Yaşananlar…
Ahmed el Ahmed..
Geçtiğimiz günlerde Konya’da bir parkta kendini bir ağaca asıp intihar etti.
Hikayesini bilmiyorum. Utanacağımdan emin olduğum için o hikayeyibilmek ister miydim onu da bilmiyorum.
Merdiveni itekledikten sonra ağaca tutunabilirdi. Ölmez, ölemezdi…
Acısı, sancısı, utancı, yarası, arkada bıraktıkları, ahiret korkusu, her şeyini boş verdim.
Çok nadirdir sanıyorum bu şekilde bir parkta intihar vakıası Türkiye’de…
Ama insanın intihar edecek bir evinin bir odasının bir ahırının hatta bir kümesinin bile olmaması… Bu bile yaşanılanları anlatıyor ve başlı başına bir acı bizim için…
Vatansız ve evsiz kalmak ne demek böyle zamanlarda daha iyi anlıyor insan…
Diğer taraftan eğer intihara sebep şehrin halledebileceği bir şey yüzündense vay halimize…
Vay ki ne vay!
…
Şehrin sorunlarını yazmak! Gerekiyormuş yerel gazeteci olmak için…
O yüzden şehrin sorunlarını yazacağım! bundan sonra…
İşte ilki, yetkililere duyuruyorum;
Tren yolu caddesinde bulunan trafik ışıklarındaki yeşil dalgada bir sorun var…
Bir kırmızı ışığa yakalandıktan sonra 50 ile giderseniz diğer tüm ışıklardan ‘yeşil’ ile geçmemiz gerekmiyor mu? Ama o caddede öyle değil. İki katı hız yapsanız bile yetişemiyorsunuz yeşil dalgaya… ‘İki katı hız yaparsan zaten yetişemezsin’ diye yanıt vermeyin diye orada ‘Bile’ ifadesini kullanıyorum… Dikkat lütfen…
Uyarayım dedim…
Ankara Caddesindeki kazalar için hiç bir şey yapmayanların yeşil dalga sorunu ile ilgili olarak kılını kıpırdatacaklarını da sanmıyorum.
Olsun ben sorumlu! Yerel Gazetecilik görevimi yapayım da. Gerisi hikaye…
Bundan sonrada yağmur yağınca kayganlaşan!yolları yazacağım… Yollardaki tozları süpürseniz böyle olmazdı diye…
…
“Devletin Televizyonunda dansöz oynatılır ama niye hiç kendi kültürümüz yok?” derlerdi…
“Kültürümüzden kesitler verilmeye başlandı sonra niye İslam yok. İslam bizim kültürümüz değil mi?” dendi…
Sonra “Allah, Kitap, Sünnet, Hadis, Tarih, Tarihi Bilinç, Kültür, Medeniyet, İslam” her şey oldu devletimizin televizyonunda…
Sonra bir gün “Güzel Okuma Yarışması’ başladı Kur’an ayında…
Ne mi dediler?
Böyle yarışma mı olur? Kur’an okunurken niye altından da meali geçmiyor…
…
Kadromuzu güçlendirmeye devam ediyoruz.
Azmi, çalışkanlığı ve gazeteci ruhuyla bize çok şey katan Büşra Aksakbağı bundan sonra sadece yazılarıyla aramızda olacak. Evlenip kendisi bir aile kuracak çünkü. Özleyeceğiz…
Son aramıza katılan isimde basın dünyasının ve derdi Konya olan herkesin yakından tanıdığı Salih Köprülü oldu… Hoş geldi…
İyi işler çıkaracağız inşallah.