Şimdi Sıra Uluslararası Öğrencilerde Mi?
Türkiye'de son yıllarda düzensiz göç ve mülteci konusu çok fazla gündeme geliyor. Bu meselenin toplumu rahatsız ettiği bir gerçek fakat bir kesim var ki, bu işi siyasete dökerek olayı çok başka yerlere taşıyorlar. Elbette ben bunlara doğru veya yanlış deme yetkisine sahip değilim. Fakat son günlerde, bu meselenin mültecilik sınırlarını aşarak Türkiye'de ticaret, turizm, eğitim veya çeşitli sebeplerle bulunan tüm yabancı uyrukları ilgilendirmeye başladığını görüyorum. Bu kategoride de ilk sırada, farklı ülkelerden gelip Türkiye'de geçici süre ikamet eden uluslararası öğrenciler var. Belki dikkat etmediniz ama son zamanlarda bu grup üzerine oyunlar oynanıyor. Fitne ateşinin ilk yakıldığı yerlerden birisi uluslararası öğrenci sayısında ilk listelerde bulunan Karabük Üniversitesi. Sosyal medyada yayılan iddialara göre, Karabük Üniversitesinde uluslararası öğrencilerle ilişkiye giren Türk öğrenciler arasında HPV ve HIV hastalığının arttığı belirtiliyor. Bu iddianın dile getirildiği kaynak ise üniversite itiraf sayfaları. Şaka gibi ama gerçekten bu. Evet, itiraf sayfalarında sahte hesaplardan gayet düzgün, sanki gazeteye demeç verir gibi yapılan paylaşımlarda bir takım kişiler uluslararası öğrencilerle ilişki yaşayıp virüs kaptıklarını iddia etmişler. Konuyla ilgili açıklama yapan Karabük İl Sağlık Müdürlüğü, iddiaları yalanladı.
Uluslararası öğrenciler arasında farklı kültür, farklı inanç ve farklı yaşam tarzı benimseyenler olabilir. Bu da normaldir, dünyanın her tarafından öğrenci geliyor. Ancak eğer olay gerçekse suçlu sadece uluslararası öğrenci değildir onunla ilişki yaşayan da suçludur. Yani adım atarken bunun ilerisini de düşünmesi gerekirdi. Fakat benim dikkat çekmek istediğim konu normal bir itiraf sayfasından sahte hesaplarla yapılan paylaşımlar ile doğruluğu şaibeli olan bir meseleye göre tüm uluslararası öğrencilerin zan altında bırakılmasıdır. Ben bu senaryoyu daha öncede gördüm. İlk başta bu şekilde başlayıp daha sonra uluslararası öğrencilere karşı bakışlar bir anda değişecek. Açıkça söylemek gerekirse, Konya’da eğitim gören bir uluslararası öğrenci olarak durum beni de çok endişelendiriyor. Zaten uluslararası öğrenciler olarak bazen mültecilerle karıştırıldığımız çok oluyordu fakat şimdi bunun daha da yaygınlaşmasından korkuyorum. Karabük olayları bahane edilerek çeşitli mecralarda gazete ve köşe yazılarında uluslararası öğrencilerle ilgili olumsuz haberler paylaşılmaya başlandı bile. Halbuki bu mesele Türkiye’nin uluslararası öğrenci siyasetine ve genel olarak uluslararası imajına büyük zarar verir. Malum, günümüzde, büyük devletlerin tamamında uluslararası öğrenci siyaseti ön sıralarda yer alıyor. Türkiye de uluslararası öğrenci sıralamasında dünyanın önde gelen ülkelerinden birisi. Uluslararası analizlere göre, ABD'nin 2021-2022 yılı için uluslararası öğrencilerden kazandığı para 33.8 milyar dolar olurken, İngiltere'nin geliri 25 milyar dolar olmuştur. YÖK Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar'ın bildirdiğine göre, aynı yıl uluslararası öğrencilerin Türkiye'ye katkısı 2.1 milyar dolar olmuştur. Sadece "Öğrenci" deyip de geçmeyin, Türkiye bunun meyvelerini daha ileride alacaktır. Düşünsenize, Türkiye’de eğitim alıp ülkesine dönen uluslararası öğrenciler yarın ülkesinde yüksek bir konuma gelince, Türkiye ile ilgili bakışı ne olur? Bunun somut örnekleri de var. Şahsen tanıdığım uluslararası öğrenciler var ki, Konya'da eğitimini bitirip kendi ülkesine dönse de buradaki gönül ve ticaret köprüsünü koparmıyor. Ülkesi için ticari veya sanayi araç gereçlerini Konya'dan temin ediyor.
Bugün Türkiye’de eğitim alıp kendi ülkesinde bakanlık seviyesine yükselen kişiler var. Bunlar arasında, ordusunun kara, hava ve yakın günlerde denizlerinin korumasını Türkiye’ye emanet eden Somali'nin Savunma Bakanı Abdulkadir Mohammed Nur’u gösterebilirim. Somali Savunma Bakanı Abdulkadir Mohammed Nur, Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Uluslararası İlişkiler Bölümü'nden mezundur ve çok iyi derecede Türkçe bilmektedir.
Sonuç olarak, bir devlet için uluslararası öğrenciler ne ekonomik ne de siyasi ne de sosyal bir yük değil, aksine bir avantajdır. Öğrencileri mültecilerle aynı kategoride görmek yumuşak ifadeyle ahmaklık olur. Lütfen, uluslararası öğrencilerin önemini kavrayalım ve bunun aksine fikir bulandırmaya çalışanların yalan ve iftiralarına kanmayalım.