Ahiret Gününe İman
Kıymetli kardeşlerimiz bu hafta sizlere müminlerin bu dünyada yaşama amaçlarından olan ahirete iman konusuna deginecegiz.İnsanoğlu dünyaya gelir ve birçok imtihandan geçer ve bu imtihanlardan geçerken onun çektiği sıkıntıların bir karşılığını bulabileceğine inanır.Bunun karşılığı ise ahiret inancıdır.İnsan rabbine kavuşacağını ve ona vadettiği mükafatlara kavuşmak ister.Aslında insanın kıyameti kendi vefat ettiğinde meydana gelir ve kabir hayatı başlar.İsrafil a.s sura üfledigindede kıyamet meydana gelir.
Bu yeniden diriliş ile başlayan ve sonsuza kadar devam edecek olan zamana “Ahiret Günü” denir. İşte, bütün insanların öldükten sonra yeniden dirilmesine ve ondan sonra devam edecek olan sonsuz hayata inanmak, imanın en önemli esaslarından biridir.
Sevgili Peygamberimiz şöyle haber veriyor:
“Kıyamet gününde insan dört şeyden sorguya çekilmedikçe Allah’ın huzurundan ayrılamaz:
- Ömrünü nerede geçirdiğinden,
- Vücudunu nerede yıprattığından,
- Malını nereden kazanıp nereye harcadığından,
- Bildiği ile ne amel ettiğinden” (Et-Terğib ve’t-Terhib c.1, s.125.)
Dünyanın yok olacağı ve başlangıçta onu Allah`ın yoktan varettiği kesin olarak bilindikten sonra, bir başka dünyanın kurulacağı daha kolaylıkla anlaşılır. Çünkü yoktan var eden, vardan daha rahat var eder. Yani, bizim öldükten sonra var edilmemiz, hiç yoktan varedilmemizden daha zor değildir.
Rabbimiz bizlere şöyle buyuruyor;İyilik, yüzünüzü doğu ya da batı cihetine dönmeniz değildir. (Gerçek anlamda) iyilik, Allah’a, Ahiret Günü’ne, meleklere, Kitab’a ve nebilere inananların; sevmesine rağmen malı, yakın akrabaya, yetimlere, yoksullara, yolda kalmışa, dilenenlere ve kölelere verenlerin; namazı kılıp, zekâtı verenlerin; söz verdiklerinde sözlerine bağlı kalanların; fakirlik, hastalık ve savaş zamanında sabredenlerin yaptığıdır. İşte bunlar sadık olanlardır. Bunlar takva sahiplerinin ta kendileridir. (2/Bakara 177)
Rabbim bizleri ahirete gönülden inanan ve o güne hazırlık yapan kullarından eylesin...Amin