İKİNCİ ETAP BAŞLARKEN
Süper Lig’de ve PTT Birinci Lig’de ikinci yarı maçları bu hafta başladı. Tabi bunun öncesinde transfer sezonunun açılmasıyla birlikte hareketlilik çoktan başlamıştı. Pek çok kulüp devre arasında yeni transferler yaptı kadrolarını güçlendirme fırsatı buldu.
Bana kalırsa devre arası transferi gençlere eğilinilmesi gereken bir transfer dönemi. Çünkü gelen oyuncunun uyum problemi vs gibi nedenlerle takıma katkı sağlaması ancak yeni sezonun başında olabiliyor. Bu noktada genç ve yetenekli oyuncuları transfer edip ikinci yarıdaki bazı maçlarda şans vererek hem takıma katkı sağlanabilir hem de gelecek anlamında gerek maddi gerekse sportif manada kulübe ciddi katkılar sağlanabilir. Bu bir yöntemdir fakat Pazar günü oynanan ve 3-5 biten Antalyaspor-Gençlerbirliği maçında izlediğim Björn Vleminckx (Fileminks) bu manadaki fikirlerimi gözden geçirmeme sebep oldu. Bir futbolcu çıktığı ilk maçta 4 gol ve mükemmel bir performansla takımına katkı sağlayamazdı. Ama Björn Vleminckx gerçekten çok etkileyici bir futbolcu. Transfer böyle yapılır dedirten bir performans sergiledi. Sürekli eleştirilen İlhan Cavcav’ın bu konuda hakkını teslim etmeliyiz.
Lige ve sonuçlara gelecek olursak 4 büyük takımın taraftarları için tam bir hayal kırıklığıyla kapatıldı hafta. Galatasaray camiasının nihayetinde kavuştuğu Sneijder’in transferi dolayısıyla ciddi problemler yaşadığı bu dönemde; motivasyon kaybı yaşadığını ve bu sebeple puan kaybı yaşayacağını tahmin ediyordum. Yine Trabzonspor’un da bu sene başarılı olamayacağı açıkken puan kaybı yaşamasına şaşırmamak lazım. Üstüne üslük rakibi Karabükspor gibi başarılı bir takımken aldığı mağlubiyeti önceden tahmin etmek mümkündü. Ancak Beşiktaş ve Fenerbahçe’nin yaşadığı puan kayıplarını anlamakta güçlük çektim. Fenerbahçe teknik direktörü Sayın Aykut Kocaman’ın maç sonrası açıklamasında da söylediği gibi “şaka gibi bir maçtı”. Beşiktaş açısından ise; güçlü rakibi İBB’yle birbirine denk bir oyun sergilediler ve maçın hakkı olan skor maç sonunda tezahür etti.
PTT Birinci Lig’de ise Rizespor heyecanı yaşanıyor. Daha doğrusu Rizespor’da göreve başlayan Mustafa Denizli’nin lige kattığı heyecan yaşanıyor. Ancak şunu söylemeliyim ki bu ligin Mustafa Denizli’si Uğur Tütüneker’dir. Teşbihte hata olmasın “her horoz kendi çöplüğünde öter” dersem herhalde yanlış olmaz. PTT Ligi’nde Metin Diyadin’le birlikte son dönemdeki en başarılı hocalarından biridir Uğur Tütüneker. Mustafa Denizli yönetimindeki Rizespor lige iyi bir başlangıç yapsa da ligi tanımayan bir hocayla çalışmanın güçlüklerini ileriki haftalarda yaşayabilirler. Konyaspor’un hocası için bu kadar olumlu konuşsam da takımın neler yapabileceğini henüz kestiremiyorum. Ömer Ali gibi, Ali Dere gibi milli oyuncuları olan bir takım olmasına rağmen bu birlikteliğin nasıl sonuçlar vereceği soru işareti. Ancak Play-Off’a kalabilirlerse başarılı sayılacaklardır. Bunu da yapabilecek bir ortam söz konusu. Şehre yakışan bir noktada olmalı Torku Konyaspor. Björn Vleminckx gibi katkı sağlayan transferler yapabilirse Torku Konyaspor şehrin adını yukarılara yazdırabilir.
Yeni başlayan bu etapta Torku Konyaspor’a başarılar dileyelim. Süper Lig’de de öncelikle oynananın sadece futbol olmasını dileyelim. Hakemlerin sustuğu ve futbolcuların konuştuğu bir etap olsun bu devre.