, Maskeli Balo mu?

Süper Kupa mı, Süper Provokasyon mu, Maskeli Balo mu?

29 Aralık 2023 tarihinde Suudi Arabistan'ın başkenti Riyad'da oynanması gereken Galatasaray-Fenerbahçe süper kupa karşılaşması son dakika çıkan ya da kasıtlı olarak çıkarılan bir takım anlaşmazlıklar sebebiyle oynanamadı ve ertelendi. Bu durumu kullanarak, özellikle sosyal medyada bazı kemalist tayfa, İslam'ın manevi değerlerine, arap olması sebebiyle Hz. Peygamber Efendimize, Kabe'ye, Hac ve Umre ibadetlerine aleni olarak saldırıldı ve hakaretamiz ifadelerde bulundu. Diğer taraftan Türk-Arap düşmanlığı yine sosyal medyada bazı provokatörlerce köpürtüldü. Bunun yanı sıra maçın oynanmasına engel olarak gösterilen laiklik ve Mustafa Kemal istismarı üzerinden sosyal medyada yine pek çok hesap tarafından duyar kasıntısı başladı. Takımların en ufak başarısızlıklarında günahkeçisi ilan edilen, galiz küfürler edilen kulüp başkanları kahraman ilan edilip, meydan muharebesi kazanmış komutan edasıyla allanıp, pullanıp, yağlanıp göklere çıkarıldı. Halbuki, bu aşamada olanlar, yalan üzerine inşaa edilmiş koskoca bir balondu. Acemice yapılmış bir provokasyondu. Türk kamuoyunun algısına kasdetmiş alçakça bir manipülasyondu.

Senaryosu ve kurgusu yabancı istihbarat örgütlerine ait, TFF ve FB-GS kulüplerinin oyunculuk yaptığı basit, adi bir tiyatro oyunuydu. Asimetrik bir istihbarat çalışması olduğu ayan beyan ortada. Zira her türlü bilgi kirliliği, toplumun ortak değer ve hassasiyetleri üzerinden yıpratıcı sistematik bir dezenformasyona ve neticesinde de provokasyona ve manipülasyona dönebiliyor. Provokasyonlara kapılmadan, manipülasyona gelmeden "acaba işin hakikati nedir? sorusunu sormak kimsenin aklına gelmiyor. Halbuki işin aslına baktığımızda süper kupa finalini oynayacak her iki kulüp Ağustos 2023 tarihinde -güya kulüplerine ek gelir sağlamak önerisiyle- TFF'na müracaat etmişler ve Süper kupa finali için TFF'ye vekalet vermişler. Akabinde, süper kupa müsabakasının en iyi teklif veren Suudi Arabistan'ın başkenti Riyad'da oynanması kulüpler ve TFF tarafından ortak bir kararla belirlenmiş ve organize edilmiş. Maç organizasyonu öncesinde TFF ile Suudi Arabistan'da yetkililer arasında FIFA, AFC, UEFA ve diğer uluslararası futbol düzenleyici ve yönetici kuruluşların kuralları çerçevesinde 20 Ekim 2023'te bir protokol düzenlenerek sahada ve türbinlerde uyulacak kurallar ve esaslara ilişkin bir mutabakata varılmış. Söz konusu müsabakanın bir milli maç olmamasına rağmen Türkiye Cumhuriyeti'nin 100. yılı olması münasebetiyle İstiklal Marşı okunması ve Türk Bayraklarının kullanılmasına yönelik uzlaşmaya varmışlar. Hatta ve hatta öğreniyoruz ki bir gün önce statta İstiklal Marşı'mızın, sesli ve görsel provasının dahi yapılıyor. Yani birtakım provokatör hesapların paylaştığı gibi İstiklal Marşı'nı okutmama ya da Türk Bayraklarının asılmasına ve sahaya alınmasına müsaade etmeme gibi bir durum söz konusu değil. Peki bu kadar manipülasyona sebep olan hadise ne? Kulüpler maçın hemen öncesinde takımların sahaya ısınmak için Mustafa Kemal'in resmi olan tişörtlerle çıkma ve maça da her iki takım Mustafa Kemal'e ait olduğu ifade edilen sözlerin yazılı olduğu pankartlarla çıkma talepleri Suudi yetkililer tarafından daha önceki protokolde öyle bir şey dile getirilmediği ve maça dakikalar kala bu tür değişikliklerin FIFA, AFC, UEFA ve diğer uluslararası futbol düzenleyici ve yönetici kuruluşların kurallarına uygun olmadığı olmayacağı gerekçesiyle uygun görülmemiş. Kulüp başkanlarının talebi tam bir Yahudi kurnazlığı.

