Geniş kadronun da hazır tutulması gerekiyor
Bu yıl ne yaptığını bilen bir Konyaspor’u izliyoruz artık sahalarda… Bazı mevkilerde eksiklik ve kaliteli yerli oyuncu yokluğu yaşansa da Konyaspor elindeki imkanlarla en iyi performansı gösterme adına umut veriyor. Zaman zaman oyun kalitesi anlamında sorunlar yaşansa da diri takım görüntüsü hiçbir zaman kaybolmuyor. Ve şunu biliyoruz… Konyaspor, bütün maçlara kazanmak için çıkıyor…
Bazı mevkilerde oyuncu kalabalığı, bazı mevkilerde ise alternatif oyuncuların olmaması, genel anlamda kadro planlamasının eksik ya da doğru yapılamadığını gösteriyor. Kadroda düşünülmeyen Barış Yardımcı ile birlikte 3 sağ beki olan takım, sakatlık ve ceza durumlarında stoper sıkıntısı çekebiliyor. Aynı zamanda orta alanda ve kanatlarda yerli oyuncu yokluğu, maç içerisindeki hamleleri köreltiyor. Yani Konyaspor, zaman zaman yabancı sınırına takılıyor. Oğulcan’ın sakatlıktan dönmesinin ardından maç eksiğinin olması, Soner’i o bölgede zorunlu hale getiriyor. Soner’in performansına göre de doğal olarak maç şekilleniyor. Soner’in iyi olduğu maçlarda Konyaspor çok daha güzel bir oyunla rakibine üstünlük kuruyor. Fakat Soner gününde olmadığında bütün yükler, Amir’ê kalıyor. Paz, Pavicic gibi oyunculardan birinin yerine alternatif kaliteli bir yerli alınmış olsaydı Konyaspor ilk 11 tercihinde ve maç içeri hamlelerde zorluk çekmezdi. Pavicic ile ilgili durumu çok fazla bilmiyorum. Ancak Pavicic kaliteli bir oyuncu… Kadroya alınmamasının nedeni uyum sürecini atlatamaması mı, yoksa İlhan hocanın kadroda düşünmemesi mi? Daha da ötesi Pavicic, Amir’in satılma ihtimaline karşı mı alındı? Satılmayınca da süre almakta zorlanıyor. İlhan hocanın süre alamayan oyuncuları hazır hale getirmesi de mümkün değil... Hal böyle olunca zorunlu ihtiyaç durumlarında o futbolculardan maksimum performans beklenmesi de olası değil... Skor noktasında zaman zaman maçın gidişatına göre yedek kulübesindeki oyuncuların hazır hale getirilmesi ve süre alamayan oyuncuların da süre alabileceğinin düşündürülmesi şart!
Antalyaspor maçına geçecek olursak…
Deplasmanda alınan 1 puan çok önemliydi. Son dakikalarda gelen beraberlik, kaybetmeme güvenini devam ettirdi. Zaten her maç kazanılacak diye bir şey yok… Kaybetmemek daha önemli… Kaybetmeme bilincinin aşılanması, maçların kazanılma ihtimalini daha yüksek tutar… Oyun içerisinde yapılan hamleler zaman zaman oyunu rahatlatacak diye beklerken, mevcut durumun daha altında bir performansa dönüşebiliyor. Bu durum da yedek kulübesindeki futbolcuların biraz daha süre alması gerektiğini, biraz daha oyunun içerisine dahil edilmesi gerektiğini gösteriyor. Aksi takdirde bu lig 15 oyuncuyla bitmez… Önceden Ziraat Türkiye Kupası maçları süre alamayan oyuncuların maç performanslarını görebilme adına önemliydi. Ancak pandemiyle birlikte Ziraat Türkiye Kupası’nda da düzen kaçtı… Tek maç usulü sistem ve iyi takımların son maçlarda kupaya dahil olmaları, yedek kulübesindeki oyuncuların Süper Lig maçlarına hazır hale getirilmemesi anlamına geliyor….