Şenol Metin
Şenol Metin Akademik kariyerin bariyerleri

Akademik kariyerin bariyerleri

Cumartesiyi pazara bağlayan gece 2022 tarih oldu. Fırsatı değerlendirip 2022 Sendika Takvimini şöyle bir kontrol ettiğimde ‘Akademik Yükselme Yönetmelikleri; Kariyer mi, Bariyer mi!’ başlığında hazırlamış olduğumuz raporun 2022 yılı faaliyetleri içinde müstesna bir yerinin olduğunu gördüm. Bir sendika şubesinin görev tanımının ve kurumsal kapasitesinin çok üzerinde bir çalışma gerçekleştirilmiş. Bu çalışma;

Türk yükseköğretim sisteminin bütününün krizini ortak aklı harekete geçiren bir anlayış ile bilimsel ve sendikal çerçevede analiz eden bu çalışma alanındaki öncü bir çalışmadır. En önemlisi de bir sendika şubesinin çalışma alanlarına dair rol modellik yapan, misyon tanımlayan, bu vesile itibar transfer eden bir çalışmadır.

Çalışmaya her akademik unvandan 100’den fazla akademisyen katkı sunmuştur. Raporun sonuç kısmından birkaç spot başlık paylaşmak istiyorum.

1) Hem küresel, hem de ulusal düzeyde üniversite büyük bir dönüşüm içindedir. Bu dönüşümde insan kaynakları politikaları büyük önem taşımaktadır. İnsan kaynakları politikalarının en önemli bileşeni de akademik yükselme mevzuatıdır. Bu mevzuat ağırlıklı olarak akademik tekamülün sonunda bulunan profesör ünvanlı akademisyenlerce hazırlanmaktadır. Diğer akademik unvanların ilgili mevzuattan daha çok etkilenmesine ragmen katkı sunmaları için uygun kanallar tesis edilmemiştir. Bu, büyük bir eksikliktir.

2) Araştırmanın bir başka bulgusu ise ilgili mevzuat uyarınca atama ve yükseltmeye tabi akademisyenlerin ortaya konan kriterleri erişilemez görmektedir. Bu hususa dair bir anekdot;

Geçen yıl yürürlüğe giren Konya Teknik Üniversitesinin Akademik Yükselme ve Atama Yönetmeliği’ne göre atama bekleyen 40’a yakın akademisyenden ancak 5-6’sının bu kriterleri taşıdığı için Konya Teknik Üniversitesi 2022’de ilana çıkamamıştı. İlgili yönetmelikte yapılan değişiklikler sonrasında yılın son gününde ilana çıkmak mümkün olmuştu.

Pek çok akademisyeni mağdur eden bu tarz uygulamalardan kaçınmak gerekir.

2022 Aralık ayında Konya Üniversitelerini ziyaret eden Yükseköğretim Kurulu Başkanı (YÖK) Prof. Dr. Erol Özvar’ın konuyu raporda ifade ettiğimiz tez çerçevesinde ifade etmesini de ayrıca takdirle karşıladık. Gururlandık.

3) İlgili mevzuatı hazırlanmasında rol alan akademisyenlerin bir kısmının söz konusu kriterleri taşımadığı da ayrıca üzerinde durulması gereken bir husustur.

4) Akademik yükseltmeye ilişkin mevzuatlarda dil koşulunun yüksek belirlendiği katılımcılar tarafından ifade edilmektedir. Ulusal düzeyde asgari dil kriterinin daha üstünde dil puan koşulu ile yönetmeliğin filtre işlevinde belirli gruplar lehine ayrımcı uygulamalara neden olmaktadır.

5) Doçentlik sözlü sınavının merkezi sistemle yapılmasının ürettiği travma ve sorunlar hafızalarda hala canlılığını korurken bazı üniversitelerin doçentlik sözlü sınav yapmaya devam etmesi, katılımcılar tarafından olumsuz değerlendirilmektedir. Mevcut uygulamanın işlevsizliği yanında kamuya getirdiği mali yüke rağmen uygulamaya devam edilmesi anlamlandırılamamaktadır.

