İSLAM ORDUSU
Türkiye öncülüğünde 41 Müslüman ülke bir ittifak kuruyor. Bu ittifakla İslam Ordusu oluşturuluyor. Bu yılın değil son on yılların en önemli gelişmelerinden biri. İslam dünyası öyle ya da böyle bir araya gelmeye çalışıyor. Şartlar İslam ülkelerini ortak tavır almaya itiyor. Çünkü hepsi büyük bir tehdit altında.
İslam dünyasının kalbi olan Ortadoğu coğrafyasında büyük kırılmalar yaşanıyor. Küresel güçler yeni bir paylaşım hesabı yapıyor ve herkes elini güçlendirmek için var gücü ile savaşıyor. Savaş artık aleni hale gelmiş durumda. Yıkılan İslam ülkeleri, akıtılan Müslüman kanı üzerinden yürütülen bir savaş, paylaşım hesabı. Bölgenin tüm ülkeleri açık bir tehdit altında. Bu tehdit İslam ülkelerini bir araya gelmeye zorluyor. Bunun öncülüğünü de bin yıldır olduğu gibi Türkler yapıyor. Bu millet, İslam dünyasının Sünni ana omurgasının önce kılıcı sonra kalkanı olmuş bir millettir. Önce kılıcı olarak üç kıtaya hükmetmiş, küffara karşı kılıç sallamıştır. Batı’nın yükselişi karşısında geri kalındığı ve gücünün yetmediği zamanlarda da dönüp arkasını gitmek yerine kanının son damlasına kadar alemi İslam için mücadele etmiş ve sonunda tükenmiştir. Son darbe yüz yıl önce 1. Dünya Savaşı ile vuruldu. İslam dünyası parçalandı. Başsız bırakıldı. Önce sömürgeciler tarafından yönetildi, sözde bağımsızlık sonrasında ise sırtını Batı’ya dayamış kukla yönetimler tarafından idare edilmeye çalışıldı. Kukla idareciler, halk nezdinde bir karşılıkları olmaması sebebiyle kendilerini güvence altına almak için Batı’ya yaslandılar, halklarına zulmettiler, bu arada yeni bir devlet ve ulus inşa sürecine girdiler. Ortak mirasımız olan Osmanlı’yı lanetlediler, yeni nesilleri Osmanlı düşmanı olarak yetiştirmeye gayret ettiler. Ama suyun akıp yatağını bulması gibi zaman bu fıtrata aykırı uygulamaların artık devam edemeyeceğini gösterdi.
Tayyip Erdoğan Ahmet Davutoğlu ikilisini ve Ak Parti’yi “Yeni Osmanlıcılık” rüyası gütmekle eleştirenler tarihi ve zamanı okuyamayanlardır. Tarihi kaderin kıskacında yoğrulan bu coğrafya her zamankinden daha fazla birliği ve dayanışmaya muhtaç. Başka bir ifadeyle Osmanlı’ya muhtaç. Yeni Osmanlı sadece Türkiye ve Türkler için değil, tüm ümmet hatta tüm mazlumlar için ihtiyaç, belki de mukadderat.
İslam Ordusu projesi, Türkiye’nin artık büyük devlet olma yolunda emin adımlar attığının bir göstergesi. Hem bu 41 ülkeyi bir araya getirecek maddi güce hem de onları ikna edecek manevi etkiye sahip olduğunu gösterdi. Ayrıca bu hamle stratejik bir hamledir. Türkiye’nin Rus ve İran işgali altındaki bir Suriye’ye tek başına muharip şekilde müdahil olması ile 41 devletin ortak bir harekat ile müdahale etmesi arasında muazzam bir fark vardır. Bu fark Türkiye ve İslam dünyasının lehinedir. Ne Rusya, ne İran ne de ABD öncülündeki Batı 41 Müslüman devlete karşı ortak bir tavır alması mümkün olamaz. Bu hamle Suriye özelinde sürdürülen yeni paylaşım savaşına bölge ülkelerinin ortak bir tavrıdır. Bu tavır hayra alamettir.