122 yıl önce dev tarihi eseri Konya’ya kağnı ile getirdiler

Tarihi önemi büyük olan bir eser, 122 yıl önce Konya’ya kağnı ile taşındı. Karaman’ın Ayrancı ilçesine bağlı Ambar Köyü'nde bulunan bu eser, bugün Anadolu tarihine ışık tutan eserler arasında yer alıyor.
122 yıl önce dev tarihi eseri Konya’ya kağnı ile getirdiler

1989 yılına kadar Konya, Ereğli, Ayrancı, Ambar Köyü olarak bilinen ve daha sonra Karaman’ın il olmasıyla kimliğini değiştiren köy, Romalılar dönemine ait önemli bir kalıntıya ev sahipliği yapıyor. "Sidemara Şehri" olarak bilinen antik kentten kalan kaya mezarı, köyün en önemli tarihi eserlerinden biri.

Tarihi Eserin Bulunuşu ve Taşınması

Lahitin keşfi, Molla İbrahim adında bir köylü tarafından yapıldı. Hocalar Sülalesinden İbrahim Gündoğdu olarak bilinen Molla İbrahim, evinin yanına buğday ambarı yapmak için temel kazarken lahiti buldu. Lahitin üzerindeki insan figürlerini görünce korkan Molla İbrahim, durumu yetkililere bildirdi. Dönemin Ereğli bürokratları ve ardından İngiliz büyükelçisi lahiti inceledi. Büyükelçi, lahitten bir parçayı gizlice ülkesine kaçırdı. Lahit, bulunduğu yerde yaklaşık 20-25 yıl toprak altında saklı tutulduktan sonra, Molla İbrahim'e 3 Mecidiye ödülü verildi ve kendisine Ereğli'de memurluk teklif edildi ancak bu teklifi kabul etmedi.

Lahitin taşınma sürecinde ise "Deli Mustafa" lakaplı Mustafa Ağa görev aldı. Sidemara Lahiti, Ereğli’den Konya Tren Garı'na 40 çift manda ile bir ayda başarıyla taşındı. Mustafa Ağa, sonrasında Ereğli’de belediye başkanı olarak görev yaptı. Mustafa Ağa, aynı zamanda 1915 yılında Ermenilerin ölüm yürüyüşüne çıkarılması emrine karşı çıkarak birçok kişinin hayatını kurtarmasıyla bilinir.

Sidemara Lahdi

Sidemara Lahdi, antik Roma dönemine ait önemli bir tarihi eser olarak kabul ediliyor. Konya Ereğli’de yaşayan ve "Deli" lakabıyla anılan Mustafa Ağa ve Molla İbrahim’in bu eseri gün yüzüne çıkarmada ve korumada büyük rolleri bulunuyor. Her iki kahraman da Konya Ereğli halkı tarafından rahmetle anılıyor.

Sidemara Lahdi’nin keşfi ve taşınması sürecinde emeği geçen tüm kahramanlar, tarihimizin önemli birer parçası olarak anılmaya devam ediyor. Lahit, bugün Konya’nın tarihi ve kültürel mirası içinde önemli bir yere sahip.

Bu haber, Sidemara Lahdi’nin önemini ve tarihteki yerini bir kez daha hatırlatarak, geleceğe ışık tutmayı amaçlıyor."SİDAMARA LAHDİ HAKKINDA GENEL TEKNİK BİLGİLER:"

* Eserin adı: Sidamara Lahdi

* Envanter No: 1179

* Buluntu yeri: Konya Ambararası Bugün kü konumuyla;"Karaman Ayrancı Ambar Köyü"

* Bulunduğu yıl; 1878/79

* Topraktan çıkarıldığı tarih;1900

* Malzemesi: Mermer

* Boyutları: Uzunluğu,yani boyu 381 cm. Yüksekliği 313 cm,Eni 200 cm

* Ağırlığı; 32 ton

* Sergilendiği yer;İstanbul Arkeoleji Müzesi

..........................................

* Sidamara Lahdi Konya Ereğlisi-Karaman yolu üzerinde, eski adı Sidamara olan Ambar köyünde bulunduğu için bu isimle anılan, MS 3. yüzyıla ait lahit. 32 tonluk ağırlığı ile dünyanın en ağır lahdi olarak bilinen eser 1900'da bulunmuş ve Osman Hamdi Bey tarafından İstanbul'a getirtilmiştir. Lahdin kapağında ve dört yanında bulunan kabartma heykeller çok çeşitlidir ve bir sanat harikası sayılmaktadır. İstanbul Arkeoloji Müzeleri'nde bulunan lahitlerden biridir.