6) Türkiye adresli alan indeksli dergi sayısının az olması bir başka sorun alanıdır. Bu durum yurtdışına bilgi transferine neden olmakla kalmamakta döviz çıkışına da neden olmaktadır. Yapılan son düzenlemeler Türkiye adresli akademik yayıncılığın büyümesini de engellemektedir.

7) Son yıllarda akademik yayıncılığın bilim alanını ikinci plana iten bir ticari döngünün parçası haline geldiği görülmektedir. Akademik yükselme mevzuatı bu döngüyü beslemektedir. Türkiye’nin akademik yayın performansının dünya sıralamasında 17.- 20. sıralarında iken predotary (avcı dergi) yayıncılığında ilk üçte yer alması bu sonucu teyitlemektedir.

8) Akademide nitelikli bir yayının ortaya çıkması için olgunlaşma süreci çok önemlidir ve zaman almaktadır. Akademik yükselme kriterlerinde yayın sayısının yüksek belirlenmiş olması da akademik yayınların çok kısa sürede üretilmesi ve yayınlanması mecburiyetini gerektirmektedir. Bu da akademik yayınların kalitesini negatife etmektedir.

9) Araştırmaya katılanlar, Akademik yükseltime yönetmelikleri üniversitenin araştırma ve öğretim kalitesini artırmanın bir aracı olarak değil bir filtre mekanizması olarak kurgulanmış olduğunu düşünmektedir. İlgili mevzuatın hazırlayıcılarının bu kriterlerin araştırma ve öğretim kalitesini artırdığına dair argümanları, akademisyenlerin büyük bir kısmı tarafından kabul görmemektedir.

10) Atama/yükseltme yönetmeliklerinde SCI, SCI-Expanded, AHCI, SSCI, ESCI ve SCOPUS gibi indeksli dergilerde özgün yayın yapma zorunluğunun getirilmesi, bazı alanlarda -örneğin sosyal bilimler- söz konusu nitelikteki dergilerin sınırlı olması nedeniyle atama yükseltmelerin belki de en zorlayıcı kriteri olarak öne çıkmaktadır.

Sonuç olarak;

Akademik kalite ve liyakatin tesisine hizmet etmesi gereken atama yükseltme yönetmelikleri -iyi niyetlerle yola çıkılmasına rağmen- hazırlık aşamasında tüm paydaşları içine alan bir hazırlık süreci yürütülmemesi, beklentilerin yerine getirilmesini sağlayacak alt yapının -indeksli dergi sayısı, vb.- yeterli olup olmadığının dikkate alınmaması ve uyum için gerekli sürenin tanınmayıp 1 yıl gibi kısa bir zaman sonunda yürürlüğe konulması gibi sebeplerle kazandığı bir tür engelleme aracı konumundan kurtarılmalı ve üniversitenin eğitim-öğretim kalitesinin arttırılmasına katkı sunacak, bilimin gelişmesine hizmet edecek bir araca dönüşmelidir.

Akademik yükselme mevzuatının bütün üniversitelerde yayın merkezli olması ve akademik yayıncılığın da teknoloji şirketlerinin kontrolünde olması tesadüf değildir. Üniversite sıralama şirketlerinin kullandığı ölçütler, aralarında küçük farklılıklar olsa da ağırlıklı olarak akademik yayın merkezlidir. Türkiye gibi ülkelerin binbir güçlükle ürettiği çağın en önemli güç kaynağı olan bilgi uluslararası sisteme akademik yayın olarak yönlendirilmektedir. Teknoloji şirketleri de aldığı bu yenilikçi ve yaratıcı bilgiyi teknolojiye dönüştürmektedir.

Bu döngüyü kırmanın yolunun akademik yükselme sistemini katma değer üreten, sürdürülebilir ve toplumsal katkıyı esas bir sisteme dönüştürmek olduğunu düşünüyoruz.

Not: Raporun tamamına https://konya2.ebs.org.tr/makaleler/2/1/senol-metin/akademik-yukselme-yonetmelikleri-kariyer-mi-bariyer-mi adresinden ulaşılabilir.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Şenol Metin Arşivi