Seçim bitti, şimdi ekonomi nasıl olacak?
Seçim bitti ve biliyorum ki herkesin gözü ekonomide… Ekonomi nasıl olacak? Mehmet Şimşek görevden alınacak mı? Orta Vadeli Program devam edecek mi? Dolar, euro düşecek mi yükselecek mi? Altının durumu ne olacak? Bütün gelişmeler sonrasında araç fiyatlarında yine yükseliş devem edecek mi? Ev satışları durma noktasına geldi, bu alanda bir değişim olacak mı? Kiralar ne olacak? İktidar yüksek oranlı zamlara devam edecek mi? Enflasyon ne olacak, nasıl bir seyir takip edecek? Sanırım şimdi elinde biraz para olan da para olmayan da, genel anlamda herkes bunları düşünüyor, bu konularla ilgili yorumlar yapıyor…
Öncelikle şunu yazalım, önümüzde seçimsiz 4 yıl var, bu 4 yılın da çok iyi değerlendirilmesi gerekiyor tabi, yapısal bozuklukların tamiri, TL’nin değerlenmesi, insanların alım gücünün artması, ekonominin, her unsuru ile hatta emeklilere verilen maaşları da buna katabilirsiniz, gerçekçi bir düzleme oturtulması, piyasa cambazlarının değil üretimin desteklenmesi gibi konularda ciddi adımların atılması kamuoyunun beklentisi...
Peki hakikaten ne olacak? Bakan Şimşek dün sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, şunları söyledi; “Mahalli seçim sonuçları milletimiz ve ülkemiz için hayırlı olsun. Eylül 2023’te açıkladığımız Orta Vadeli Programımızı (OVP) güçlendirerek kararlılıkla uygulamaya devam edeceğiz. Ana hedefimiz olan enflasyonu kalıcı olarak tek haneye düşürmek için sıkı para, seçici kredi ve gelirler politikasına ilaveten kamuda harcama kontrolü yaparak tasarrufu ön planda tutacağız. OVP’de açıklanan takvime uygun olarak hayata geçireceğimiz yapısal reformlar ile ekonomide dönüşümü gerçekleştirerek verimlilik ve rekabet gücü artışı sağlayacağız. Böylece sürdürülebilir büyüme amacımıza ulaşarak sağlayacağımız kalıcı refah artışı toplumun tüm kesimlerince paylaşılacaktır. Başarıya giden yol azim, kararlılık ve sabır ister. Azimliyiz, kararlıyız, başaracağız.”
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz ise yaptığı açıklamada, “Ekonomide büyümeyi, istihdamı ve ihracatımızı artırıyor, cari açığımızı düşürüyoruz. Yatırım ve üretim ile bünyemizi güçlendiriyoruz. Gerek ekonomik gerek sosyal bakımdan enflasyonla mücadele temel önceliğimizdir. Geçen sene ilan ettiğimiz programımızı kararlı bir şekilde uygulayarak bunu başaracağız. Bu yılın ikinci yarısından itibaren enflasyonla mücadelemizin sonuçlarını belirgin bir şekilde görmeye başlayacağız. Böylece, yapılan ücret artışlarının zamanla erimesini önleyecek, kalıcı refah artışı sağlayacağız. Ekonomide yapısal reformlar yaparken, kamu yönetiminin verimliliğini geliştirmeye, demokratik standartlarımızı yükseltmeye, daha etkin işleyen bir adalet sistemi tesis etmeye odaklanacağız.” İfadelerini kullandı.
Buradan ne anlıyoruz? Buradan anladığımı aslında çok net. Öncelikle şunu yazalım; dün Sayın Mehmet Şimşek’in açıklamalarından, Sayın Cevdet Yılmaz’ın açıklamalarında, benim anladığım bir istifa ya da görevden alma söz konusu değil. Emekliler için ne yazık ki olumlu bir haber veremeyeceğim, zira şu anda iktidar emeklilere herhangi bir kaynak aktarımını öngörmüyor. Emeklilerin derdi bu süreçte pek anlaşılabilecekmiş gibi görünmüyor. Enflasyonda görece, haziran ayına kadar küçük düşüşler olabilir ama asıl düşüşün hazirandan sonra başlaması planlanıyor. Kredilerde sıklaştırma devam edecek, konut, araç gibi konularda süreçte çok olumlu gelişmelerden bahsetmek mümkün değil, markette bir fiyat düşüşü şimdilik mümkün değil, alım gücümüzde bir artış da şimdilik mümkün değil. Süreç bize bunu anlatıyor, ekonomi bu çizgide devam edecek.
Peki dolar, euro, altın konularından bir ciddi hareketlilik olur mu? Piyasanın oluşma şekline baktığımızda şu anda bu alanlarda da ciddi bir hareketliliği beklememek gerektiğini düşünüyorum. Faizde önümüzdeki süreçte bir tık daha yükseliş olabilir, çünkü piyasaya güvenin tekrar gelmesi çok kolay olmuyor, bunun için de doğal olarak faizdeki yükseliş şu an için bu haliyle paranın yönünü arzu edilen şekilde değiştiremiyor. Yapısal sorunlar çözülmeye çalışılıyor, çözülecektir de enseyi karartmaya gerek yok ama şu anda çok ciddi bir para hareketliliğine de girmeye gerek yok. Sakin olmak önemli, özkaynak merkezli, piyasayı iyi takip ederek, büyüme, ihracat gibi verilerin de pek fazla piyasayı etkileyemeyeceğini, piyasanın beklentisinin sıcak para girişi olduğunu, bunun olmadığı takdirde ise piyasanın başka konularla pek tatmin olma niyetinde olmadığını da bilmemiz gerekiyor.
Ne yazık ki uluslararası gerginlikler de devam ediyor, İsrail biliyorsunuz Pazartesi günü İran’ın Suriye’deki büyükelçilik binasını vurdu ve burada en az 6 kişiyi katletti. Sanırım, konunun evriliş şekli itibariyle Suudi Arabistan, Mısır ve Birleşik Arap Emirlikleri de İsrail’in bu operasyonlarına destek veriyor. Bu noktada coğrafya nereye gidecek? Bunu da bilemiyoruz. Şu ana kadar İran İsrail’in fevri katliamlarına bir yanıt vermedi, dün vereceğini açıkladı, bundan sonra verecek mi? Onu da bilmiyoruz. ABD ve İsrail istedikleri zaman İran’ı dövebilecekler mi? Buna süreç müsaade edecek mi? Bu konuda da şimdilik elimizde bir veri yok, şu anda öngörüde bulunamıyoruz. Rusya bu denklemin neresinde, DEAŞ kılıflı terör katliamı sonrası Rusya’nın atacağı adımlar ne olacak? Bunları da bilemiyoruz. Coğrafyada yaşanan bu stresler, ülkemizdeki sıkıntıların içeride ekonomide yaşanan yapısal bozukluklarla sınırlı olamayabileceğini de gösteriyor. Bunun için de süreci yönetirken çok akıllı olmanın önemini bir kez daha hatırlatıyor, hepinize güzel ve bereketli bir gün diliyorum.