Çile Konyalım Çile!
Şehir içi ulaşımında yükün büyük kısmını bilindiği gibi tramvaylar çekiyor. Kendimi bildim bileli de tramvaylarda sorun eksik olmadı. Eski tramvaylarda çıkan arızaların sıklaşması her ne kadar vatandaşları çileden çıkarsa da uzun zamandır kullanılıyor olması bir mazeret olarak görüyor ve susuyordu...
Ardından yeni tramvaylar geldi. Halk altık rahat etmeyi beklerken bitmek bilmeyen o çalışmalar başladı. Açılması gereken tarihte açılmayan tramvaylar halk için adeta işkence oldu. Bu sorunlar özellikle işe gidiş ve geliş saatlerinde trafiği de adeta felç etti. 5 dakikada gidilecek yol çalışmalardan dolayı 15-20 dakikaya kadar çıktı. Durakların yerinin sürekli değişmesini artık söylemiyorum. Oraya tramvay durağını değiştiğini anlatmaya çalışan koca koca yazılmış olmasına rağmen okunması zor bir yazı. Yazıdan kimsenin haberi de olmuyor. Ve bekleyen bir kalabalıktan Tramvayların yerine ulaşımı sağlayan otobüslerin tıklım tıklım olmaması imkânsızdı. Hadi tamam böyle oldu bari otobüs seferleri sıklaşsın da vatandaş balık istifi gibi yolculuk yapmasın. Özellikle Ramazan ayında çekilen o çile hala gözlerimin önünde..
Şimdi o sorunlar hala devam ediyor.
Tam çile bitti derken yine geçtiğimiz Pazar günü tramvay hattı yine bakımda..
Daha sonra akşam 9’dan sonra bakım ve çile devam etti.
O günde ALES var. Aklıma iki soru geldi o anda..
Siz koca yaz ne yaptınız? Bu neyin bakımı yine... Birde başka gün bulamadınız da sınav gününü mü buldunuz? Ne zaman normal hale gelecek bu işler? Vatandaş ‘tramvaydan in otobüse bin, otobüsten in, tramvaya bin’ durumundan ne zaman kurtulacak?
Madem böyle bir durum var, önlemini de ona göre alınması gerekmez mi?
Seferler en az 15 dakika arayla olmaz.. Herkesi tıkış tıkış havasız otobüslerin içinde götürmeye kimsenin hakkı olamaz. Orada görevli arkadaşlarda yerinde durup tramvayın olmadığını bilgilendirmek yerine lak lak peşinde.
Çoğu kişi binemiyor bile... Sınava giden öğrencilerin yetişmesi çok zor..
İnmek ise ayrı bir zulüm.. inmek için düğmeye basıyorsun.. kapılar açılmıyor..
İnsanlar birbirlerinin adeta üzerinden teperek inmek için diğer kapıya yöneliyor..
Şoför amcanın ise dünya umurunda değil..
Böyle insanların birbirinin tepesinde gitmesinden duraklardaki yoğunluktan bu eziyetten zevk mi alıyorsunuz?
Bu durumdan bayanlar daha fazla zarar görüyor tabi..
Bununla ilgili tepkilerini dile getiren Konya Sivil Toplum Kuruluşları Kadın Temsilcileri bir basın toplantısı düzenlediler ve kadınlara özel toplu ulaşım araçlarının tahsis edilmesi konusunda daha önce başlatılmış olan imza kampanyasına destek için kamu oyundan destek istediler..
Tüm yaşananlar göz önünde bulundurulduğunda bu da bir çözüm olabilir aslında..
Toplu taşımada yaşanılan durumu gördükçe bayanlara hak vermemek mümkün değil..
Bunlar dünya kenti Konya’ya yakışmıyor..
Dünya kenti Konya sözde kalmasın..