* TARİHÇE

Lahit Ambar köyden önce Ereğli müzesine sonra Konya'ya nakledilir. Ereğlili Deli Mustafa bu işe memur edilir ve kırk manda ile Konya demir yoluna kadar lahdi nakleder. Lahdi incelemek üzere Konya'ya gelen Osman Hamdi Bey lahdin İstanbul'a taşınmasını ister, ancak 3 metre yüksekliğinde ve 32 ton ağırlığında olan bu dev lahdi yerleştirebilecek vagon bulunamaz. Osmanlı Demiryolu Şirketine yapılan başvuruya da olumlu yanıt alınamayınca bir lokomotifin bazı bölümleri sökülür, çatısına uygun bir tertibat kurulur ve lahit 3 Haziran 1901 günü Müze-i Hümayun yetkilileri eşliğinde İstanbul'a götürülür. ve Müzede sergilenmeye başlanır.

* Sidamara'da başka lahitler de bulunmuştur. Bu lahitlerin yüzleri süslü sütunlarla, sütun araları şahıs tasvirleriyle doldurulmuştur. Bu yüzden, bu tipdeki diğer sütunlu lahitlere de Sidamara tipi lahitler denir. Sidamara Tipi (Sütunlu) lahitlerin kökeni henüz kesinleşmemiş olsa da, bunların Anadolu’da bu derece bir sıklıkta görünmeleri kökenlerinin Anadolu olduğu yönündeki kanıyı kuvvetlendirmektedir. Kapak, adeta yatak gibi tasarlanıp,lahdin sahibi erkekse karısı ile birlikte, kadınsa yalnız olarak uzanır şekilde kabartmaları konurdu. Sidamara lahdinin kapağında lahit sahibiyle karısı yatakta yatar gibi uzanmışlardır.

Lahdin üzerinde bulunan bir Eros başı figürünün Londra'da Victoria ve Albert Müzesinde olduğu öğrenilince Kültür ve Turizm Bakanlığı parçayı geri almak için müzeye başvuruda bulundu. Parçanın lahdin bulunmasından önceki bir tarihte, 1879 yılında zamanın İngiltere Konsolosu ve arkeolog Sir Charles Wilson tarafından Eros başını kırarak incelemek bahanesiyle çantasına koyarak İngiltere'ye Londura ya götürüldüğü ve torunları tarafından Victoria ve Albert Müzesine bağışlandığı öğrenildi. 10 Haziran 2022 tarihinde, İstanbul Arkeoloji Müzesi ile Victoria & Albert Müzesi arasında imzalanan işbirliği protokolüyle lahdin eksik parçası Türkiye’ye getirilerek yerine yerleştirildi.

* ÖZELLİKLERİ

Mermer lahidin yüksekliği 313 cm, boyu 381 cm, eni ise 200 cm.dir.

____________________________________________

* BETİMLEMELER, TASFİRLER, FİGÜRLER..

Lahdin ön yüzünde ortada filozof kıyafetinde oturan bir erkek,Sağda Artemis kıyafetinde genç bir kız, solda Demeter kıyafetinde başı örtülü bir kadın vardır. Bu yüzün iki ucunda Dioskuruslar atların yularlarını tutmaktadırlar. Dar yüzünde mezar kapısına doğru elinde tuttuğu meyve tepsisi ile ilerleyen bir kadın, kapının diğer yanında sakallı bir adam bir rulo tutmaktadır.

Lahdin diğer uzun yüzünde ve diğer dar yüzünde ise av sahnesi işlenmiştir. Lahdin kapağında lahit sahibiyle karısı uzanmış vaziyettedirler. M.S. III. asra ait lahdin kaidesindeki frizde yırtıcı hayvanlarla mücadele eden puttolar ve Eroslar, diğer yanda idman yapan atlerler ve araba yarışları görülür.

Tabutun üzerine kolonların ve şekillerin yerleştirilmesi kolon lahitçiliğini akla getirmektedir. Tabutun dış yüzeyi duvarın yüzeyindeymiş gibi sunulmuştur. Prensip olarak 6 oluklu kolonlar merkezde üçgen oyuklar ve her bir tarafında ise kabartılmış 2 oyuk oluşturur. Oyuklar genellikle yumurta ve liflerle delinmiş ağaç yaprakları ile dekore edilmiştir. Bu deklarasyon oyukların dışındaki bölgeleri doldurur ve tabutun diğer taraflarında da devam eder. Arkeologlar Sidamara Lahdini bağımsız bir çeşit ya da diğerlerinden ayrılmış bir grup olarak saymaktadırlar. Bu lahit kendinden önce yapılmış olan aynı döneme ait diğer lahitlerle benzerlik göstermektedir. Orijinallikleri muhtemelen bu lahitlerin 2 çeşit çok yaygın mezar anıtı türlerini bir araya getirmesinin altında yatmaktadır.

