“ÇIKIŞMA”
Anlatan “milli şef”…..
“Milli Şef” yani 1938-1950 yılları arasının “kudretli” politikacısı…
Yani 1938-1946 yılları arasının “değişmez genel başkanı”….
İsmet Paşa’dan söz ediyorum.
Şevket Süreyya Aydemir’in “ikinci adamı”….
Aslında Aydemir’in “birinci adamı” yoktur. “Tek adamı” vardır ve alternatifi yoktur “tek adamın”….
Anlaşıldığı kadarıyla “ikinci adam” zoraki bir tercihtir.
Her neyse…
İsmet Paşa Ulus gazetesi (5 Nisan 1969) yayınlanan hatıralarında şunları kaydetmektedir;
“Şapka inkılabından sonra diğer bir arkadaşımızın, Ankara valisi Yahya Galip Bey’in bir ziyaretini hatırlarım. Bir teklifi vardı. Nedir dedim.
-Şapkanın orta yerine bir ay yıldız koyalım. Diğer milletlerden farkımız belli olur, dedi. Teklif bu. Yahya Galip Bey’e;
-Canım, biz bunları fark olmasın diye yapıyoruz. Sen ne teklif ediyorsun, tarzında çıkıştım”.
Gördünüz mü, “Milli Şefimiz” “çıkışmış”….
CHP genel başkanı KK “yeni bir dönem başlatmak istiyoruz” demiş..
KK’nın “yeni dönem” dediği acaba “birilerine benzemek midir?” merak konusu…
Yapılanlar “yapılacakların” teminatıysa eğer;
Karar milletindir….
“MİRENSİP”
TDK’nin Teknik Terimler Komisyonu’nun danışmanı olan Nihad Sami Banarlı 1949’da Altıncı Kurultay’da gerçekleşen ama zabıtlara geçmeyen bir olay anlatır. Bu olayda Türkçenin nasıl bir sorumsuzluk duygusu içinde tahrip ve tahriş edildiği açık bir biçimde görülür.
Banarlı’nın anlattığına göre; TDK üyelerinden birisi, yeni teknik terimlerin oluşturulmasında hangi kriterin benimsendiğini sorar. Salonda mahcup bir sessizlik meydana gelir.
Nihayet sessizliği Dilbilim ve Etimoloji Komisyonu başkanı Saim Ali Dilemre bozar. Kendisi dil doktoru değildir ama cana yakın bir tıp doktoru olarak;
“Arkadaşlar, kem küm etmeyelim. Bizim prensibimiz, mirensibimiz yoktu, uyduruyorduk” demiştir……..
CHP genel başkanı KK “yeni bir dönemden” söz ediyor….
Lisanımızın katledildiği 1930’lu ve 1940’lı yılları hatırladım birden……
Acaba CHP iktidara “iltihak” ederse lisanımızı Agoplara veya Ataçlara “emanet” edecek midir?