Rahat olun kimse batmayacak!
Geçtiğimiz günlerde Konya’yı ziyaret eden Sanayi ve Teknoloji Bakanı Yardımcısı Hasan Büyükdede, Konya’nın sanayi anlamında geleceğe dair büyük ümit verdiğini söylemiş ve bunun teknolojik dönüşümle mümkün olabileceğini söylemişti.
KOBİ cenneti Konya, neredeyse asırlık firmalara sahip. Fakat bu firmaların çok azı okyanus aşırı ticaret yapabiliyor.
MÜSİAD ve birkaç iş adamının çabası da olmasa neredeyse kendimiz çalıp kendimiz oynayacağız.
Konya’nın hem üretimde, hem nitelikte, hem de ustalıkta mahir ellere sahip olduğunu bilmesem, aza kanaat etmeyen çoğu hiç bulamaz diyeceğim.
Konya; tarım, otomotiv, kimya vb. alanlarda çok iyi firmalara sahip. Ama ne yazık ki bu tecrübeyi teknolojiyle harmanlamaktan uzak bir görüntü sergiliyor.
İkisi vakıf üniversitesi olmak üzere dört tane üniversiteye ev sahipliği yapan Konya’da, genç beyinleri üretime katmanın yollarını bir türlü bulamadık.
Bu doğrultuda Sayın Büyükdede’nin tespitleri çok yerindeydi.
Sanayimiz hem teknolojik hem kalite hem de çeşit bakımından bir atılım yapmak zorunda. Yoksa dövizle imtihanımız ağır olmaya devam edecek.
Konu dövize gelmişken, fısıltı gazetesinde birkaç haftadır bazı dedikodular dönüyordu.
Konya’da çoğunluğu inşaat şirketi olmak üzere çok sayıda firmanın (Konkordato) yani iflas bayrağını çektiği söyleniyordu.
Dün sabah saatlerinde bu vahim söylentiler karşısında KTO Başkanı Selçuk Öztürk’ten ‘Bu tür algı operasyonlarına kapılmamak gerektiği’ yönünde bir açıklama geldi.
Ekonominin patronlarının sesi neden çıkmıyor diye düşünüyordum ben de.
Elbette sağlam adımlarla ilerlemek gerekiyor ama ekonomi politik sonuçta psikoloji ile ilgili bir alan. Yatırımcıların psikolojisini ayakta tutmak gerekiyor. Olumsuz söylentiler ekonomiye büyük zarar veriyor.
ABD ve ABD menşeili medya da aynı algıyı Türkiye için yapıyor uzun süredir. Bu algıyı kırmak için piyasalara moral vermenin, güven aşılamanın daha yararlı olacağını düşünüyorum.
Aksi halde, parası olan da parasını yastık yapıp üzerine yatar ve batmayacak firmalar batma noktasına gelebilir.
Gözbebeğimiz sanayicilerimize Allah güç, kuvvet versin. Dirayetli olmalarını nasip etsin.
*****
Konya Adli Yargı Adalet Komisyonu Başkanı Nuri Koçer, Sakarya’ya atandı.
Tayini çıkması sonrası, geçtiğimiz günlerde gazetemize veda ziyaretinde bulunan Koçer Konya’da yaptığı çalışmalar hakkında bilgi verdi.
Sayın Nuri Koçer’in Konya’da FETÖ mücadelesindeki rolü önemliydi. FETÖ ile mücadelede verilen kararlar ve uygulamalardaki katkılarının yanı sıra, adalet komisyonu başkanı olarak yaptığı diğer işler de önemliydi...
Kendisinden, bu zor süreçteki dirayetinden dolayı Allah da razı olsun.
Koçer’in aynı şekilde Sakarya’da da buradaki performansınızı sürdürmesini diliyorum.
İnsanlar verilen kararda kendi diledikleri olsun istiyor. Ama adalet bir toplumda bitmişse bu toplumun temel dinamikleri çökmüş olur. Biz her ne olursa olsun bunu savunmamız gerekiyor. Adil olmaktan yana tavır almamız gerekiyor.
Fakat 2013’ten sonra FETÖ organizasyonunda devlete sızan ve devletin tüm yapısını kendi lehlerine kuran sistemin ne adaletle ne de başka bir şeyle açıklanması mümkün olmadığı için, bunları yavaş yavaş dönüştürmek de ciddi bir iştir. Bu dönüşüm kolay olmuyor. Bazı aksaklıklar yaşanabiliyor.
Bunların hepsi ciddi bir duruş ve kararlılık gerektiriyor. Bunları herkesin yapması hele ki bu şartlarda kolay değil.
Bunun için Adalet Komisyon Başkanı olarak Koçer’in hakkını teslim etmemiz gerekiyor. Elinden gelenin fazlasını yaptığına inanıyorum.
Nuri Koçer’e yeni görevinde de başarılar dilerim.