Siyah Kuğu, Beyaz Ramazan
Ramazan dünyada ve ülkemizde bu yıl hiç olmadığı kadar sade geçecek. Ülke olarak hafta sonları kısa evde kal dönemlerinde hava temizlendi, deniz temizlendi derken beyaz bir ramazan geçecek.
Hafta başında petrolde mayıs fiyatlaması nakliye maliyetinden kaynaklanan negatif fiyat çıkması ile yeni bir teori de akla getirdi. Petrol kendi başına dünyanın en büyük sektörü. Küresel çapta hem üretimi, hem tüketimi, hem de fiyatları ve ekonomik aktiviteye etkisi en yüksek sektör. Büyümeyi artırıyor veya düşürüyor. Siyah kuğu teorisi bu zamanda ortada.
Arz-talep ilişkisinde zaman geçtikçe mecbur olduğumuzu düşündüğümüz her şey aslında olmasa da olur gibi geliyor. Ramazan bu konu da bize denge sağlıyor.
Siyah Kuğu teorisiyle; olması ihtimal dışı görülen, fakat gerçekleştiğinde etkisi çok büyük olan ve bir kez olduktan sonra ise daha az rastlantısal kılacak bir açıklama uydurduğumuz olaylar kastedilir.
Siyaset, ekonomi, bilim ve teknoloji tarihinde, arkasında iz bırakan hemen hemen tüm olaylar birer Siyah Kuğu olayıdır, özellikle hayatını riskleri hesaplayarak kazanan insanların bakış açısıdır.
Bir kez belli bir dünya görüşü edindiniz mi, sadece sizi haklı çıkaran durumlar ilginizi çekmeye başlar. Çelişkili bir şekilde, daha fazla bilgi sahibi oldukça, görüşlerinizde kendinizi daha haklı hissedersiniz.
***Yeni normal bize anormal gelmesin
Çan eğrileri yavaş yavaş tamamlanmaya başlanılıyor. Eğrilerin tamamlanacak olması, grafiklerde zaman belirmesi sonucunda yeni dönem planları başladı.
Yeni dönemde petrol ve nakit olmamasını anlamak için üstün zekâya sahip olmamıza gerek yok.
Her hafta yeni bir gelişme daha ortaya çıkıyor. Gözüken güvenilir olmak iken yanına temiz olmakta ekleniyor. Sektör sektör güvenilirlik sertifikası gibi sertifikalar ile çalışma hayatı başlayacak.
Normal yerini yeni normal tanımına bırakacağı kesin. Global köy tanımı dışında kalanlar kazanacak ülke olarak. Ekonomi ile yapılan değişim teknoloji ile hedeflenen noktaya gelecek.
***Hep destek ile süreç kısalacak
Türkiye’de ise hem destek paketleri açıklandı hem de şirketlere yönelik kamu bankaları üzerinden kredi kullanımları artırıldı. Kısaca en düşük faiz oranları üzerinden nakit akışında yaşanabilecek aksaklıklara karşı şirketini korumaya almak isteyenler de bu para selinden yararlanıyor. Bugün ihtiyacı olan da bu krediler için başvuruyor olmayan da. Ne olur ne olmaz, bu iş uzar, yarın öbür gün lazım olur diye hemen her şirket kredi kuyruğuna girmiş durumda.
TCMB verilerine göre son bir haftada yurtiçine kullandırılan krediler 26 milyar lira arttı. 2 trilyon 789 milyar liraya çıkan kredi stokunda 2020 artışı 398 milyar veya haftalık ortalama 28 milyar liralık artış var. Artışın oranı yılsonuna göre %10,4.
Yıllık bazda %5 büyüme için %15 kredi artışı yeterli bulunurken, ilk çeyrek itibariyle %10 kredi artışı var.
Kredi artışı bu hızla devam ederse kabaca yıllık %40’ı bulabilir. Yılın ikinci çeyreğinden itibaren ekonomi daralmaktan kurtulamayacak. Pandemi ve küresel durgunluk var.
Sonuç olarak;
Tüm Türkiye'deki gıda alışverişinin dörtte biri ramazanda gerçekleşiyor. Gıda ile ilgili yapılan ifşalar arsız firmalar için reklamın iyisi kötüsü olmaz mantığında değerlendirildikçe devam edecek gibi. Süreç bittiğinde petrolde yaşanan olay gibi ortada kalacaklar farkında değiller. Tarım kooperatifleşmesi gerçekleşmesi sonucunda istedikleri ürünü istedikleri gibi satamayacaklar.
Venezuela örneğinde gördüğümüz gibi deste deste para ile sadece 1lt su alınabildi. Sadece tek ürünle veya sadece nakit para ile iş yapılamaz artık.