Sami Gediz
Sami Gediz LALE JURİSİNİ AÇIKLIYORUM

LALE JURİSİNİ AÇIKLIYORUM

Bildiğiniz gibi uzun süredir Büyükşehir Belediyesi’nin daha önce düzenlemiş olduğu Lale yarışması hakkındaki polemik devam ediyor. Burada ilk olarak belirtmek istediğim konu Büyükşehir Belediyesi’nin bu tür yarışmalarında bir kurumsallık yok. Yarışma düzenlenirken kriterler konusunda bile bir ortak akıl bulunamamış. Yarışmaya yaklaşık 5500 fotoğraf katılmış. Fotoğraflarda lalenin Konya ile bütünleşmesi ele alınmış fakat bu şartnamede açık bir şekilde belirtilmemişti. Bu yarışmaya Konya dışından gönderilen lale fotoğrafları direk diskalifiye edilmiş oldu. Merak edilen yarışmanın jürisinde 5 kişi yer almış. Bunlar Büyükşehir Belediyesi Basın Müdürü Galip Marlalı, Güzel Sanatlar Fakültesi Dekan Yardımcısı Prof. Hüseyin Elmas, Büyükşehir Belediyesi Park ve Bahçeler Müdürü Ceylani Kılıç, Numune Hastanesi Müdürü İsmail Yurdakurban, Fotoğraf Sanatçısı Reha Bilir. Jüri üyelerinin isimlerinin açıklanmama sebebini hala çözemedim. Belediyemiz bu 5 isimi açıklamamakta neden karar kıldı onu çözmeye çalışıyorum fakat esas nokta yarışmalardaki kurumsallık, bu konu çok daha su götürür.

Bir Ak Partili bürokratımızla sohbetimiz esnasında Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Akyürek’in PR çalışmasını çok başarılı yaptığını ve bu sayede o koltukta oturduğunu söyledi. Başkan PR çalışmasını çok iyi yapıyor olabilir fakat kendisi hakkında yazılanlara, iddia edilenlere neden bir cevap vermediğini de anlamıyoruz. Sanırım bu da bir strateji olsa gerek. Bu Lale yarışması, tramvayın renk seçimi de birer PR çalışmasıymış. Amaç sanat olsaydı sanırım kurumsallık ön plana çıkardı. Bu bürokrat, hem Ak Partili hemde kendi Belediye Başkanı hakkında öyle sözler sarf etti ki, inanın şok oldum. Demek ki Başkan parti içerisindeki bazı grupları karşısına almış. Siyasetin nasıl bir dünya olduğunu seçim yaklaştıkça daha iyi anlar oldum.

Başkan Akyürek gerçekten PR ile işi götürüyor kim ne derse desin. Biz geçtiğimiz günlerde “Salak Işıklar” başlıklı bir haber yapmıştık. Başkan Akıllı Trafik Sistemi uygulaması reklamlarıyla PR çalışmasını yine çok güzel yaptı. Herkes trafik akıllandı diye düşünüyor!  Oysa şehrin göbeğinde  Mevlana Caddesi Şifa Restaurant’ın önündeki ışıklar halen akıllanmamış. Aynı anda 4 yönde birden kırmızı yanıyor ışıklar. Haliyle her yönde trafik kilitleniyor. Bir de vilayetin önünde 76 saniye niye bekletirsiniz araçları, orada 25 saniye yeterli, trafiği bilerek mi kilitliyorsunuz diye sormuştuk. Bizim haberimizden sonra sadece saniye sistemini kaldırmışlar fakat halen aynı bekleme süresi devam ediyor. Birde Iphone uygulaması var Büyükşehir’in evlere şenlik hadi modern dille söyleyelim, ceplere şenlik. Konya bu uygulamada 1993 yılında kalmış demiştik. Güncelleme yayınladılar fakat değişen bir şey yok.  Konya’nın en büyük sanayi kuruluşları Eti Civa ve Sümerbank. Konya keçecicilik, tüliler ve pişmiş toprak işlerinde yoğun bir şehirmiş. Gerçekten birileri bizimle dalga geçiyor ama niye geçiyor bilemiyorum. Bunları Başkan Akyürek kesin görmemiştir. Belki de bunu yapanlar Başkan Akyürek dahil tüm şehirle dalga geçiyorlardır.

BEN BAŞKAN OLSAYDIM, Basın Müdürüme talimat verir, kendim hakkında konuşan, yazan gazetecilerle irtibata geçmesini sağlardım. Kendilerinin sorduğu sorular hakkında bizzat kendim cevap verir, en büyük PR çalışmasını ise gazetecilere, yazarlara yapardım. PR çalışmasını halka yapıyorum ama gazeteciler beni eleştiriyor. Burada bir tezat var. Halk benim PR çalışmalarımı görüp, takdir ederken, gazeteleri okuyunca ne olduğunu anlamıyor. Vatandaşta ikileme düşüyor. Kendi partimin bürokratı neden benim hakkımda bir gazeteciye çok önemli detaylar veriyor. Oturur günlerce düşünürdüm. Ben ne yaptım, neden böyle oldu derdim. Bu koltuktan kalktığım halkın arasında gezmeye başladığım zaman bana karşı tavırları ne olacak derdim. Başkanlığım zamanındaki saygıyı görebilecek miyim, yoksa vatandaş argo konuşacak, yüzüme bakmayacak diye çekinerek, Bir dönem Belediye Başkanlığını yaptığım şehrin sokaklarında rahatça yürüyebilecek miyim? Diye düşünürdüm. Umarım bunları düşünerek hareket ediyoruzdur… Makam mevki gelip geçici, fakat insanlık, dürüstlük kalıcıdır. Samimiyet kalıcıdır. Üç günlük dünyada makam mevki hırsına birbirimizi incitmeyelim…

Önceki ve Sonraki Yazılar
Sami Gediz Arşivi