İsmail Yaşa
İsmail Yaşa Fahiş fiyat sorununa çözüm şart

Fahiş fiyat sorununa çözüm şart

Tüm dünyayı kasıp kavuran ve ekonomilere büyük darbe vuran pandemi koşulları hiç şüphesiz Türkiye’yi de etkiledi.

Kısıtlamaların kaldırılması ve normale dönüşle birlikte Türk ekonomisi hızla toparlanarak geleceğe yönelik olumlu sinyaller verse de marketlerde ve pazarlarda fiyatların sürekli arttığına şahit oluyoruz.

Bu artışın bir kısmı yükselen maliyetlerden kaynaklanan doğal artış iken diğer bir kısmının ise açgözlülerin ve fırsatçıların işi olduğu görülüyor.

Pandemi sebebiyle bir süre dükkânlarını kapatmak zorunda kalan esnaftan bazıları, o günlerde elde edemediği kazancı da çıkarmak için fiyatlara yüklenmiş.

Sütçüden berbere, pazarcıdan lokantacıya kadar herkes fiyatları ikiye, üçe katlamış.

Adeta zam yarışına girmişler.

Olan işçi ve memur gibi dilediği şekilde zam yapamayan ve kazancını yükseltemeyen sabit gelirlilere oluyor.

Çünkü onlar diğerleri gibi artan fiyatları anında müşterilerine yansıtarak zararlarını telafi edemiyorlar.

Maliyetlerdeki artış sebebiyle istemeyerek de olsa zam yapmak zorunda kalanlar vardır elbette.

Fakat bu durum pusuda bekleyen birtakım fırsatçıların mecbur olmadıkları halde fiyatları şişirdikleri gerçeğini değiştirmiyor.

Fahiş fiyatlara gerekçe olarak ileri sürülen bir diğer bahane ise dolardaki yükseliş.

Kurun inip çıkmasından neredeyse hiç etkilenmeyenler bile maalesef doları bahane ederek fiyat yükseltiyor.

Dolar yükseldi diye yükselen fiyatlar da ne hikmetse dolar düştüğünde bile bir daha geri düşmüyor.

Ayrıca dolar bahane edilerek şişirilen fiyatlardaki artışın dolardaki yükselişin oranından birkaç kat fazla olduğu örneklerle karşılaşıyoruz.

Yani ortada normal fiyat artışı değil anormal bir durum söz konusu.

Bir de fiyatları yükseltmeyip gramajı düşürerek tüketiciyi aptal yerine koyanlar var.

Örneğin, 200 gram olarak reklamı yapılan kampanyalı ürün satın alındığında gerçekte 150 gram olduğu ortaya çıkıyor.

Fiyatlardaki artışın hükümetin de gündeminde olduğuna ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın talimatıyla fahiş fiyatların Ticaret Bakanlığı tarafından takibe alındığına dair haberler okuyoruz.

Yaygın şube ağına sahip büyük marketlere müfettişler gönderildiği ve elde edilecek sonuçların kabine toplantısında masaya yatırılacağı söyleniyor.

Umarız çok geç olmadan fahiş fiyat artışlarına karşı gerekli tedbirler alınır ve denetimler sıklaştırılır, vicdansız fırsatçılara, aç gözlülere ve sahtekârlara verilecek cezalar caydırıcı olur.

Aksi takdirde Dimyat’a pirince giderken evdeki bulgurdan olabiliriz.

Dışarıdan doların ve içeriden fiyatların planlı bir şekilde yükseltilmesiyle Cumhur İttifakı’na oy veren orta direğin ve dar gelirli kesimlerin oldukça ince bir işçilikle bilinçli olarak hedef alındığını söyleyenler var.

Bu tespitin ne kadarının doğru ve ne kadarının komplo teorisi olduğunu bilemiyorum.

Son seçimler öncesinde patates ve soğan fiyatlarını yükseltmek amacıyla tonlarca ürünün piyasaya sürülmeyip depolarda bekletildiği göz önüne alınınca insanın aklına bin türlü şüphe geliyor.

Fakat şurası bir gerçek ki, vatandaş hükümetten ülkesi adına gurur duyacağı dev projeleri hayata geçirmenin yanında fahiş fiyat yangınına da bir çözüm bulmasını ve cebini rahatlatmasını bekliyor.

İki günde ülkeyi soyup soğana çevirecek kifayetsizlere ve Türkiye’yi karanlık günlere geri döndürmek isteyenlere fırsat vermemek için fahiş fiyat sorunu en kısa sürede çözülmeli.

Önceki ve Sonraki Yazılar
İsmail Yaşa Arşivi