Reklamın Etkisi Azal(mış)
Tüketiciler artık reklamları görmezden gelmeye başlamış. Tüketici televizyonda reklam gördüğünde zapping yapıyor, radyoda reklam çıktığında değiştiriyor, sokakta gözünü kaçırıyormuş. Yani yaptığınız reklamlar boşa gidiyor olabilir.
Artık her pazarda kıyasıya bir rekabet var. Tüm pazarlarda tüketicinin alternatifi çok fazla. Bütün markalar tüketicileri kendi taraflarına çekebilmek, alışveriş başarısı sağlamak ve sürekli hale getirmek için büyük bir mücadele veriyor. Artık üretip satma devri kapandı. Bu da hem ürün kalitesi hem de iletişim anlamında büyük bir rekabeti meydana getiriyor.
Rekabetin arması, teknolojinin gelişmesi iletişim araçlarında da çeşitliliği beraberinde getirdi. Reklam mecralarının sayısı her geçen gün artıyor. Tüketiciler artık ciddi bir mesaj bombardımanı ile karşı karşıya. Günde bir kişi ortalama 1000’in üzerinde reklam mesajına maruz kalıyor. E tabi ki bu mesaj bombardımanı artık tüketiciyi kendini korumaya almasına neden oluyor ve son zamanda yapılan araştırmalar tüketicilerin reklam mesajlarını görmezden geldiğini söylüyor.
Tüketicinin kendini reklam mesajına kapattığı bu dönemde ise iletişimin diğer gücü halkla ilişkiler imdadınıza yetişiyor. Halkla ilişkiler genel anlamda hep firma ile ilgili olumlu imaj oluşturma olarak algılandı fakat burada bahsettiğimiz “Pazarlama Amaçlı Halkla İlişkiler (MPR)”. Halkla ilişkiler demek sadece olumlu imaj oluşturmak için kullanılan bir araç değildir. Satışlara katkısı olacak, müşterilerinizle daha sıcak iletişim kurabildiğiniz, müşterinize daha samimi satışı sağlayacak bir araçtır. Dünyanın birçok markası artık MPR faaliyetlerine ağırlık vermeye başladı. Tüketiciler birçok ürünü artık tavsiyeyle, okuduğu makalelerden, haberlerden etkilenerek satın alıyor. Ürün pazarındaki kanat önderinin sizi tavsiye etmesi, sektör dergisinde ürününüzle ilgili yayımlayacağınız bir makale, televizyonda yaptığınız bir haber tüketiciye mesajlarınızı daha iyi iletebiliyor. Uzun süreli satışlara döndürebiliyor. Yapacağınız sokak etkinlikleri, haberler, sponsorluklar, sosyal medyada etkin şekilde iletişim kurmanız firmanıza bir uzman konumlandırması sağlayabiliyor ve marka güvenilirliğinizi arttırabiliyor. Satışları azalmış bir pazarda lider olarak talep yaratmak istediğinizde bu talebi oluşturmak için halkla ilişkiler sizin elinizdeki çok büyük bir güç. Firmanızı yeniden konumlandırmak, talebi azalmış bir pazara talep oluşturmak, pazara sunduğunuz yeni bir ürünün hızla konuşulmasını sağlamak isterseniz pazarlama amaçlı halkla ilişkiler tam size göre.
Televizyonda, dergilerde özellikle bir ürün grubunun satışını arttırmaya yönelik açıklamalar, uzman görüşleri MPR’ın en büyük örneklerindendir. Medyada zeytinyağı kullanımının sağlığa iyi geldiğini ve yemeklerinizde zeytinyağı kullanımını tavsiye eden uzman görüşleri bize MPR’ı iyi anlatır.
Eğer reklamın bir firmanın büyümesi ve kendini tanıtması için tek başına yeterli olduğunu, iletişimin reklamdan ibaret olduğunu düşünüyorsanız kepenk kapamanız yakındır. Sonra suçu reklama atmayın. Artık günümüzde tek bir iletişim kanalını kullanmak size hiçbir katkı sağlamıyor. Günümüz iletişimi eş güdümlü ve bütünleşik olarak kullanma günü. Yani reklam, halkla ilişkiler, sponsorluk gibi tüm iletişim kanalları birlikte hareket edebilmelidir.
Kısacası artık sadece reklamla iletişim kurmak, tüm iletişim bütçesini reklama ayırmak yetmiyor. Artık bütçeyi daha efektif ve tüm iletişim kanallarından faydalanacak şekilde kullanmak gerekiyor. Bu konuda reklam ajansınızı iyi zorlamak ise siz firmalara düşüyor. İletişim ve medya stratejilerinizde reklam ajanslarınızı biraz sıkıştırmakta fayda var.
