NAZAR BONCUĞU’NA NAZAR DEĞMİŞ

Gezerken gördük.. Aktarıyoruz.

Hafta sonu TYB Konya Şubesi’nin kültür gezileri kapsamında Karapınar’ı görmek kısmet oldu .Konyalı olupta  gitmeyenlere şiddetle tavsiye edilebilecek nitelikte bir yerleşim yeri.Ben geç kaldığımı hissettim. Neden daha önce Acıgöl’ü Obrukları görmedim diye..

          Görenlerde büyük hayranlık uyandıran obruklar Son yıllarda  insanları korkutsa da oluşturduğu doğal güzellikten gözünü alamıyor insan.

İlçenin girişinde ziyaretçileri karşılayan 100.Yıl Park’ı da gelenleri söğüt ağaçlarının gölgesinde hoş bir köy kahvaltısıyla buluşturuyor.

           Başlıyoruz daha sonra ilçeyi gezmeye önce Ali tepe’sini anlatıyor Karapınar Belediye başkanı Mehmet  Mugayıtoğlu. Şehir bu tepe etrafında yerleşmiş. daha tepenin ilk basamaklarını çıkarken iğde ağaçları selamlıyor bizi .Eee.. tabi bizde bu güzel meyvenin tadına bakmadan yol almıyoruz.  Biraz ilerledikçe kuşburnu ağaçlarını didikleyerek , tepeye tırmanmayı başarabiliyoruz Seher Aydın arkadaşımızla..

             Sonraki durağımız dünyanın ender  oluşumlarından Meke Krater Gölü oluyor.Büyük bir heyecanla görmeyi arzuladığımız  doğa harikasını  görünce hayal kırıklığına uğradık.Şaşırdık üzüldük... Gölün üzerinde tuzlu toprak üzerinde yürüdük gölden eser kalmayan dünyanın nazar boncuğuna nazar değmiş bataklık bile diyebileceğimiz bir  su yok. Gözler önünde bir doğa harikası yok olmuş, bir şey yapamamak  düşündürüyor insanı.. Otlar, çalılar, ağaçlar, sert esen rüzgâra ve akıp giden suya inat, toprağa tutunmaya çalışıyor.Karapınar Belediyesi  her boşluğu az su isteyen bölgenin iklimine dayanıklı fidanlarla  doldurmuş .

          Gazeteci Mehmet Okuyucu ve Tema Vakfı gönüllüsü Musa Ceyhan ağabeyimiz de  elinden geleni yapıyor bu ilçenin makus kaderini yenmesi için.. Karapınar adım adım büyüyor sanki  ilçe değil de küçük bir il havası var yollarında..

Gezimize Mimar Sinan’ın eserlerinden Selimiye camii Külliyesi’ni gezerek devam ediyoruz.Cami avlusunda hoş sohbetlerine bizleri de dahil eden amcalardan dinlediğimiz hikayelerle zamanın su gibi akıp geçtiğini fark ederek,dinliyoruz.. Selimiye camii imamı minberde dua ederken iki yüz metre uzakta, tam karşısında bulunan iki kurnalı çeşmeyi görüyor. Ellerini Yaradan’ın bereketine açıyormuş.

                                                                          ***

Karapınar sahasını ekonomik boyutta incelemek lazım birde  uluslararası yatırımcıların yanında yerli yatırımcıların hatta Konyalı sanayicilerin buluşabileceği bir rezerve sahip olduğunu belirtiyor belediye başkanı, kurulacak santrallerle ve güneş tarlaları ile Karapınar adeta enerji üssü olmaya hazırlanıyor.Anlayacağınız Herkes heyecanla çalışıyor Karapınar için.

        Uzun uzun muhabbetlerle geçen bu kısa yolculuğumuzda hoş sohbetimize otobüstede devam ettik.. Konya’ya dönüşte kimsenin olumsuz bir değerlendirmesi yoktu Karapınar hakkında .Akılda kalan tek üzücü şey, dünyanın nazar boncuğunun o eşsiz güzelliğine nazar değmiş olmasıydı..