Prof. Dr. Erdal Arslan
Prof. Dr. Erdal Arslan AK Parti seçimi nasıl kazanır?

AK Parti seçimi nasıl kazanır?

Ülkemizde ve dahi Dünyada siyasete ilgisi olan birçok kesimin kabul edeceği gibi Ak Parti’nin bugüne kadar girmiş olduğu tüm seçimlerin baş kahramanı Recep Tayyip Erdoğan’dır.

2001 yılında siyasi hayatımıza giren AK Parti, ilk kez 2002 Genel Seçimlerine katıldı ve girdiği bu ilk seçimde de tek başına iktidar oldu. Ancak Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın siyasi yasaklı olduğu iddiasıyla milletvekili adayı olamadığı bu seçim sonrasında yapılan Anayasa değişikliği ve ardından yapılan ara seçim ile önce milletvekili sonra Başbakan oldu. Sonrasında günümüze kadar girdiği 14 seçimin (referandumlar dahil) neredeyse her seferinde oyunu artırdı ve birinci oldu.

Kısaca hatırlayalım;

2002 Genel Seçimi
Ak Parti yüzde 35’lik oyla Türkiye siyasi hayatında koalisyonlar dönemini kapatarak tek başına iktidar oldu.

2004 Mahallî Seçimi
Bu mahallî seçimlerde de sandıktan açık ara birinci parti olarak çıkan Ak Parti yüzde 41,67 oranında oy aldı.

2007 Genel Seçimi
367 garabeti sonrasında Ak Parti erken seçim kararı aldı ve genel seçimlerde AK Parti yüzde 46,58 oranında oy alarak yeniden ve daha güçlü olarak iktidarını yineledi.

2007 Anayasa Halkoylaması
MHP’nin Cumhurbaşkanlığı seçimine katılacağını açıklamasıyla, 367 krizi sona erdi. Ağustos’ta yapılan Cumhurbaşkanlığı seçiminde Tayyip Beyin adayı olan Abdullah Gül, Türkiye’nin 11’inci Cumhurbaşkanı oldu. AK Parti’nin Cumhurbaşkanı’nın halk tarafından seçilmesini öngören Anayasa değişikliği teklifi, 21 Ekim 2007’de halka gitti. Halk; oylamada, yüzde 68,95 “Evet” dedi.

2009 Mahallî Seçimi
İkinci mahalli seçimlerine giren AK Parti, yüzde 38,39 oy alarak seçimi yine lider olarak tamamladı.

2010 Anayasa Halkoylaması
Anayasada yapılan birtakım değişikliklerin Halkoylaması sonucunda; yüzde 57,88 evet, yüzde 42,12 hayır oyu çıktı. Bu da AK Parti ve Tayyip Beyin bir başarısı olarak tarihe kaydedildi.

2011 Genel Seçimi
Ak Parti yüzde 49,83 oy oranıyla Meclise 326 milletvekiliyle girdi ve yine iktidar Ak Partinin idi.

2014 Mahallî Seçimi

17-25 Aralık yargı darbesinden sonra gidilen seçimde AK Parti, oyların yüzde 43,43 gibi büyük bir çoğunluğunu alarak, yine birinci parti oldu.

2014 Cumhurbaşkanlığı Seçimi
Halk ilk kez Cumhurun Başkanını seçmek için sandık başına gitti. Seçimde 3 aday vardı: Recep Tayyip Erdoğan, Ekmeleddin İhsanoğlu ve Selahattin Demirtaş. Erdoğan ilk turda aldığı yüzde 51,79’luk oy oranıyla “ilk seçilmiş cumhurbaşkanı” oldu.

2015 Haziran Genel Seçimi
2002 yılından beri iktidarda olan Ak Parti’de genel başkan değişikliği sonrası yapılan ilk seçim olan 7 Haziran seçiminde Ak Parti, her seçimde olduğu gibi, yine oyların yüzde 40,87’sini alarak birinci parti oldu. Fakat, tek başına iktidar olabilmek için gerekli milletvekili sayısına ulaşamadı. Koalisyon çabaları sonuç vermeyince, Cumhurbaşkanı Erdoğan erken seçim kararı aldı. Kasım 2015’te tekrar sandık başına gidildi.

2015 Kasım Genel Seçimi
1 Kasım seçimlerinde AK Parti, Haziran’dan Kasım ayına, bu 5 aylık süre içerisinde hanesine 5 milyona yakın oy katarak yüzde 49,50 oranı ile yeniden tek başın iktidar oldu.

2017 Anayasa Halkoylaması
16 Nisan’da Başkanlık Sistemi için referandum yapıldı. Ak Parti-MHP uzlaşmasıyla hazırlanan 21 maddelik Anayasa değişikliğini içeren referandum 51,41’lik bir oran ile kabul edildi ve kazanan taraf bu sefer Ak Parti-MHP birlikteliği oldu.

