Son günler de sokaklar da köşe başlarında veya kıraathanelerde veya esnaflar arasında  en çok konuşulan Kanal İstanbul meselesi. Geçenler de  Cumhurbaşkanımız Sayın  Erdoğan muhalifi bir arkadaşım “Ali sence (Sayın) Erdoğan  kanal İstanbul da neden bu kadar ısrar ediyor bu iyi bir proje değil Amerika istiyor diye bana sert çıktı.” Bende abi eğer ana  muhalefet veya HDP buna karşı ise milletin menfaatinedir dedim ve uzunca bir süre bununla alakalı tartıştık. Tıpkı bizim gibi ülkenin neresine  bakarsak bakalım Kanal İstanbul projesinin tartışılmayan bir bölge veya  yer yok gibi .  Herkesimde bir hiddet her tarafta bir tartışma ki bu tartışmaların  halkın sürekli  birbirini suçlayıcı bir üslup ile  aralarındaki gerginliği artırmaya  sebep  olduğunu görmekteyiz. Peki kanal İstanbul ile gerginleşen ortam Libya tezkeresi meclisten geçerse muhalefet bunu sokak eylemlerine dönüştürme ihtimali varmı var ve muhalefet bu gerginliği had safhaya çıkarır kanaatindeyim zannımca muhalefet bunu istiyor ve ona göre de toplumu hazırlamaya çalışıyor. Kanal İstanbul,  Libya tezkeresi veya Suriye meselesi bunların hepsi muhalefetin ana argümanları ve bunları sürekli kullanmaktan hiç geri durmuyor durmayacak ta. Ortada bir gerginlik var ve muhalefet bunu kullanacak.

 

Bundan yıllar önce gezi olaylarının başlaması geldi aklıma gezi protestoları diye masumane başlayan eylemler bir anda farklı çevrelerin özellikle aşırı sol ve PKK gibi örgütlerin olayı farklı boyutlara çıkarması ile gezi olayları biranda farklı bir mecraya dalarak ülkemiz üzerinde emelleri olan dış güçlerin provokasyonlarına sahne olmuştu hatırlayalım. Savaşlara bile dakika dakika canlı yayını çok gören Amerika medyası Gezi olaylarını saatlerce canlı yayın vererek bir ilke imza atmışlardı. Daha çok değil üç yıl önce 6-7 ekim Kobani  olayları yine ülkemiz üzerinde halkı birbirine düşürmek isteyen dış güçlerin ülke içindeki uzantıları vasıtası ile denenmiş fakat başarılı olamamış operasyonları idi.

 

Ülkemizin son günlerde yerli otomobil tanıtım programından hemen önce ve sonrasın da toplumun tüm kesimlerinde yerli otomobilin isminden tutunda yerli mi milli mi ithal mi tartışmaları toplum içinde ortaya çıkan gerginliğin geldiği noktayı göstermeye yeter sanırım bir kesim otomobil yerli derken diğeri ithal diyerek tartışıyor. Bununla birlikte Kanal İstanbul yapılsın yapılmasın tartışmaları yine toplum içinde gerginliği artıran bir etki göstermeye başlamıştır. Yine son ayların sadece ülkemiz için değil tüm bölge için en önemli konusu olan Libya ile varılan mütabakat sebebiyle Libya hükümetinin askeri destek çağrısı ve önümüzdeki günler de Libya’ya asker gönderme tezkeresi TBMM de oylanacak olması ve ana muhalefetin tezkereye hayır demeçleri yine toplum üzerinde kutuplaşmayı artıran baskılardan bir tanesidir. İstanbul BB Başkanı İmamoğlu’nun belediyeye ait tüm ekranlarda Kanal İstanbul aleyhine yapılan yayınlar insanlar arasında hiddetli tartışmalara sebep olmaktadır. Belediye ekranlarında Kanal İstanbul demek Bu milleti sevmemek demek yayınları toplumu germek için kasıtlı hazırlanmış yayımlar gibi durmaktadır.

 

İşte yabancıların elde edemediği toplumsal gerginlik etüt çalışmasını, toplum mühendisliği piar çalışmalarını içimizden birileri başararak bunu batının eline koz olarak vermiş durum da. Önümüzdeki günler de özellikle Libya’ya Asker gönderme meselesi ile sokaklar karıştırılmaya müsait hale geldi bile. Zaten ana muhalefet sürekli ne işimiz var Suriye de veya son olarak ne işimiz var Libya da açıklamaları toplumu germek niyetin de olduğunun açık göstergesidir. Bunun akabinde iktidarı ve Sayın CB Erdoğan’ı erken seçim yapması için toplumsal baskıyı ancak bu şekilde başarabileceğine inanmakta olduğunu görmekteyiz. Libya meselesi partiler üstü bir mesele olduğu halde milletin geleceğini ilgilendirdiğini bir şekilde özellikle ana muhalefetin anlaması gerekir fakat ana muhalefet bu hükümet dünyanın en iyi işini de yapsa biz bunu alkışlamayız kafasında olduğu sürece, toplum mühendisleri daha çok prim yaparlar kanaatindeyim.    Bize düşen sağduyuyu elden bırakmamak ve gereksiz tartışmalardan uzak durmaktır. Saygılarımla