Nato notları

NATO toplantısının fotoğrafları…

Fotoğraflara bakarken ne hissettiniz?

Hissettikleriniz önemli…

Sosyal medyada gördüğümüz kadarıyla bazıları; cumhurbaşkanımız otururken ona selam vermek için yanına gelen Biden ve yanına kadar gelmiş olan Amerikan başkanıyla selamlaşmak için ayağa kalkan Erdoğan’ın fotoğrafını paylaşarak ülkesinin Cumhurbaşkanını aşağılamaya onunla dalga geçmeye çalışıyorlardı. Evet evet yanlış okumuyorsunuz alakasız bir görüntüyü saçma sapan yorumlarla paylaştılar… Sorsan hepsi vatansever… Ama yaptıklarını ancak düşman bir ülkenin vatandaşı yapabilir, ya da hainler…

Paylaşımların izini sürdüğünüzde karşınıza bilin bakalım kimler çıkıyor? Evet, okurken fetöcüler dediğinizi duyuyorum… Her zaman her yerdeler… Hainlikten, ihanetten vazgeçmiyorlar.

Peki, hissetmemiz gereken neydi?

Aslında birçoğunuzun, birçoğumuzun hissettikleri aynıydı. Güçlü bir ülkeyi temsil eden kendinden emin güçlü bir lider gördük fotoğraflarda. Ve sadece gurur duyduk.

İç siyasette yanlışlar bulabiliriz, eleştiririz, karşı çıkarız, tartışırız ama dünyaya karşı bir ve beraber olmalıyız. Bu neyin kini arkadaş. Her seferinde bir açık bulmaya çalışma, her seferinde aşağılama… Tadını kaçırdınız artık…

Türkiye NATO’nun en güçlü devletlerinden birisi ve stratejik olarak gözden çıkartabilecekleri bir noktada değiliz.

Isınan dünya ilişkileri gösteriyor ki stratejik konumlar, teknolojiler ve en önemlisi insan gücü yüksek ülkeler yakın tarihin belirleyici unsurları olacaklar ve geleceğe daha avantajlı adımlar atacaklar.

Durum böyleyken Türkiye’nin içinde olmadığı bir cephe her anlamda eksik kalır. Türkiye hem ABD ile ilişkileri bakımından hem de Rusya ile ilişkileri bakımından en büyük denge unsurlarından da birisi.

Türkiye dış siyasette anlık ve kendi çıkarına olan ilişkilerle ilerleme dönemine geçmiş bulunuyor. Bu da sadece güçlüyseniz yapılabilecek bir şey.

Devletler arası kin siyaseti ya da önceki olumsuzluklar yüzünden tüm köprüleri atma siyaseti gütmeden anlık, en önemlisi ülkemizin menfaatine olan ilişkiler kuruluyor. Mısır konusu bunun en güzel örneği aslında.

Rusya ile aramız Suriye de bozukken turizm anlaşmaları yapabiliyoruz sonra bir bakmışsın Ukrayna’ya silah satıyoruz. Olması gerekeni yapıyoruz yani. Tabi çok uzun zaman boyunca bu tarz yaklaşımları görmediğimiz için alışkın değiliz…

Türkiye her geçen gün yerini sağlamlaştırıyor.