SEÇİM… HEMEN…
Halka yukarıdan bakmak, halkın tercihlerine saygı duymamak demokratik bir kültüre uygun değildir. Hiçbir şart ve bahane öne sürmeden seçim sonuçlarının kabulü ve gereğinin yerine getirilmesi gerekir.
Başta muhalefet partileri olmak üzere medyasından TÜSİAD’ına herkes Ak Parti’ye düşen oyların hesabını soruyor. Ak Parti yüzde 41 oy almış bir parti. Hala açık ara en büyük parti. Toplumun ülke idaresinde tek güvendiği parti. Seçim sonuçlarından ders çıkarılacaksa her partinin bu dersi çıkarması gerekirken nedense sadece Ak Parti terbiye edilmeye çalışılıyor.
Gelelim 7 Haziran seçimlerinin sonuçlarının değerlendirilmesinden ziyade o sonuçlara götüren etkenlere. Bu seçimler ne yazık ki uluslararası güçlerin ve bu güçlerden medet uman yerli işbirlikçi unsurların, belli bazı benzer unsurlar taşıyan seçmen kitlelerini manipüle etmeleri ve bunun için provokasyon ve algı operasyonları yapmalarının sonuçlarıdır. HDP’nin anketlerde sürekli 9,5 civarında gösterilmesi, HDP’nin baraj altı kalması halinde 6-8 Ekim olaylarının çok daha şiddetlisinin yaşanacağı tehditleri, seçmen sayısından fazla HDP’ye oy çıkan sandıklar, Etiler, Nişantaşı, Bebek gibi semtlerde HDP’nin aldığı muazzam oylar…
Amaç Türkiye'yi tek parti iktidarından, tekrar koalisyonlar dönemine sürüklemekti ki başarılmış gözüküyor. Koalisyonların Türkiye’ye ve Türk insanına herhangi bir fayda sağlamayacağı herkesin malumu. Muhalefet partilerinin tutumu da koalisyon hükümetinin kurulmasının zorluğunu, kurulsa bile uzun ömürlü olamayacağının işaretlerini vermektedir.
Türkiye siyasetinde belirsizlik ve hükümet kurma çalışmaları ile Suriye’nin kuzeyinde bir anda başlayan hareketliliğin ve IŞİD’in Kobaniye saldırmasının aynı zamanlara denk gelmesine tesadüf mü diyeceğiz?
Ortada oynanan oyun çok büyük, çok tehlikeli… Türkiye bir an evvel güçlü bir iktidar kuramazsa yakın gelecekte ülke olarak hepimiz büyük acılar yaşayabiliriz.
AK-Parti'nin tekrar seçime gitme olasılığını engellemek amacıyla, hep bir ağızdan erken yapılacak bir seçimde sonuçların değişmeyeceği, 2016 yılının heba olacağı, ekonominin bunu kaldırmayacağına yönelik kamuoyunda yoğun bir propaganda başlamış bulunuyor. Buna boyun eğmemek gerekir. Bugün para kaybetmeyi göze alamayanlar yarın canlarını kaybetmek zorunda kalabilirler…
Bu sebeple bir an evvel tekrar seçime gidilmeli, Ak Parti Türkiye’ye karşı yapılanları halka doğrudan anlatmalı, ayrıca düşen oylarla ilgili gerekli dersi çıkardığını, bu hatalarını tekrar etmeyeceğini taahhüt etmeli ve yeniden yetki istemelidir. Emin olun bu halde Ak Parti tek başına iktidara gelecektir ve büyük güçlerin oyunu bozulacaktır.
