AK Parti bazı ilçeleri göz göre göre kaybetti!

Seçim sonuçlarıyla ilgili yazı dizimde hafta boyunca AK Parti ve genel siyasete dair bazı değerlendirmelerde bulunmuştum. Bugünkü değerlendirmemi de yerel sonuçlara dair yapacağım.

Konya’da AK Parti yüzde 49.44, Yeniden Refah Partisi yüzde 23.44, CHP yüzde 12.77, Zafer Partisi yüzde 3.40, Saadet Partisi yüzde 3,38, İyi Parti yüzde 2,95, DEM Partisi ise yüzde 1,79 oranında oy aldı.

Tıpkı genel siyasetteki gibi Konya’da da büyük bir hayal kırıklığı yaşandı.

Büyükşehir belediye seçimlerinde Konya’da yüzde 50’nin altına düşen AK Parti, merkez ilçeler Selçuklu, Karatay ve Meram’da kayıp vermedi ama büyük oy düşüşü yaşadı.

Fakat uzak ilçelerde oy düşüşünün yanı sıra büyük bir kayıp da yaşadı.

2019 seçimlerinde 24 ilçeyi kazanan AK Parti son seçimlerde tamı tamına 9 ilçeyi kaybetti.

Cumhur İttifakı Konya'da; Ereğli, Seydişehir, Akşehir, Cihanbeyli, Çumra, Altınekin, Bozkır, Doğanhisar, Emirgazi, Halkapınar, Hüyük, Sarayönü, Yalıhüyük ilçelerinde seçimleri kaybetti. MHP adayıyla seçime girilen 6 ilçenin sadece 1 tanesi kazanıldı.

Konya'da AK Parti 15 ilçede, Yeniden Refah Partisi 6 ilçede, CHP 5 ilçede, Büyük Birlik Partisi 2 ilçede, MHP 1 ilçede, İYİ Parti ise 1 ilçede seçimi kazandı. Bir ilçedeyse bağımsız aday kazandı.

Rakamlar bu şekilde…

Ortada bir başarısızlık olduğu gerçek, fakat Bursa, Balıkesir, Ankara, Kastamonu, Afyon, Uşak gibi diğer şehirlerle bir kıyaslama yapıldığı zaman AK Parti Konya’da yine de başarılı diyebiliriz.

İsim isim sonuçlara bakacak olursak;

Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay 49.44 oy oranıyla yeniden seçildi. İl Genel Meclisi’nde ise AK Parti’nin oyu yüzde 39.60 oldu. Bu sonuçlara göre Uğur Başkan Konya’da AK Parti’den 10 puan fazla oy almış görünüyor. Çok ilginç bir şey daha söyleyeyim; AK Parti’nin yıllardır başaramadığını Uğur başkan başarmış görünüyor. Benim izlenimlerime ve Türkiye Geneli kıyaslamalara göre Uğur İbrahim Altay en fazla oyu aslında gençlerden almış. Emeklilerin sandığa gitmediğini düşünürsek böyle bir sonuca varmak aslında mümkün. Başkan Altay’ın ekibinin bu konuda bir anket çalışması yapması isabetli olur aslında.

Selçuklu Belediye Başkanı Ahmet Pekyatırmacı yüzde ise 45.39 oy oranıyla yeniden seçildi. Konya’da en zor seçmen yapısına sahip merkez ilçe belediye başkanı Ahmet Pekyatırmacı’ydı aslında. Selçuklu’nun kozmopolit yapısı, beyaz yakalıların en çok ikamet ettiği bölge, öğrencilerin ve memurların yoğunlukta olduğu bölge Selçuklu olarak biliniyor. Bu anlamda Ahmet Başkan da kötü denilmeyecek bir başarı elde etmiş aslında.

