Halka arz, Hakk’a niyaz, Bana da piyaz
* Borsa, halka açık şirketlerin hisse senetlerinin ya da tahvil-bono türünden borçlanma araçlarının ihraç edildiği ve sonrasında sürekli olarak ikincil piyasada alınıp satılabildiği piyasalardır. İtalyanca “borsa” veya Fransızca “bourse” sözcüğünden dilimize geçen ve köken itibariyle “menkul kıymet pazarı” anlamına gelen borsa kelimesi en geniş anlamıyla hisse senedi benzeri menkul kıymetlerin arz ve talebinin karşılaştığı (alıcı ve satıların bir araya geldiği) fizikî ya da elektronik her türlü mekân için kullanılır.
Türkiye’de borsanın tarihsel gelişimine baktığımızda, Cumhuriyet sonrası borsada ilk reformun 1923 yılında Adil Bey tarafından yapıldığını görürüz. İlerleyen yıllarda 1447 Sayılı Kanun’un yürürlüğe girmesi ile “İstanbul Menkul Kıymetler ve Kambiyo Borsası” kurulmuştur.
** Borsanın ana amacının, öncelikli olarak yatırımcılar ile fon talep eden şirketlerin güvenilir bir ortamda bir araya gelmelerini sağlamak olduğu söylenebilir. Menkul kıymetlerin serbest rekabet şartları altında kolay ve güvenli bir şekilde, şeffaf, etkin rekabetçi, dürüst ve istikrarlı bir ortamda alınıp satılabilmesine imkân tanıyacak pazarlar bulunmaktadır.
*** Borsanın doğrudan ve dolaylı olarak ülke ekonomisine kalkınmasına ve ülke insanın refahının artmasına yönelik birçok faydası vardır. Borsa sayesinde, küçük-büyük tasarruf sahipleri, her biri şirket sermayesinin belirli bir payını temsil eden hisse senetlerini almak yoluyla şirketlerin ortağı olabilme fırsatına sahip olmakta ve bu yolla ülke üretiminde pay sahibi olan şirketlerin kârlılık ve büyümelerinden faydalanabilmektedir. Şirketler ise, borsalar sayesinde gerek özsermaye gerekse bankalar gibi herhangi bir aracı olmaksızın doğrudan fon arz edenlerden borçlanma yoluyla finansman sağlayabilme fırsatına sahip olurlar. Yine borsa sayesinde sermaye mülkiyetinin geniş bir toplum tabanına yayılması sağlanır. Borsanın müteşebbisler için oluşturduğu alternatif finansman sağlama imkânı yatırımların artışına hız katarken, makroekonomik açıdan da ülkenin milli gelir büyümesine katkı sunar.
*** Borsa mantığı temelde basittir. Değeri milyon ya da milyar liralarla ifade edilecek şirket sermayeleri, her biri eşit düzeyde mülkiyeti temsil edecek düzeyde çok sayıda paya bölünür ve bu paylar ilk etapta birincil piyasa işlemleri ile halka arz edilir. Ardından ise, söz konusu bu payların arz ve talebi Borsa İstanbul Pay Piyasasında, piyasanın açık olduğu zamanlarda karşı karşıya gelmek suretiyle alınıp satılır. Buna rağmen Borsa İstanbul’da yatırıma yeni başlayanların gerek piyasanın işleyişi gerekse hisse senetlerinin yatırımcı açısından ne gibi haklar taşıdığı hakkında biraz daha detaylı bilgi sahibi olmaları önemlidir.
****Halka Arz Ne Demek? Bir şirket paylarının satın alınmasına yönelik her türlü yoldan yapılan çağrıyı ve bu çağrı neticesinde yapılan pay satış sürecini kapsayan sürecin tamamı halka arz olarak bilinir. Özelikle son yıllardaki yüksek enflasyon ve düşük faiz ortamının borsaya olan ilgiyi artırmasıyla birlikte hem pay piyasasındaki yatırımcı tabanında genişleme, hem de halka arz olan şirket sayısında gözle görülür bir artış yaşanmıştır. MKK (Merkezi Kayıt Kuruluşu) verilerine göre hâlihazırda pay piyasasındaki yatırımcı sayısı 4 milyon sınırını aşarken, TSPB (Türkiye Sermaye Piyasaları Birliği) raporuna göre 2022 yılında 40 şirket halka olmuş ve gerçekleşen halka arzlardan 18,8 milyar olarak hasılat sağlanmıştır.
***** Sonuç olarak; Ekonominin durumu ve herkes yapıyor biz eksik kalmayalım diyenler sayesinde dikkat dağılıyor helal, haram, etik, adalet gibi eksiklerden dolayı ciddi mağduriyetler oluşuyor. Türkiye’deki servetin dağılımına ilişkin Türkiye’de nüfusun en zengin %1’inin toplam servetten aldığı pay %40. Bu oran, nüfusun %90’lık kesimi için sadece %30. Nüfusun en zengin %10’luk kesimi ise toplam servetin %70’ine sahip. Nüfusun en yoksul %30’luk kesiminin servetten aldığı pay ise ekside. Yani yetişkin nüfusun %30’unun servetini topladığınızda ortada servet değil yaklaşık 1 milyar dolarlık net borç oluyor. Türkiye, 0,802’lik gini katsayısıyla da rapordaki 29 ülke arasında 17. sırada yer aldı. Türkiye’de 2022 yılı itibarıyla 61 bin dolar milyoneri var. 2021’de bu rakam 73 bindi. Halka arz ederek toplananlar ne işler için kullanılıyor kim denetliyor, denetleyeni denetleyen var mı???? Hakkı var mı hakka bakan var mı?