* BETİMLEMELER

Lahdin yan yüzlerinde mitolojiden alınma sahneler vardır. Bunlardan bir tanesi ilgi çekicidir. Ortada bir filozof oturmakta ve elindeki kitabını okumakta, bir yanında karısı ve diğer yanında kızı ayakta durmaktadır. İki yan uçta birer mitolojik varlık tasvir edilmiştir. Çıplak Dioskurus kardeşler (Kastor ve Polluks) yanlarından hiç ayırmadıkları atların dizginlerini tutar vaziyettedirler.

Lahitler ölüler dünyasının bir parçası olduklarından, Zeus tarafından cezalandırılmış bu kardeşler, yaşayanların dünyası ile ölülerin dünyası arasındaki ilişkiyi sağlamaktadırlar. Bir tanesi 12 saat dünya yüzünde iken diğeri aynı saatlerde toprak altında, ölüler dünyasında kalıyordu. Böylece yaşayanların dünyasına öteki dünyanın ne kadar karanlık ve kötü olduğunu anlatabiliyordu. Lahitlerin kapakları üstüne uzanmış vaziyette yatan ölünün heykeli yapılırdı. Bazı durumlarda yanlarına eşleri de ilave edilirdi. Lahitlerin üzerindeki dantela gibi işlenmiş motifler küçük bir çivi ve çekiç ile yapılıyordu. Sanatkarlar lahdi süslerken, gölge ve ışık oyunlarına bilhassa dikkat ederlerimiş.

Lahdin her tarafı derin işlemelerle doludur,bir uzun yüzünde lahdin sahibi karısı ve kızı arasında görülmektedir.

Diğer taraflarında av sahneleri, meyve taşıyan bir kadın, atları zapteden Dioskuruslar,kaide frizinde vahşi hayvanlarla mücadele eden Puttolar, ve Eroslar idman yapan pehlivanlar,araba yarışları görülür.Kapağın üzerinde lahdin sahibinin karısı ile birlikte yan yana yatan rölyefleri vardır.

Lahdin teknesinin pencereden taraftaki esas cephesinde ortada filozof kıyafetinde oturan erkek sağda Artemis kıyafetinde genç bir kız,solda Demeter kıyafetinde giyimli; başı örtülü bir kadın vardır.

Tarihlendirme: M.S. 3’üncü asra ait olduğu tahmin ediliyor.

Açıklama: Ereğli’den Karaman’a giderken yol üzerinde bulunan eski ismi Sidamara olan

şimdiki Ambararası köyünde bulunmuştur. Günümüzdeki adı (Ambar Köyü) Ayrancı Karaman

Roma Devrinde Anadolu’da bulunan halk tarafından Lahit ustaları tarafından yapılmıştır.

* LAHİT NE DEMEK;

Lahit kelimesi günümüzde ‘ölünün içine konulup defnedildiği sanduka’ anlamına geliyor. Bugün de kullanıldığı gibi yüzyıllar öncesi de kullanılmıştır.Modern mezarlıklarda verebileceğimiz büyük veya küçük,süslü veya sade lahitler yaptırabiliriz.Yıllar öncede durum aynı idi. Eskiden de sanatkârlar zengin kimselerin lahitlerini para karşılığı yapıyorlardı.Anadolu’nun Roma devrindeki en büyük lahid atölyesinin bulunduğu merkez Konya’nın tarihi Sidamara şehri idi.Yani bu gün ki ismi Ambar olan köyümüz.Bu şehirden yalnız lahit ustaları yetişirdi.Sidamara’nın ihtiyacını karşıladıkları gibi Anadolu’nun birçok kentinde de sanatlarını yürütürlerdi.Bu şehirde bulunup Arkeoloji müzesine getirilmiş Sidamara bu sanatkârların elinden çıkan en can alıcı eserlerinden birisidir.

“Lahitlerin üzerindeki dantela gibi işlenmiş motifler küçük bir çivi ve çekiç ile yapılıyordu.

Sanatkârlar lahdi süslerken, gölge ve ışık oyunlarına bilhassa dikkat ederlerdi.”

*Arkeologlar Sidamara Lahdini bağımsız bir çeşit yada diğerlerinden ayrılmış bir grup olarak saymaktadırlar.Bu lahit kendinden önce yapılmış olan aynı döneme ait diğer lahitlerle benzerlik göstermektedir.Orijinallikleri muhtemelen bu lahitlerin 2 çeşit çok yaygın mezar anıtı türlerini bir araya getirmesinin altında yatmaktadır.