Burada asıl meselenin üzüm yemek olmadığını, bağcıyı dövmek olduğunu, Türkiye'de 5816 sayılı kanun maddesi ile korunan Mustafa Kemal'in arkasına sığınarak toplumsal infial ve kaos meydana getirme çabası olduğunu net bir şekilde görebiliyoruz. Fakat yapılan yanlış bilgilendirmeler ve bilen bilmeyen herkesin bu konuda konuşması neticesinde Türkiye gündemi manipüle edilmiştir. Süper kupa finali tabiri caizse bir maskeli baloya dönüştürülmüştür. Neden böyle bir provokasyona imza atıldı, amaç neydi? Amaç, Mustafa Kemal kullanılarak Türkiye'deki laik kesimi hissiyatını galeyana getirmek suretiyle Mart ayında yapılacak seçimler öncesi safları tanzim ve tertip etmekti. Sosyal medyadaki tepkilerden kısmen başarıldığını görüyoruz. İkinci amaç, Arap-Türk düşmanlığını körüklemek suretiyle Türkiye'de yükselen İsrail karşıtlığını dizginlemek ve Türkiye'nin Filistin'e olan desteğini kırmaktı. Bu konuda da hâlâ tazyikler devam ediyor. Üçüncü amaç, İsrail'in, Filistin'de işlediği insanlık suçlarını örtbas etmek için futbol krizi çıkarıp gündemi değiştirmek ve "el menzile beynel menzileteyn" türü kitleleri Araplar ve Filistin aleyhine kışkırtmaktı. Başarıldı. İsrail'in yaptıklarını masum göstermek için en kullanışlı figüran, plazalarının en üst katını İsrail Konsolosluğuna tahsis etmiş, holding patronu ve kulüp başkanı idi. O da kendisine verilen rolü gayet güzel oynadı.

Ancak, insanın aklına deli sorular gelmiyor değil. Her iki takımda 2023 yılı içerisinde birisi lig, birisi kupa şampiyonu oldu. Ama ne final maçlarına, ne de kupa seromonilerine, ne de şampiyonluk kutlamalarına her iki takımda üzerinde Mustafa Kemal'in resmi ya da sözleri olan formayla ya da sözleri olan pankartlarla çıkmadıkları halde Arabistan'da neden böyle bir anlamsız talepte bulundular? Geçen yıl oynanan 13. 10. 2022 tarihinde oynanan AEK Larnaka-Fenerbahçe maçında KKTC ve Türk bayraklarının stada alınmadığı maçta neden kulüp başkanı böyle bir tepki gösterip maça çıkmadı. Rumlara karşı dile gelmeyen Türk Bayrağı hassasiyeti, Mustafa Kemal aşkı nedense Suudi Arabistan'da yapılacak maçta birden depreşiyor? Bu gerçekten Mustafa Kemal aşkı, Türklük aşkı, vatan, millet, bayrak sevdası mı yoksa sermayesine, kulüplerine güvenmek suretiyle "nasıl olsa bana kimse bir şey yapamaz!" anlayışıyla yapılan bilinçli bir operasyonda figüranlığı kabul etmek mi?

Cuma akşamı oynanan maskeli bir baloydu ama maskeler erken düştü. FB ve GS Kulüp başkanları ile TFF başkanının halkı kin ve düşmanlığa tahrik suçundan ve 5816'yı ihlalden acilen yargılanması lazım. Çünkü Futbol sadece futbol değildir.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Mehmet Toker Arşivi