Pedagojik Formasyonda ‘Duygusal Hassasiyetler!’

Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, 4 Aralık 2022’de Şanlıurfa'da gençlerle buluşmasında pedagojik formasyon ile ilgili bir açıklama yaptı. Açıklamasında;

‘Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı ile görüştüm. 3 ve 4'üncü sınıfta formasyonu verelim, üniversiteyi bitirirken formasyon eğitimini almış olsunlar dedik, mutabık kaldık.’ Dedi.

Bu açıklamanın ardından YÖK Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar 6 Aralık 2022 tarihinde Anadolu Ajansı’na yaptığı açıklamada;

‘…pedagojik formasyon eğitimlerini mezuniyetten ziyade lisans öğrenimi sırasında yapmayı planlıyoruz. Eğitim fakültesinde okumayan fakat bölümleri öğretmenlik yapma imkanı veren programlardaki öğrencilerimiz, artık pedagojik formasyon eğitimini öğrenciyken mezun olmadan almaya başlayabilecek. Pedagojik formasyon eğitimlerini, lisans eğitimi boyunca birer seçmeli ders olarak formüle etmek istiyoruz.’ Dedi.

Açıklamasının devamında ‘Cumhurbaşkanımızın ifade ettiği şekliyle öğrencilerimiz eğitim öğretimleri devam ederken pedagojik formasyon eğitimini tamamlayacaklar. Dolayısıyla öğrencilerimiz, sene kaybı yaşamadan öğrencilik yıllarında bu eğitimleri alabilecekler.’ Diyerek planlanan düzenleyi detaylandırdı.

Nihayetinde 3 Ocak 2023 tarihli YÖK Genel Kurulu, aldığı kararla Pedagojik formasyon eğitimine ilişkin detayları belirledi ve aldığı kararları üniversitelere bildirdi.

Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın iradesi ve YÖK’ün kararı sonrasında eğitim fakültesi öğrencileri provake edilerek alınan karara karşı sosyal medyada bir saldırı başladı. Kullanılan dil ve sosyal medya hesapları analiz edildiğinde belli merkezlerden servis edildiği açık olan bu tartışmaya Biz de katkı sunalım.

İlk olarak pedagojik formasyon eğitimini kimlerin alabileceğine dair ne Cumhurbaşkanımızın iradesinde ne de YÖK’ün açıklamasında yeni bir şey yok. Geçmiş yıllardaki uygulama aynen devam ediyor. Yani eğitim fakültesinde okumayan ancak bölümleri Milli Eğitim Bakanlığının yıllardır uyguladığı, ‘öğretmen olabilir’ dediği bölümlerde okuyan öğrenciler öğretmen olmak istiyorlarsa pedagojik formasyon eğitimi alacaklar. Karar YÖK’ün web sayfasında yer aldığı hali ile şöyle;

‘Millî Eğitim Bakanlığı Talim ve Terbiye Kurulunun 20/02/2014 tarihli ve 9 sayılı Öğretmenlik Alanları, Atama ve Ders Okutma Esaslarının ekinde yer alan öğretmen yetiştiren fakülteler dışında formasyon eğitimi alınabilen alanlardaki fakültelerde bu alanlar için örgün eğitim ve öğretim süresi içinde pedagojik formasyon eğitiminin verilmesine, ‘

Karar diyor ki;

2014’ten beri bu uygulama değişmedi.

9 yıldır değişmeyen bir şeyde ne değişti de eğitim fakültesi öğrencileri provake ediliyor, kışkırtılıyor!...

Değişen 2 şey var;

İlki 2023 seçimlerine çok az bir zaman kaldı ve bu gençler Erdoğan karşıtı blokta konsolide edilmek isteniyor. Yani amaç siyasi…

İkincisi ise çok daha kirli;

Öğretmen Yetiştirme noktasında bir model öneremeyen ve Türkiye'yi yıllardır akçeli pedagojik formasyona mahkum eden bir kısım mahfiller;

Yükseköğretim Kurulu’nun aldığı karar sonrası eğitim fakültesinde görev yaptıklarını hatırladılar.

