Öğrenci Hayatında Yurt Önemli Bir Rol Oynar
Üniversite sınavları açıklanınca öğrencilerin birbirlerine en çok sorulan soru yurt mu yoksa ev mi? Eğer üniversite ya da okul oturduğu şehirde bulunuyorsa tabi ki her öğrenci kendi evinde kalmayı tercih eder çünkü annelerin yaptığı yemeklerin tadı hiçbir yerde bulunmaz. Bu yüzden “evim güzel evim” denir. Ve evdeki hayat hiçbir zaman yurttaki hayatla karşılaştırılmaz. Amma bazen sadece yurt hayatın tadını çıkarmak için yurtta kalmayı planlanan öğrencileri de görebiliyoruz. Ben de 12 yılldır yurtta kaldığım için bugünkü yazımda yurt hayatından bahsetmek istiyorum.
Çünkü yurt hayatı her ne kadar zor olsa da bir öğrenci yurtta kaldığı süreçte farklı bölgeden gelen hatta farklı ülkeden gelen öğrencilerle beraber yaşadığı için insan psikolojisine türlü türlü geleneksel ve göreneksel örf ve adetlere aşına olur. Sabah ve akşam farklı din ve mezhep, farklı inanç ve mizaca sahip olan insanlarla oturmak, arkadaşlık kurmak diğerlerin kültürünü, festivalini öğrenmek için yurtlar buna tam müsaide eder.
Yurt, birkaç bina, içinde okuma salonu, yemekhane, T.V. salonu ve geniş bir alandan ibarettir. Yurt, öğrencilerin bütün ilmi ve içtimai faaliyetlerini kolaylaştırılacak imkanları sağlayan bir yapıdır. Geçi de olsa bir öğrencinin karşıya geldiği problemleri, müşkil durumları çözmesine yardımcı olur.
Yurtta kalan öğrenciler aktif, çalışkan ve yardımsever olur. Yurtta her şey düzenli, tertipli olur. Yurtta en büyük nimet özgürlüktür. Ve özgür insan her şey güzel yapar. Yurtta öğrenci sadece ders çalışmakla kalmaz aynı zamanda yurtta kalan farklı bölgeden gelen öğrencilerin dil özelliğini, şivelerini ve lehçelerini farklı düşünce ve farklı dini takip edenlerle kaynaşarak çeşitli kültürünü de öğrenir. Bu karşılık etkileşmeler daha sonra öğrenci hayatında önemli bir rol oynar. İşte çeşitli kültürel bilgileri elde edinen birlik, beraberlik anlayışı ve iş birliğinin dersi de buradan öğrenen bir öğrenci hem kişisel hem toplumsal anlamda bir fayda sağlar.
Yurtta kalan bir öğrenci boş zamanlarında T.V. salonuna ya da magazin yahut gazete salonlarına gidip bütün dünyada cari, sosyal, siyasal ve ekenomi durumlar üzerine tartışma yaparak kendini geliştirebilir. Ve var olan problemleri ferdi yahut içtimai olarak çözmeye gayret gösterir. Ve böyle bir çalışma grup çalışma içerisinde yer alır. Konuları daha iyi kavrayabilmesi ya da konuya hakim olabilmesi için öğrenciler Grup çalışmalarına odaklanırlar. Çünkü “bir elin nesi var , iki elin sesi var” atasözü de böyle işler için kullanılır diye düşünüyorum.
İşte yurtta kalan öğrenciler sadece bir doktor veya bir mühendis olarak çıkmıyor belki daha iyi bir gelecek için nerler yapmalı zor durumlara nasıl karşılamalı bilhassa güzel bir hayatın sırrı nedir hepsinden haberdar oluyorlar. Dolayısıyla yurtlar asıl ve gerçek hayatımızın bir ön hazırlığıdır diyebiliriz değil mi?