Karatay Belediye Başkanı Hasan Kılca ise yüzde 54.55 oy oranıyla yeniden seçildi. Karatay aslında geleneği bozmamış hem AK Parti’ye hem de Hasan Kılca’ya önemli bir teveccüh göstermiş. Çünkü AK Parti’nin Konya’da en yüksek oyu alan ikinci belediye başkanı Hasan Kılca oldu. Hasan Kılca’nın bu başarısını bir kenara not etmek lazım.

Meram Belediye Başkanı Mustafa Kavuş yüzde 50.42 oy oranıyla yeniden seçildi. Mustafa Kavuş’un bir diğer özelliği ise Meram’da üst üste ikinci kez seçilen ilk isim oldu ve Meram’ın makus talihini kırmış oldu. Başkan Kavuş’un seçim sürecinde vatandaşla ortaya koyduğu görüntüler sosyal medyada da çok tutulmuştu. Güler yüzü ve samimiyeti ile yeniden seçildiğini belirtmemiz lazım.

Merkez ilçeler dışında şu parantezi de açmazsak haksızlık olur; AK Parti’nin Konya’da en çok oy aldığı ilçe yüzde 58.67 ile Derbent oldu. Hüseyin Ayten yeniden başkan seçildi. Bunu buraya taşımış olalım.

Şunu söyleyelim, Konya merkezde AK Parti’nin kaybı hizmetle, yatırımlarla ya da başkanların kişilikleriyle alakalı değil. Başkanlar aslında genel siyasi ortamın kurbanı oldular. Yoksa AK Partili olmayanlar bile Konya’nın belediyecilik hizmetlerine her zaman şapka çıkarıyor. Bunu biz her girdiğimiz ortamda görüyoruz. Başka bir şehre gittiğimiz zaman Konya belediyeciliğinin nasıl yüksek bir standarda sahip olduğunu, nasıl övgüler aldığını her zaman müşahede ediyoruz. Bunu kesinlikle vurgulamak istiyorum.

Geçelim şimdi uzak ilçelere ve kaybedilenlere…

Mesela Bozkır. Ben AK Parti’nin Bozkır’ı kaybedeceğini seçimlerden bir ay önce biliyordum. Bozkır’dan gelen bilgileri süzgeçten geçirdiğimde, adaylara baktığımda, ilçedeki eşrafla konuştuğumda bundan emin olmuştum. Çevreme de söylemiştim. Bozkır AK Parti’nin elinden göz göre göre gitti desem yalan söylemiş olmam.

Öte yandan Seydişehir ve Çumra. Bu iki ilçeyi birlikte yorumlayacağım. Cumhur İttifakı Seydişehir ve Çumra’yı yanlış ittifak sebebiyle kaptırdı. Çumra’da AK Parti’nin devam etmesi gerekiyordu. Seydişehir’in ise MHP’ye verilmesi lazımdı. İki ilçenin dinamikleri de bunu istiyordu. Hatta Seydişehir’de Abdülkadir Çat görmezden gelinmemeliydi diye de ekliyorum. Demokrat Parti gibi etkisiz bir partide bile yüzde 17 üzerinde oy alıyorsa bu konuşulmalıydı. Fakat yanlış strateji yürütüldü. Ben Çumra’nın kaybedileceğini de biliyordum. Çumralı olan muhabir arkadaşımız Büşra Erkuş’a seçimlerden çok önce söyledim. Kendisi de şahittir.

Akşehir’de ise durum biraz daha farklı. CHP’nin Akşehir adayı Ahmet Nuri Köksal bölgede sevilen bir isim. Seçimlerden önce kendisi hakkında ilginç bir bilgi gelmişti. Ahmet Nuri Köksal, özellikle Uğur İbrahim Altay adına yapıcı yorumları ve övgüleri ile konuşuluyordu. Akşehirlilerden kendisine oy isterken ne AK Parti’yi ne de Uğur İbrahim Altay’ı hiç yermemiş. Hatta haklarını teslim etmiş. Bu durum da AK Parti seçmeninin gözünde bir sempatiye neden olmuş.