Bu mahfillerin gayretkeşliğinin nedeni değerini farkettikleri eğitim fakültesi öğrencisi değildir. Dertleri öğrenci değildir, akademi değildir. Dertleri her öğrenciden formasyon ücreti olarak alınan 5000 TL'nin artık alınamayacağı gerçeğidir.

Bu 5000 TL'nin; % 30’u üniversiteye gelir kaydedilirken, kalanı öğretim üyeleri ile yöneticilere ödenmekte idi. Üniversiteye gelir kaydedilen % 30’luk kısma dair bir umut tüccarlığı olarak görmekle birlikte cümle kurmuyorum. Kalan kısım öğretim üyeleri ile yöneticilere ödenmektedir. Geçen yıl eğitim fakülteleri için bir cümle kurmayan zevatın, azami sınırda formasyon derslerine giren zevatın, bu yıl ki gayretinin nedeni sanırım anlaşılmıştır. Konu tamamen DUYGUSAL!

Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın iradesi ile YÖK’ün aldığı Pedagojik Formasyon kararı sonrasında Cumhurbaşkanımızın atadığı rektörlerin yönettiği üniversitelerimizdeki Eğitim Fakültelerinin dekanları toplanmışlar bir bildiri yayınlamışlar. Bildiri Eğitim Fakülteleri Dekanlar Konseyi (EFDEK) sayfasında mevcut. Bildiri deyince vesayet ile mücadele ede ede sendikacılık yapan Bizlerin aklına gelen şeyler Eski Türkiye’de kaldı diyorduk ama…

Demek ki hala tasfiye edilememiş vesayet unsurları, unutulamamış vesayet alışkanlıkları var.

Bu Konsey, bir de 2021'de bir tavsiye kararı hazırlamış, web sayfasına koymuş. Şükür ki, ivedilikle gereğinin yapılması tavsiye(!) edilmemiş.

Bu konseyin 2021’de hazırlamış olduğu tavsiye kararı ile 2023'deki bildirisi arasında öyle çelişkiler var ki...

Koskoca dekanlarda ‘bu çelişki nasıl olur!’ dediğimizde cevap yine DUYGUSAL…

Sonuç olarak;

YÖK'ün aldığı Pedagojik formasyon kararın sadece ve sadece bir yeni boyutu var. O da, pedagojik formasyon eğitimi almak için gençlerimiz zaman kaybetmeyecek, para ödemeyecek. Öğrenci iken formasyon derslerini seçmeli ders olarak ücretsiz alabilecek.

Tepkinin nedeni ne imiş;

Duygusal…

Öğretmen Yetiştirmeye dayalı tartışmalar ise çok değerli, tartışmalıyız ama dertleri bu değil. Öğretmen yetiştirmeye dair sendikamız Eğitimciler Birliği Sendikasının odak raporuna bakılabilir. https://www.ebs.org.tr/ebs_files/files/yayinlarimiz/odak_analiz_2.pdf

Pedagojik formasyon konusunu 4 Ekim 2021’de değerlendirmiştik. İsteyen https://www.yenihaberden.com/pedagojik-formasyon-mevzuu-11618yy.htm web sayfasından bakılabilir.

Zamanın testinde haklı çıkmak…

Farklı bir duygu…

Bir uyarı da Milli Eğitim Bakanlığına;

Yetki ve sorumluluklarınızı, 1960 Anayasası ile oluşturulan yetki ve sorumluluk alanları tanımlanmamış, klanik yapıların kontrolundeki konsey ve kurullar ile paylaşmaktan vazgeçin. Türk Tabipler Birliği’nin Türkiye’yi soktuğu kaosu gördünüz.

Yeni kaoslara tahammülümüz yoktur.

Bu Eski Türkiye’nin burokratik alışkanlığıdır.

Sizin muhatabınız yetkili sendikadır.