Senan Kazımoğlu
Senan Kazımoğlu Karabağ’da Neler Oluyor

Karabağ’da Neler Oluyor

Yaklaşık bir haftadır hem medyada gördüğüm, hem de Azerbaycan Türkü olmam vesilesiyle bana en çok yöneltilen soru, Azerbaycan-Ermenistan arasında yaşanan son gelişmelerdir. Mesele şuan gün yüzüne çıksa da aslında yaşananlar, Azerbaycan’ın Karabağ zaferinden sonrasına gidiyor. Malum olduğu üzere, 10 Kasım 2020 tarihinde Karabağ’da ateşkesi sağlayan Azerbaycan, Rusya ve Ermenistan arasında üçlü anlaşma imzalandı. Ateşkes diyorum çünkü, meseleyi tamamen bitirecek kesin barış anlaşması maalesef hala imzalanamadı. Barış anlaşmasının imzalanması biri yana, aradan geçen 3 yıl içersinde ateşkesin bazı maddeleri hala Ermenistan ve onun destekçisi Rusya tarafından uygulanmıyor. Bunlara misal olarak, Karabağ’daki yasa dışı silahlı ermeni gruplarının çıkarılması, vatanlarından kovulan Azerbaycan Türklerinin geçici Rus barış gücünün kontrolündeki Karabağ’a dönüşü ve Zengezur Koridorunun açılmasını gösterebiliriz. Bu saydıklarımın tamamının ateşkes anlaşmasında yer almasına ve Ermenistan’ın da buna imza atmasına rağmen, aradan geçen 3 yıl boyunca hiç birisine uyulmadı. Bu da yetmezmiş gibi Kafkasya’da gözü olup, Türk’e düşman kesilen herkes, Ermenistan üzerine oynamaya ve onu bize karşı kullanmaya çalıştı. Elbette her bir ülkenin kendi çıkarları, kendi stratejisi var ancak Azerbaycan toprakları üzerine oturup, daha devlet olama sürecini tamamlamayan Ermenistan, gönüllü olarak dış devletlerin maşası haline geldiğini bile fark edemiyor. Bu sebepten de 3 yıldır Azerbaycan ve Ermenistan arasındaki gerginlik hala devam ediyor.

Bölgede Ermenistan’ı sürekli bize karşı kışkırtan ve barış anlaşmasına engel olan bazı devletlerden başında hiç şüphesiz Rusya geliyor. Şuan, Karabağ’ın %25’lik kısmında barış gücü bulunduran Rusya, her imkanda bu nefreti körüklüyor. Sadece bu da değil, Azerbaycan defalarca Rus barış gücünün kontrolündeki bölgeye yasa dışı olarak silah taşıyan konvoyun uydu görüntüsünü paylaştı. Rusya’nın gözüyle meseleye bakacak olursak, Azerbaycan ve Ermenistan arasında yapılacak kalıcı barış, Rusya’nın çıkarlarına uymuyor. Rusya, bölgede var olmasını gerginliğin devam etmesine bağlıyor.

Ermenileri Azerbaycan’a karşı kızıştıran ve her fırsatta Azerbaycan’ı tehdit eden bir diğer ülke İran. Sözde İslam devleti olan İran, en başından beri Azerbaycan ve Ermenistan meselesinde Müslüman Azerbaycan’ın değil, Ermenistan safında yer alıyor. Bunun en önemli sebebi, İran egemenliğinde bulunan 45 milyonluk Azerbaycan Türkleridir. İran, Azerbaycan’ın güçlü devlet olmasının kendi egemenliğinde bulunan ve yıllardır yok saydığı Azerbaycan Türklerini de etkileyeceği görüşünde. Bu sebepten Birinci ve İkinci Karabağ Savaşları dönemi ve sonrasında tüm imkanlarıyla Ermenistan’ın yanında olmuş, hala da olmaya devam ediyor. Hali hazırda Ermenistan’a yapılan silah sevkiyatları, İran üzerinden gerçekleşiyor. İran’ın bir diğer korkulu rüyası da Zengezur Koridorudur. Koridorun açılırsa doğu ve batı arasında İran üzerinden devam eden ulaşım yoluna alternatif doğmuş oluyor ki, bu da İran için kabul edilemez bir durumdur. Bundan dolayı İran, ne pahasına olur olsun bu koridoru açtırmamak için uğraşıyor.

Son yıllarda Kafkasya’ya nüfuz etmeye çalışan başka bir ülke de Hindistandır. Garip de olsa Hindistan, bölgede Ermenistan ile ittifak halinde. Bu ittifaktan dolayı Ermenistan ile 1 milyara dolara yakın silah anlaşması yaptı. Hindistan’ın bu kararında, husumetli olduğu Pakistan’ın, Türkiye ve Azerbaycan’a yakın olmasından kaynaklandığı düşünülüyor. Ayrıca, rekabetli olduğu Çin’in, tarihi ipek yoluna katkı sağlayacak olan Zengezur Koridoru, Hindistan’ı rahatsız etmemesi mümkün değil.

Yukarda saydıklarım dışında, ermeni lobisinin güçlü olduğu Amerika ve Fransa gibi ülkeler de Ermenistan’ı, Azerbaycan karşısında yeni bir savaşa teşvik etmeye çalışıyor. İşin garip tarafı, dünyanın her tarafında bir birinin gözünü oyacak olan ülkeler, mesele Karabağ olunca hemen hepsi Ermenistan’dan tarafa oluyorlar. Yani anlayacağınız, gavur her zaman gavurluğunu yapıyor. Peki ya biz ne yapıyoruz, asıl mesele budur!?

Önceki ve Sonraki Yazılar
Senan Kazımoğlu Arşivi