Ereğli’nin CHP’ye geçmesinin arka planında da Özkan Özgüven isminin olduğunu söylememiz lazım. Bölgeden gelen bilgilere göre Özkan Özgüven seçim öncesinde de AK Parti’yi epey zorlamış. Ama Ereğli’de de tıpkı Akşehir gibi geleneksel olarak bir CHP sempatisi olduğunu not etmemiz lazım. Şunu da ekleyelim, Konya Büyükşehir Belediyesi’nin en fazla yatırım yaptığı ilçelerin başında Ereğli ve Akşehir geliyordu aslında. Burada da hizmet oylanmamış, genel siyaset ve isimler oylanmış, öyle görünüyor.

Konya’da AK Parti’nin en fazla hayal kırıklığına uğradığı ilçelerin başında ise Cihanbeyli geliyor diye düşünüyorum. Çünkü Cihanbeyli son anlara kadar adeta çantada keklik gibiydi. Mehmet Kale’nin yanlış aday olduğunu da söyleyemem, başarılı bir belediye başkanı olarak bilinirdi. Ama dengeleri değiştiren üç şey oldu; birincisi CHP ve DEM’in uyguladığı kent uzlaşısı stratejisi Cihanbeyli’de de uygulandı. DEM seçmeni Cihanbeyli’de CHP’ye oy verdi. İkincisi ise Cihanbeyli’de doğal gaz altyapısının başlaması nedeniyle bazı imar değişiklikleri oldu. Vatandaş için çok önemli bir yatırım yapıldı ama vatandaş mağdur olmasın diye yapılan imar değişiklikleri ters tepti. Üçüncü ise YRP’nin aday çıkarmaması. AK Parti’ye kızan seçmenin bir kısmı YRP’ye yönelemeyince CHP’ye yöneldi.

Sarayönü ve Altınekin’de de tıpkı Çumra ve Seydişehir ikilisi gibi benzer bir durum ortaya çıktı. Fakat buradaki konu ittifak değil ilçe dinamikleriyle ilgiliydi.

Altınekin’de sonuçları belirleyen iki mahalle vardı, en çok seçmene sahip olan bu mahallelerin ilki Akıncılar ikincisi ise Dedeler Mahalleleriydi. AK Parti bu ki mahallelerde mikro milliyetçilik nedeniyle adeta eridi. Son yerel seçimlerde Akıncılar’da yüzde 95 üzerinde oy alan AK Parti bu seçimlerde yüzde 50’nin altına düştü. Keza Dedeler Mahallesi’nde de durum aynıydı. Bizim adayımızı göstermedin cezası kesildi. Tıpkı Altınekin gibi Sarayönü’nde de seçmen sayısının yüksek olduğu Ladik sonucu belirledi. Sarayönü’nde de bizim adayımızı göstermedin cezası kesildi.

Bir diğer ilçe ise Hüyük. Hüyük’te AK Parti’nin adayı Mehmet Çiğdem’in kendi isteğiyle bir daha aday olmayacağı bilgisi gelmişti. Hatta Mehmet Çiğdem’in; bağımsız olarak seçimleri kazanan Sadık Sefer’e yol açtığı ve “ben aday olmayacağım sen aday ol” dediği iddia ediliyor. Son anda ise ben yeniden aday olacağım dediği için tepki çektiği konuşuluyor. İddialar doğruysa, burada da seçmenlerin bir dayatmaya karşı refleks gösterdiği anlaşılıyor.

Seçimin bence en dikkat çeken kayıplarını ise MHP yaşadı. MHP seçime girdiği 6 ilçenin sadece birini kazandı. Akören’de kazanan MHP’nin de kaybettiği ilçelerde yanlış adaylar nedeniyle bu sonucu aldığı konuşuluyor. MHP hakkında bir bir yeni bilgiler edinirsem eğer bu konudan da bahsederim.

Pazartesi günü yazacağım yazıyla seçim gündemine bir nokta koyarım herhalde.

Hayırlı Ramazanlar…