Zekiye Soylu
Zekiye Soylu Dinde Samimiyet

Dinde Samimiyet

Samimiyet kelimesi, dilimizde oldukça kullanılan kelimelerden birisidir.
Samimiyet kelimesi Arapça kökenlidir.
TDK'ye göre samimiyet kelimesi anlamı şu şekildedir:
 
- İçtenlik
- Senli benli olma durumu, samimilik
Toplumsal olarak en çok ihtiyaç duyulan temel değerler; ihlâs, dürüstlük ve samimiyettir. Samimi bir anne, baba, eş, kardeş, arkadaş ve evlat, kendisinden emin olunan, sevilen ve sayılan bir kişi olacaktır. Buna karşın, ilişkilere riya, yapmacıklık, gösteriş karıştıkça, insanlar artık birbirlerine inanmadıkları gibi, kendilerine dahi sahte kalacaklardır. İnsanlık, hem bireysel hem de toplumsal olarak çöküşe sürükleniyor ise, öncelikle düşünce ve davranışlardaki samimiyet kontrol edilmelidir.
İlişkiler dünyasında sınırlı bir zamanınız ve sınırsız fırsatlarınız vardır. Yeryüzünde görüşüp tanışabileceğimiz 7 milyar insan var. Bunların hepsi ile samimi olamazsınız. Bir seçim yapmanız lazımdır. Herkes ile arkadaş olabilirsiniz, ama bu herkes ile süper bir ilişkiniz veya sıra dışı samimi bir ilişki kurmanızı etkiler. Kimler ile zaman geçireceğinize, öncelik vereceğinize karar vermeniz lazımdır.
 
Hayat yaşamak içindir. İlişkiler de anlaşılmaktan, sorgulanmaktan, eleştirilmekten çok, keyif almak içindir. İlişkilerinde gerçekten başarılı insanlar, ilişkilerini sorgulamazlar, keyif alarak yaşarlar. Bir şey ispat etmeye çalışmazlar, hata yaptıklarında kabul edecek kadar alçak gönüllüdürler, haklı olduklarında ise dillerini tutarlar. Ajandaları yoktur, acele içinde değildirler, iyi bir şey olduğunda kredi beklemezler, bir şeyler yanlış gittiğinde de başkalarını suçlamazlar. Bu insanlar sevgi doludurlar ve herkese sevgi verip, sevgi alırlar.
En önemli olan samimiyet ise insanın Rabbine karşı olan samimiyetidir.
 
Hadisi şerifin anlamı şöyle:
 
Hz. Peygamber, "din samimi olmaktır (üç kez) buyurdu. Kimler için, diye sordular. Allah için, O"nun Kitabı için, Peygamberi için, müslümanların yöneticileri için ve umumu için" buyurdular (Müslim).
 Kur'an i kerim de Rabbimiz bizlere şöyle buyuruyor;
 
“Allah’a ve Resûlüne karşı sadık ve samimi oldukları takdirde, güçsüzlere, hastalara ve (seferde) harcayacakları bir şey bulamayanlara (sefere katılmadıkları için) bir günah yoktur. İyilikte bulunan kimselerin (kınanması) için de bir sebep yoktur. Allah çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.”(Tevbe, 9/91)
 
“İzzet ve celâl sahibi Allah şöyle buyurdu: ‘Kulum iyi bir iş yapmaya niyet eder de yapmazsa ona bir iyilik (sevabı) yazarım. Ama onu yaparsa on kattan yedi yüz kata kadar iyilik (sevabı) yazarım. Eğer (kulum) bir kötülük yapmaya niyet eder de yapmazsa onu (bir günah olarak) yazmam. Fakat onu yaparsa ona bir kötülük (günahı) yazarım.’” (Müslim, Îmân, 204)
 
 Rabbim bizleri kendine samimi ve kalbini Rabbine adamış kullarından eylesin...Amin

Önceki ve Sonraki Yazılar
Zekiye Soylu Arşivi