Merve Ateş
Merve Ateş ll. GEZİCİLER KİMDİR?

ll. GEZİCİLER KİMDİR?

Bilecik'in Söğüt ilçesinde bu yıl 733'üncüsü düzenlenen "Ertuğrul Gazi'yi Anma ve Yörük Şenlikleri’nde idik geçen hafta.

           Yolculuğumuz Ak Parti il Teşkilatı’nın özel treni ile sabah  4.30 saatlerinde Konya tren Gar’ından başladı. Alıştık artık böyle erken hızlı tren yolculuklarına. Uzun yıllardır medya kanallarından  takip ettiğim fakat yerinde görmeyi çok arzuladığım  bir şenlik yolculuğuna doğru hareket ettik.

        Yörük Bayramı’nda Konya 410 teşkilat mensubu ile Ahmet Sorgun önderliğinde Başbakan’ını yalnız bırakmadı, desteğini ortaya koydu. Meram teşkilatının misafiri olduk bizde.

             Bilecik Bozüyük’e kadar yolculuğumuz hızlı trenle sürdü. yeni faaliyete geçecek olan Bozüyük Garı’nda indik. Bozüyük Belediyesi otobüslerle Konya’dan Başbakan’ın memleketinden gelenleri Mevlana’dan selam götürenleri karşılamak için seferber olmuş adeta. Özel bir ilgi ve alaka bizleri şaşırttı ve mutlu etti doğrusu. Her grup başına bir rehber, onlarca otobüs, otobüslerin içerisinde güneşin o muhteşem doğuşu eşliğinde yaptığımız o mütevazı kahvaltı.

    Dumanlı bulutların içerisinden kızıl bir gün doğumu ile yaklaşık yarım saatlik bir yolculuğun ardından vardık .Oba’dan İmparatorluğa dönüşen bir hikayenin ilk adımlarının atıldığı o yere Söğüt’e …

    Köylerden ve yaylalardan atlarıyla develeriyle gelen Yörükler, temsili bir köy oluşturmuşlar şenlikler için Söğüt’te .

Kara kıl çadırlar, kilimler, halılar, yayıklar, gözlemeler ve daha nice tarihten bugüne akıp gelen gelenek, Yörüklerin iftihar kaynakları onlar…

6 aylık bebeğinden en yaşlısına kadar her yaşta yörük, artık günlük hayatlarında giyemedikleri o gökkuşağı rengi kıyafetlerini Söğüt’te gururla  giyiyorlar.

Her şey buraya kadar çok güzeldi peki ya bundan sonrası…

On beş dakika falan kabusu andıran dakikalar yaşadık. ll. Gezi Vakasıydı adeta.Kendini orada ülkücü diye adlandıranlar da ll. Geziciler.Gerçek ülkücülere değil burada lafım.İnsanlıktan töreden ahlaktan nasibini almamış bir takım elbise ile kendine ülkücü sıfatını çokta kolay yapıştıranlara feryadım..

Bizzat yaşadım…

 

 

 

 

Polis taşkınlık çıkaranlara rica ile lütfenlerle müdahale etmeye çalışıyordu pardon müdahaleye bile  korkuyordu .Kavga birden halkın piknik yaptığı bölüme taşındı. Kavgayı mesire alanına taşıyan ülkücüler ve polisçilik oynayanlar ailesi ve çocuklarıyla şenlik izlemeye giden olayla hiçbir ilgisi bulunmayan savunmasız ve her şeyden habersiz olan bizlerin eşyalarını ayaklar altına altı.

Polisten kaçmaya çalışan ülkücü görünümlüler görüntü çekmek isterken kendilerine yakışanı yaptılar.  Bir bayanı, muhabiri sade bir vatandaşı, benim  kim olduğumun çokta önemi yok aslında.

Darp etmeye yeltendiler, sözlü saldırıda bulundular.

     Söğüt İlçe Emniyet Müdürünü alkışlamak gerek bu safhada. Görevini ne güzel de icra ediyorsun diye değil mi .?

    Ülkenin Başbakan’ı Ahmet Davutoğlu’nu protesto etmeye çalışmışlar. Sen yoksun. Savunmasız insanların üzerlerinde kavga yapmışlar yine sen yoksun. Sahi ya uyuya mı kaldınız o gün evinizde?

   Bir ilçenin emniyet müdürünün ne hallere düşeceğinin tiyatrosunu mu izlettiniz yoksa. Bellerinde biber gazını vatandaş ezilince bile sıkmamaya yemin mi ettirdin personellerine, bir bayana uçan tekme atan insanı tutması gerektiğini neden öğretmedin brifinglerinde çevik kuvvetine. Mağduru korumak, deyim yerindeyse   arbede çıkaran ll. Gezicileri uzaklaştırmak yerine …

Bir deyişe göre, asıl adı "edepli ali" olan "Edebali" nin öğütlerini bir kez  daha hatırlama zamanı gelmiştir milletçe

“Ey oğuI, artık Bey’sin! Şunu da unutma ve insanı yaşat ki devIet yaşasın. Ey oğuI, işin ağır, işin çetin, gücün kıIa bağIı. AIIah yardımcın oIsun”

Önceki ve Sonraki Yazılar
Merve Ateş Arşivi