2018 Genel Seçimi
15 Temmuz hain darbe girişimi sonrası Meclis 2018 genel seçimlerini erkene alma kararı verdi. Seçmen aynı anda hem milletvekili hem de cumhurbaşkanı seçmek için oy kullandı. 24 Haziran’ı diğer seçimlerden ayıran diğer nokta ise ittifaklar yasasının uygulanmış olmasıydı. Partiler arasında ittifak kurulması, bazı partilerin yüzde 10’luk seçim barajından muaf olunmasını sağladı. AK Parti bu seçimden yüzde 42,56 oranında oy ile yine birinci parti olarak çıktı.

2018 Cumhurbaşkanlığı Seçimi
Türkiye 10 Ağustos’ta tarihi günlerinden birini yaşadı. Türkiye’nin 12. Cumhurbaşkanı ilk kez halk tarafından seçildi. Tayyip Erdoğan, seçimleri Muharrem İnce, Temel Karamollaoğlu ve Meral Akşener’e karşı açık ara önde tamamladı ve yüzde 52,59 oy aldı.

2019 Mahallî Seçim
31 Mart seçimleri, Cumhurbaşkanlığı sisteminin ilk sınavı oldu. 2018 yılında olduğu gibi ittifakların kurulduğu seçimde Ak Parti, MHP ile Cumhur İttifakı olarak; CHP, İYİ Parti, Saadet Partisi ve HDP ise Millet İttifakı olarak belediye seçimleri için yarıştı. AK Parti bu seçimden de oyların yüzde 44,33’ünü alarak birinci parti olarak çıktı. Fakat, İstanbul başta olmak üzere, Ankara’da dahil olmak kaydı ile sahil bölgelerindeki Büyükşehir Belediyelerini kaybetti.

Geldik 2023 Seçimlerine;

Tüm bu seçimlerden çıkardığımız en temel ve kimsenin itiraz edemeyeceğini düşündüğüm sonuç; seçmenlerin oylarını, Ak Parti ya da milletvekili adayına değil, Recep Tayip Erdoğan’a verdiği gerçeğidir. Yerel Seçimlerde bu durum biraz aday lehine değişse de, burada da Erdoğan’ının birinci faktör olduğunu söylersek pek yanılmış olmayız.

Ancak, son yerel seçimler gösterdi ki, yerelde adaylar belirlenirken değişen seçmen profili ve genç seçmen sayısındaki artış ile artık farklı bir yöntem belirlenmesi elzem olmuştur.

Ak Parti yani Recep Tayyip Erdoğan, bu seçimlerde kendi yakın çalışma arkadaşlarının dışında, yeni birileri ile bu süreci yürütmek zorundadır. Bakıyoruz çalışma arkadaşlarına; adam eski milletvekilli, yeni belediye başkanı adayı ya da kamuda bakan ya da baş danışman yada kurulların birinde görevli veya Ak Partide bir görevde…. Bakıyorsun Büyükelçi, bakıyorsun Rektör….

Bu insan havuzuna yeni birileri dahil edilmeli. Kendi sinerjisi ve potansiyeli olan Tayyip Erdoğan’ın sırtında taşıdıklarının dışında Erdoğan’ı sırtlayacak, onun yükünü alacak ve ona artı 1 değer katacak birilerini işin içerisine dahil etmek lazım.

Seçimlerde başarılı olmak için milletvekilleri adayları belirlenirken mutlaka bu kriter göz önünde bulundurulmalı.

Tayyip Bey; Ak Parti milletvekillerine, sizin ve mevcut milletvekillerinin yerine mevcutların dışında bir isim verin dese; bu bir örnek olur. Yerelde bir heyecan gelir, yeni siyasetçiler ve gençler canlanır. Herkes biliyor ki; şimdi yine listeler büyük oranda aynı olacak, eskiler devam edecek, belediye başkanları milletvekilli adayı olacak, eski vekiller belediye başkanı adayı olacak v.s.

Bu kanaat kırılmalı, yerel seçimlerde Ak Parti; İstanbul, Ankara, Hatay, Adana, Mersin, Antalya vs. neden kaybetti yazmak istemiyorum ama aday gösterdikleri hep aynı kişiler, aynı adamlar. 22 yıllık bir siyasi hareket, bu 20 adamın ya da 50 adamın dışında birilerini yetiştirmedi mi?

Bugüne kadar, Ak Partiyi ve yerelde Belediye başkanlarını sırtlayan ve taşıyan hep Erdoğan olmuştur. Ama artık değişen seçmen profili ve Dünya konjonktürü ile Tayip Erdoğan kendisini taşıtacak, yükünü azaltacak, yerelde ve genelde karşılığı olan (+1) fayda sağlayacak insanlar ile yeni yüzler ile bu seçim sürecine girmeli ancak böyle başarılı bir sonuç olur, BÖYLE SEÇİM KAZANILIR.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Prof. Dr. Erdal Arslan Arşivi