Konyaspor, savunmasında tehlike çanları!
Lig ikincisi takım ligin alt sıralarında kümede kalma mücadelesi veren rakibine dört gol attığı karşılaşmayı kazanamıyorsa, kupa maçında dört gol attığı rakibine eleniyorsa savunmada çok ciddi sorunlarımız var demektir. Son üç maçta 11 gol yiyen Konyaspor bu gollerin yarısından fazlasını bireysel hatalardan yedi. Bu sorun giderilemezse Konyaspor'un ligi ikinciliği ciddi tehlikeye girer. Lig ikinciliği hedefleniyorsa bu hedef doğrultusunda en kritik maç olan Başakşehir maçında Abdülkerim cezalı. Anicic ile başlasan mecburen Skubiç'i kulübeye çekecek, çok kolay çalış yiyen Barış ile başlayacaktın. Adil – Musa Çağıran yapsan büyük risk. Allah İlhan Hoca'nın yardımcısı olsun.
BİREYSEL HATALAR
Yenilen gollerde Adil'in bireysel hataları fazlasıyla dikkat çekiyor. Aslında daha önce şans bulduğu maçlarda Adil bu kadar da kötü değildi. Ahmet Çalık'tan önce Adil kulübede hazır kıta bekleyen, şans verildiğinde oynayan, oynadığında belli bir standardı olan, ortalama performans veren bir oyuncuydu. Ahmet Çalık'ın kaybından sonra Adil'e sefer görev emri çıktı. Adil artık ilk 11 oyuncusu oldu. Kulübeden oyuna girmek, sakat cezalı durumuna zaman zaman oynamanın sorumluluğu ile sürekli ilk 11 başlamanın sorumluluğu aynı değil. Adil bana göre sürekli ilk 11 başlamanın yükünü mental olarak taşıyamıyor. Üstlendiği sorumluluğun ağırlığı fazlaca bireysel hata yapmasına sebep oluyor. Oyuncunun mental anlamda yardıma ihtiyacı olduğu çok açık. Transfer dönemi de kapandığına göre Konyaspor teknik kadrosunun Adil'in performansını yükseltmekten başka çaresi görünmüyor.
KALBİNE SAPLANMIŞ BİR HANÇER
TFF'nin yabancı kuralı tek kelime ile futbolu katlediyor. Teknik direktörün oyuna müdahalesini bile sınırlayan, teknik ve taktik anlamda futbolun seyir zevkini öldüren bir kural. Trabzon maçında Soner/ Mpoku değişikliği için Skubiç oyundan alındı yerine giren Barış ile Adil Nwakaeme'den on saniye 10 çalım yedi ve pozisyon gol oldu. Yabancı stoper alamadığın için Adil'in iki hatası ile Trabzon'a mağlup olan Konyaspor yine savunmadaki bireysel hatalar yüzünden Kasımpaşa'dan dört tane gol yedi. TFF Konyaspor'un elini kolunu bağlamış sonra da çık yarış diyor. Doğrusunu söylemek gerekirse bu kafanın yönettiği lige teklif edilen 140 milyon dolar bile fazla. Bu takımın hocası sahada Soner'i çıkarıp Mpoku'yu oyuna alamıyor, yasak! Alırsa Skubiç'i oyundan çıkarmak zorunda kalıyor. TFF oyunun tam göbeğinde, tekniğe, taktiğe, oyunun gidişatı dahil her şeye müdahil. TFF yabancı sınırlaması ile hem kendi ayağına hem kulüplerin ayağına sıkıyor. TFF kendi elleriyle liginin kalitesini ve ederini düşürüyor. Yayın ihalesi için gelen düşük teklifler bu kafa ile yönetilen TFF'ye müstahak diyeceğim ama olan kulüplere oluyor.
KİMSEYİ KOYAMADIM YERİNE YENİDEN
Sezen Aksu şarkısındaki gibi Konyaspor Ahmet Çalık'ın yerine kimseyi yerine yeniden koyamadı. TFF'nin yabancı kuralı Konyaspor yönetiminin elini kolunu bağlıyor, anlıyorum ama yine de transferde bu kadar çaresiz kalınmamalıydı. Hüseyin Türkmen ile Gençlerbirliği'ndeki Arda dışında yerli stoper mi yoktu. Kayserispor, Verona'dan Mert Çetin'i kiralık getirdi. Şimdi Konyaspor bu oyuncuya talip olsaydı, oyuncu lig ikincisi Konyaspor'u mu yoksa orta sıralarda oynayan Kayserispor'u mu tercih ederdi. Hadi olmadı, Beşiktaş'ın genç oyuncu Serdar Saatçi, 18 yaşında Ajax'a karşı çatır çatır top oynadı. İstesen oyuncunun gelişimi için Beşiktaş belki altı aylığına kiralayabilirdi, yerli bir alternatif Adil'in yükü ve stresini azalacak belki daha iyi performans vermesini sağlayacaktı. Yönetim ara transferde Konyaspor'un eksiklerini giderme konusunda yetersiz kaldı.
BÜTÇEYİ AŞMADAN TRANSFER YAPILABİLİRDİ
Yönetimin kulübü borçlandırmama politikasını destekliyorum. Sezon sadece bu sezon değil, kabul ediyorum. Ancak Konyaspor'un sezon başındaki maaş bütçesi dikkate alındığında ilave olarak Serdar Gürler'in ayrılışı ile kasaya yaklaşık 850.000 Euro girdi. Serdar'ın maaşını da ilave olarak bütçeye ekleyelim. Alper Uludağ ayrıldı, oradan da bir maaş kontenjanı açıldı. Haydi sözleşmesi tek taraflı feshedildiği için Kravets'i saymayalım. Kim alındı, Uğurcan, Alberk ve Amilton. Bu üç oyuncunun maaş olarak maliyetinin Serdar Gürler'in sözleşme fesih bedelinin yarısından fazla olduğunu sanmıyorum. Yani Konyaspor'un sezon başındaki maaş bütçesini aşmadan rahatlıkla eksik bölgelere takviye yapılabilirdi. Yönetim yeni bir yönetim, belki Konyaspor'un bu sezon bu kadar başarılı olacağını onlar da tahmin etmiyordu. Konyaspor'un hedefi ilk beş ise devre arasındaki takviyelere bir şey demem. Ancak şampiyonlar ligi umudunu taşıyan lig ikinciliği için takviyeler yetersiz. Üstelik bütçe de var. Yönetim'in scout, oyuncu tespiti ve oyuncu havuzu oluşturma konularında yetersizliği var. Her şeyi İlhan hoca halledemez. Menajerlere para kaptırmak istememekte yönetim haklıdır. Bu davranış doğru, menajer iki yüz binlik oyuncuyu sana bir milyondan satmaya çalışabilir. Ancak futbol piyasası tek bir menajer üzerinden dönmüyor, başka kanallardan girilip mantıklı rakamlara transfer yapılabilir, oyuncu izleme programlarından bile bir futbolcu havuzu oluşturulabilir. Konyaspor yönetiminden beklentim ekonomik dengenin tutturulması yanında kurumsal bir futbol aklı, oyuncu havuzu oluşturma, oyuncu tespit sistemi gibi konularda da adım atmasıdır.