Senan Kazımoğlu
Senan Kazımoğlu Kardeşliğe Gölge Düşmesin

Kardeşliğe Gölge Düşmesin

Son günlerde Azerbaycan ve Türkiye medyasına bakınca arada bazı soğuklukların yaşandığı fikri bende uyanmaya başladı. Gerçi aylar öncesinden bunu fark edip, yazılarımda işin bu yerlere geleceğini yazmıştım. Maalesef arada hoş olmayan şeylerin yaşandığı hissediliyor. Elbette bunun her iki tarafta da sorumluları var. Özellikle gazeteciler ve medyanın bu işi körüklediği ve bu kardeşliğe zarar vermek istendiği, bunun da kökünün kenardan kontrol edildiğini daha önceki yazılarımda da belirtmiştim. Bu işi yapanlar asla bizden olmasa bile, zehirledikleri kişiler maalesef bizden. Türkiye'de yaşadığım ve bu yazıyı Türkiye'deki bir faaliyet gösteren gazetede yazdığım için bu konuda Türkiye’de gördüğüm eksikliklerinden bahsedeceğim. Her şeyden önce, beni herkes bilir ki ömrüm boyunca hiçbir zaman Türkiye'yi Azerbaycan'dan ayrı görmedim. Benim için Türkiye ve Azerbaycan ayrı devlet değil, bir millet bir devlettir. Bunun bilincinde olunarak yazının okunmasını rica ediyorum.

Bana göre Türkiye ve Azerbaycan meselesinde iki konu var ki bu konular, iki ülke arasında uçurum oluşturmak isteyenlerin ekmeğine yağ sürüyor. Her iki ülkede de bizden başka herkese hizmet eden kişiler tarafından bu olay kabartıldıkça kabartılıyor. Bu yazıda da o iki olaya değineceğim.

Bunların birincisi, İkinci Karabağ Savaşı'ndaki Türkiye’nin yardımı meselesi. Evet, her bir Azerbaycan vatandaşı bu zaferde Türkiye’nin hayati katkısını biliyor ve bundan dolayı Türkiye’ye minnettardır. Hatta bu mesele Azerbaycan’da en yüksek mertebeden Cumhurbaşkanı tarafından defalarca dile getirildi. Fakat bazı kendini bilmezlerin her küçük meselede bunu Azerbaycan’a kafasına çakarcasina hatırlatması, her Azerbaycan Türküyle karşılaşıldığında “Karabağ’ı biz aldık” demesi, hatta daha ileri gidip “Siz kimsiniz ki Karabağ’ı alacaksınız? Onu biz aldık” demesi (bunu Türkiye’de meşhur ve siyasete yön verebilecek güçte olan bir gazeteciden duydum) hiç de hoş olmuyor. Azerbaycan İkinci Karabağ Savaşı’nda 3.000’den fazla şehit verdi. O zaman onlar boş yere mi şehit oldular?! Biz kardeşiz, birbirimize yaptığımız her şeyde minnet ararsak bu ne kadar doğru olur sizce? Yukarıda dediğim gibi, biz Türkiye’nin bize yaptığı hayati yardımın zaten bilincindeyiz ama her seferinde bunu kendini bilmezlerin aşağılarcasına minnet olarak hatırlatması, hatta bununla da yetinmeyip hakaret etmesi, ister istemez bizim ülkedeki Türkiye karşıtlarının da eline malzeme veriyor. İşte onlar da başlıyor halkı zehirlemeye. Bundan dolayı da hiç hoş olmayan şeyler ortaya çıkıyor. Hatta bununla ilgili Azerbaycan’da hiç de hoş olmayan sosyal medya gönedileri bile hazırlanmaya başladı.

Bir diğer mesele de İsrail’in Filistin’de yaptığı soykırım. Evet, İsrail Gazze’de resmen soykırım yapıyor. Olayın ilk gününden itibaren, hatta daha öncesinden beri Azerbaycan, İsrail-Filistin meselesinde Filistin’e destek verdiğini defalarca açıkladı. Olaydan sonra da Azerbaycan, en yüksek mertebeden bu görüşünü yineledi. Evet, Azerbaycan ve İsrail arasında iyi ilişkiler var. Hatta Karabağ savaşında, aynı Türkiye gibi İsrail’den de silah satın aldık. Ancak Aliyev’in de dediği gibi, İsrail ile olan ilişkilerimiz Filistin’e olan bakışımızı etkilemiyor. Azerbaycan Cumhurbaşkanı, 7 Ekim’den günümüze kadar Gazze’deki soykırımla ilgili defalarca Filistin’i destekleyen açıklamalar yaptı. Fakat bu açıklamaların hiçbirisini Türk basını yayınlamadı. Bunun yerine Türkiye’de belli odaklar, Azerbaycan düşmanlığı yaparak Azerbaycan’ı sanki İsrail’e destek veriyormuş gibi göstererek kamuoyu oluşturmaya çalıştılar. Maalesef bunda kısmen başarılı oldular diyebilirim. Bunun en büyük ispatı, Azerbaycan ile ilgili büyük medya kuruluşlarının paylaşımlarının yorum kısmına bakın. Orada Azerbaycan’a ne hakaretler edildiğini, nasıl haksız yere suçlandığını görürsünüz. Her şeyi geçtim, bu mesele bahane edilerek Azerbaycan’ın Türkiye’deki en büyük devlet şirketine defalarca saldırıldı. Tabii, bunu Azerbaycan’dakiler de görüyor. Bunun üzerine oradaki fitne kazanları da kaynatılıyor.

Sonuç olarak, evet Azerbaycan ve Türkiye dünyada birbirine en yakın olan kardeş ülkelerdir. Fakat aynı zamanda bu kardeşlik belli hassasiyetleri de beraberinde getiriyor. Bu yazıyı okuyanlardan ricam, lütfen bu hassasiyetlere dikkat edelim. Türkiye olduğu kadar Azerbaycan da bizim devletimiz. Lütfen bunu düşünerek hareket edelim.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Senan Kazımoğlu Arşivi