Paralel Aymazlık Belediyelerde sürüyor mu?
Öncelikle şunu ifade edeyim, kesinlikle amacım kimseye saldırı değil, belediyelerimize karşı kötü bir amaç içinde değilim ve onun için pek belediye ismi yazmayacağım ama bugün itibariyle artık bu konuyu yazmak zorunda hissediyorum kendimi.
Ülkemizin yeni bir değişim, dönüşüm süreci yaşadığı şu günlerde,
Türkiye’nin lideri Recep Tayyip Erdoğan’ı Yeni Türkiye’nin Devlet Başkanı seçmek için mücadele verdiğimiz şu günlerde,
MHP - CHP koalisyonunun Türkiye düşmanlığına varan, Kürt vatandaşlarımızı incitmeyi bırakınız, resmen ırkçılıkla, aşağılama ile devam eden saçma sapan politikalarına şahit olduğumuz şu günlerde,
Türkiye etkisizi olsun, Filistin konusunda görüş bildirmesin, darbeci firavun Sisi desteklensin, Suriye’de bebek katili Esed’e Türkiye düşman olmasın, diye mücadele edildiği şu günlerde,
Türkiye, Avrupa’nın, ABD’nin, emperyalistlerin, siyonistlerin oyuncağı olmaya devam etsin diye çatı adayın belirlendiği şu günlerde,
Ve yandaşları da Feytullah Paşanın paralel örgütü ve onun MOSSAD’a hizmet eden Haşhaşileri ile Türkiye düşmanlığını en üst düzeye çıkardıkları şu günlerde,
Anlayamadığımız bir tuhaflıkla Başbakanımızın da uyardığı gibi belediyelerimiz Türkiye’yi yıkmak isteyen paralel örgütle ilgili enteresan bir idareyi maslahat süreci yaşamaktadırlar.
Öncelikle şunu ifade edeyim ki, pek çok şehirde olduğu gibi Konya belediyelerinde de paralel yapı yuvalanması ile ilgili pek çok iddia ortalıkta dolaşmakta.
Geçtiğimiz hafta İstanbul’da bazı yapıların ruhsatları iptal edildi. Bunlar kimse kim, ancak yapılan işlem doğruydu.İşlemi yapanları alkışlıyorum.
Bugün Konya’da ‘paralel örgüt’ün inşaatları hız kesmeden devam ediyor. Birçok belediyelerin (kırsal şehir fark etmiyor), önemli görevlerdeki isimleri, paralel örgütün adamları olduğuna dair ciddi iddialar Konya’da mide bulandıracak bir boyutta devam etmektedir.
Konya’nın önemli yerlerindeki inşaatlar sürüyor, Meram son duraktaki paralel örgütün okulunun inşaatı, önemli arazilere kurulan inşaatları, hastane inşaatı devam etmektedir, buralar belediye tarafından hiçbir yaptırımla karşılaşmamaktadır.
Halen paralel örgütün dershaneleri de belediyenin kiracısı olarak işlerini keyifle sürdürmekteler.
Bu iddialara somut bilgilerle önemli ayrıntıları da aktarabilirim ama yapmıyorum, zira amacım yıpratmak değil.
Fakat behemehâl Konya Büyükşehir Belediyesinden, Selçuklu Belediyesinden, Karatay Belediyesinden, Meram Belediyesinden ve diğer taşra belediyelerinden bu konu ile ilgili açıklama bekliyoruz.
Ya da şunu açıklasınlar, belediye başkanlarımız Türkiye’nin lideri Recep Tayyip Erdoğan ile aynı düşünmüyorlar mı?
Türkiye’nin Lideri Recep Tayyip Erdoğan’ın adı ile Belediye Başkanı oldular ama gizli gizli Türkiye’mize ihanet eden, Liderimiz Recep Tayyip Erdoğan’a ihanet eden mihraklarla birlikte hareket etmekte bir beis görmüyorlar mı?
Bunları anlamamız gerekiyor, bunları açık yüreklilikle açıklamaları gerekiyor, en azından bu kadar yürekli olmalarını, kendilerinden beklemek bizim hakkımızdır.
Bu kimseler, Başbakanımıza ve bu ülkeye büyük ihanet edenlerle iş tutma suçunu daha ne kadar işleyecekler?
Şu da olabilir, Belediye Başkanlarımıza şantaj yapıyor olabilirler, zira yüzleri gülen bu haşhaşiler özünde gerçekten çok adi olabilmektedirler. Bir insana her türlü şantajı yapmakta hiçbir beis görmüyor bu hainler.
O zaman çıksınlar belediye başkanlarımız açıkça böyle bir şantajla karşı karşıya olduklarını bizlere izah etsinler. Onlarla birlikte bizlerde bu Türkiye düşmanı, MOSSAD uşağı haşhaşilerle savaşalım.
Haşhaşilerden korkmak sadece haşhaşilerin kendilerine güvenlerini artırır, korkmuyoruz, liderimiz Recep Tayyip Erdoğan korkmadı, her türlü adiliği yaptılar, mahkemelerimizi işgal etmişler, emniyetimizi, askeriyemizi kuşatmışlar, ne oldu?
İngilizlerin gibi geldikleri gibi gittiler, bitiyorlar, Allah’ın izni ile tamamen bitip gidecekler. Şimdi bu aşamada hepimize, bu ülkenin asil milletine, sorumluluk taşıyan belediye başkanlarımıza, milletvekillerimize, bürokratlarımıza, gazetecilerimize yürekli olmak yakışır.
Yürekli bir şekilde bu Türkiye düşmanlarına, satılmış haşhaşilere karşı mücadele hepimizin üzerine milli bir borçtur.
Aynen bu topraklardan İngilizleri, Fransızları, İtalyanları attığımız gibi bu haşhaşileri de atacağız.
Ya aralarına Pensilvanya ile mesafe koyacaklar, bu millete yapılan ihaneti görüp milletin yanında yer alacaklar ya da karşılarında bu milletin çelikten iradesini, yıkılmaz Allah inancını ve imanını bulacaklar.
Devlet başta olmak zorunda, ya da biliyorsunuz akbaba, MOSSAD’ın, siyonizmin uşağı olmuş, CHP ile MHP ile işbirliği içinde vatanın bölünmez bütünlüğüne saldırmaktadır.
Bunlarla mücadele kesinlikle milli bir mücadeledir, belediye başkanlarımız ve yakın çalışanları bu çizgiye bir an önce gelse çok iyi olacak, ya da biz bildiklerimizi yazmaya başlayacağız, demedi demeyin.