*Köyümüz AMBAR 1989 yılında KARAMAN'IN KONYA İLİNDEN AYRILARAL İL OLMASIYLA,AYRANCI'NIN DA KARAMANA İLÇE OLARAK BAĞLANMASIYLA Karaman ilinin nufus olarak en büyük köyü ünvanını almıştır.Dünya genelinde AMBAR KÖYÜ Nüfusunun 2000 yılında,10bin çivarında olduğu bilinmektedir.

Köyümüz Ambar'da bir de Höyük bulunmaktadır 14.y.y. dan kalan tarihi bir kalenin bu toprak yıgını halinde görülen,köy ahalisi tarafından kalenin yüzü olarak tabir edilen höyükte Sidemara Kralı'nın kalesi bulunmaktadır.Gün yüzüne çıkıması,Turizm'e kazandırılması kim bilir hangi tarihe rastlayacaktır bilinmez.

Tahmini Ambar köyünün kuruluş tarihi divle sancağı olan Osmanlının ANADOLUDAKİ kalesi olan Divleden göçüyle başlar ve 500 ,600 yıllık bir geçmişe sahip bir köydür.

* Ambar köyün aslı Horosandan gelen Türk Irkıdır.Anadolu da ilk kurulan ve tam 138 yıl Hüküm süren İlk Selçuklu Devleti Kirmani Türkleri AFŞAR ya da AVŞAR diye anılan Yörük Türmenleridir.Ambar Köyü'nün altı Üstünden çok çok zengindir.Bundan 70,80 yıl önce de tarihi eser kaçakçıları tarafından köyümüz coğrafyamız bir hayli yağmalanmıştır.

KONYA AKŞEHİR'Lİ GEZGİN, ŞEYYAH ARAŞTIRMACI YAZAR İbrahim Hakkı Konyalı,

Ambar köyü için kitabında şöyle bir ifadeye yer verir;

Tarihin derinliklerine gizlenmiş Dern bir uykuya dalmış Gizemli bir kaleler Şehiridir.

Derleme Düzenleme Tarihleri;20.Mayıs 2009/29.Mayıs.2024

Araştırmacı,Yazar,Halk Şairi;Resul Civcik"Ozan Erbeli"

"Şimdi Gelelim SİDEMARA LAHDİ'NE YAZMIŞ OLDUĞUM ŞİİRE;"

SİDEMARA LAHDİ

Karaman Ayrancı Ambar arası

Sidemara lahdi müze de bilin

Kültürel servetin sönmez çırası

Sidemara lahdi müze de ilin

İşlemiş mermeri ustası candan

Bahsedeyim size birazcık ondan

Görünüş mükemmel etkiler yandan

Sidemara lahdi müze de şalın

Konya Ereğli’den başlar akışı

Erosların durur cıplak bakışı

İnsanı cezveder o can nakışı

Sidemara lahdi müze de gülün

Çeşitli tasvirler figür büstünde

Kaya mezarı’nın zahir üstünde

El emek göz nuru mahir üstünde

Sidemara lahdi müze de dilin

Otuz iki ton’dur hiç yok düşeri

Bulunmaz üstünde balta keseri

Dünyanın en büyük sanat eseri

Sidemara lahdi müze de dalın

Benzerleri vardır üç beş sekizi

Belkide Ambar da vardır ikizi

Deli Mustafa’nın kırk çift öküzü

Sidemara lahdi müze de yelin

Osman Hamdi Bey’de görüp kapılmış

Musade alınmış nakil yapılmış

Molla ibrahim’in eli öpülmüş

Sidemara lahdi müze de elin

Üçüncü yüz yılda Roma dönemi

Asırlar geçsede bitmez önemi

Gurbette buluştuk yaktı sinemi

Sidemara lahdi müze de halin

Her yeri gizemli tarih izlerim

Konuşurum o’nla dinler sözlerim

Saatlerce bakar hayran gözlerim

Sidemara lahdi müze de zilin

Saatler’ce baksam bıkasım gelmez

Yanından ayrılıp çıkasım gelmez

Sanat bilmeyeni tıkasım bilmez

Sidemara lahdi müze de elin

El emek göz nuru damarsız kandan

Değeri ölçülmez belki de candan

Bütün dünya bilir haberdar ondan

Sidemara lahdi müze de telin

Gezip görüp anlat eş dost bize de

İstanbul’a değer katar müze de

Resuli teşekür eder size de

Sidemara lahdi müze de Gelin

..............04.11.2019

Resul Civcik"Ozan Resuli"Ayrancı/Karaman

Fotoğraf;Arşivimden.

Sidemara Lahdi'nin Şimendifer İle Ereğli den Konya Tren garına taşınma anı.

Çekim yılı 1902

 Editör