ŞEHİRLERE KULAK VER
Her şehrin ruhu vardır. İnsanlara bıraktıkları izler ve hatıraları. Kimisi hüzün şehridir elinizde olmadan hüzünlenirsiniz. Bu hüznün sebebi belki aşk belki bir hayal kırıklığıdır. Ama bu şehirde bütün hüzünlü anlar aklınıza gelir ve tuhaf bir şekilde bundan rahatsız olmazsınız. Ruhunuzun derinliklerinde olanları ortaya çıkarır bu şehirler. Aslına nasıl dönülür onu öğretir. Kendinin farkına varmanın içinin derinliklerine kavuşmanın mutluluğu kaplar içinizi. Bu şehirler nasıl insan olunuru öğretir bizlere. Bunu elde etmek için tabi ki şehri dinlemeniz gerek ona ruhunuzu açmanız size anlatmak istediğini dinlemek gerek. Her çizgisine, her dokunuşa dikkat kesilerek dinlemek. Hüzün şehridir ama bu şehir sizi mutlu etmez zaten mutluluk aptalların işidir sözü boşuna söylenmiş olamaz. Ama hüzünle birlikte huzur da verir bunu nasıl yapar bilmiyorum ama hüznünüzle huzur bulur hale gelirsiniz.
Bir sürü şehir tipinden söz edilebilir. Eğlence,ilim, bilim, tarih vs. vs. bir çok şehir tipinden hele öyle şehirler vardır ki orada ölümden başka bir şey hissetmezsiniz. Buram buram ölüm kokar şehir. İçine o kadar ölüm sığdırmıştır ki kendisi de nerdeyse ölecektir. Mezarlık şehirleridir bunlar. Ortadoğu da ki şehirlerin kaderi böyledir belki de. Ölümdür onları anlatan kelime. O şehirlerin adı geçtiğinde ölüm çığlıkları gelir insanın kulağına, kulak zarını yırtarcasına. Çocukların oyun oynarkenki neşeli gülüşleri değil, ölürken çıkardıkları çığlıkları vardır. Annelerin ninni sesleri değil ağıt sesleri vardır. Ölüm en güzel bu şehirlere yakışır. Bu şehirlerde ölüm asildir. İnsanlar öylesine ölmez. Amaç vardır ölmek için, ölümün ruhu vardır bu şehirlerde. Bu şehirler ölümden korkmaz, ölüm şehirden korkar.
Şehirler ve ruhları. En olmaz dediğimiz şehrin bile kendine ait ruhu vardır ve insanlara anlatmak istedikleri şeyler. Onları duymamız için biraz kulak vermek gerek onlar size bir bir dertlerini, sevinçlerini dökeceklerdir. Vesselam…