Ömer İnal
Ömer İnal Yaklaşan Seçimler ve Hesaplar…

Yaklaşan Seçimler ve Hesaplar…

Yaklaşan genel seçimlerle birlikte siyasi partiler hazırlık yapma telaşına girişti… Ana muhalefet partisi bu bağlamda vitrinini muhafazakâr adaylarla süsleyerek, kapsama alanını genişletmek istediği iddiası, yemekli bir toplantının medyaya yansımasıyla birlikte ortaya atıldı…

Söz konusu yemekten sonra milletvekili adayı teklifi götürülecek isimler arasında Abdullatif Şener, Ali Müfit Gürtuna ve Nazlı Ilıcak olarak basında yer aldı… Her ne kadar bazı isimler bu iddiaların gerçeği yansıtmadığını ileri sürse de genel seçimler öncesi böylesi bir buluşma manidar görüldü…

Tüm bunların yanı sıra Selahattin Demirtaş’ın verdiği yemekte ise Nazlı Ilıcak, Ahmet Hakan, Sedat Ergin, Nuray Mert ve Oral Çalışlar’ın olduğu fotoğraf kareleri medyaya yansıdı… Bu yemek sonrası Nazlı Ilıcak köşesinden oy vereceği partiyle birlikte ilginç açıklamalara yer verdi:

‘’Bu kadar erken söylenir mi bilemiyorum ama gerekçeleriyle birlikte, önümüzdeki seçimlerde kime oy vereceğimi açıklıyorum: Selahattin Demirtaş için oy kullanacağım.
Çünkü:

1) Barajın düşürülmesine katkı sağlayacağı için, Türkiye’nin demokratikleşmesinin de önünü açacak bir adım söz konusu.

2) HDP barajın altında kalırsa, temsilde adalet büyük yara alacaktır. İş bununla da kalmayıp, ülkeyi karıştırmak isteyenlerin ekmeğine yağ sürülecektir.

3) HDP’nin kazanamadığı milletvekillerinin pek çoğu AK Parti’ye gider. Bir bakarsanız, bu parti, Anayasa’yı tek başına değiştirecek bir çoğunluğa bile kavuşabilir. Bu da Türk demokrasisi açısından hiç de küçümsenmeyecek bir tehdit arz ediyor.

4) HDP’nin barajı aşarak en az 60 milletvekiliyle parlamentoya girmesi ona bir bölgenin değil, Türkiye’nin partisi olma imkânını kazandırır. Bu durum da ülkenin birlik ve bütünlüğüne hizmet eder’’

Camianın en mümtaz savunucularından olan Nazlı Ilıcak, ABD ziyareti dönüşünün hemen sonrasında ‘’sokağa çıkın’’ sözleri nedeniyle 50 vatandaşımızın hayatını kaybettiği olaylarla zihne kazınmış olan Selahattin Demirtaş’a oy vermek için böyle çaba harcaması, bir hayli ilginç görüldü…  

HDP’nin seçimlerde %10 barajına takılması halinde, kargaşaların yaşanabileceği ihtimalinden yola çıkarak, bu partiye destek vermenin adeta ülke yararına olacağı kanısının oluşturulması, elbette siyaset mühendisliği adına büyük bir başarı olarak görülebilir…  

Özellikle 30 Mart yerel seçimlerinde malum yapının HDP’ye oy verdiği iddialarının medyada yer almasıyla birlikte kamuoyundan gelen eleştirilerden olsa gerek, HDP’ye verilen oyların ülke menfaatine olacağı izlenimi verilmek istenmektedir… Geliştirilen bu taktik ile beraber HDP’ye verilen oylar adeta kutsal addedilerek, ‘’ülke hayrına’’ parolasıyla çok daha rahat propaganda yapılabilmesinin önü açılmıştır…

Burada bir diğer önemli olan husus ise, HDP’nin barajı aşması durumunda en çok Ak Parti’nin olumsuz etkilenecek olması ihtimalidir… Yani aslında HDP’ye verilen desteğin barajın altında kalmasından dolayı yaşanabilecek kargaşaların önlenmesinden ziyade Ak Parti’nin daha düşük bir oy oranıyla seçimlerden çıkması, onlar için en öncelikli bir durumdur…

Geliştirdikleri bu taktiğin sebebi ise, yaklaşan genel seçimlerin hayati bir öneme sahip olmasıdır… Bu seçimleri önemli kılan ise, Tayyip Erdoğan’sız Ak Parti’nin Ahmet Davutoğlu’nun başkanlığında başarı testine tabi tutulacak ve okunacak olmasıdır… Diğer ve en önemli sebep ise bu seçimlerin gündeminin ‘’Başkanlık’’ sistemi olmasıdır ve yeterli sayıdaki milletvekilinin sağlanması durumunda, çok önemli bir değişikliğe gidilerek başkanlık sistemini içeren yeni bir Anayasanın ülkemize kazandırılacak olmasıdır…

Görüleceği üzere muhalif çevrelerin, seçimler üzerine yaptığı tüm hesaplar iktidara yürümekten ziyade iktidar partisini zayıflatmaktan ve Anayasa değişikliği yapabilecek çoğunluğu kazanmasının önüne geçmekten ibarettir… Ülke menfaati ise istikrarın devam etmesini gerektirmektedir…

Selametle… 

Önceki ve Sonraki Yazılar
Ömer İnal Arşivi