Konya üniversitelerine acil çağrı…
Türkiye’de e-ticaret hacmi geçen yıla göre yüzde 20 arttı.
Türkiye’nin, 2017 yılında 42,2 milyar lirayı bulan e-ticaretteki pazar büyüklüğünün, bu yıl sonu itibarıyla 50 milyar lirayı aşması bekleniyor.
Dünyada e-ticaret hacmi ise 2.4 trilyon doları bulmuş durumda.
Bu konuda dünyada iki tane dev firma ipleri elinde bulunduruyor.
Dünya e-ticaret pazarının en büyük iki oyuncusu; Çinli Aliexpress ve ABDli Amazon…
Aliexpress’in sadece bir günlük cırosu 30 milyar dolar rakamını yakalamak üzere.
Tablo ne kadar da iştah kabartıcı değil mi…
Aliexpress’in bir günlük cirosu, Türkiye’nin yıllık ihracat rakamının neredeyse altıda biri kadar.
Bir o kadar da düşündürücü…
Bu konu ile ilgili olarak acilen adım atmamız gerekiyor anlayacağınız.
Tabi e-ticarette mobil teknolojilerin yeri kuşkusuz çok önemli.
Türkiye nüfusunun şuanda yüzde 55’i sosyal medyayı her gün kullanıyor. Ara sıra kullananların oranı ise yüzde 70’leri zorluyor.
E-ticaretin yüzde 70'inden fazlasının ise gelecek 5 yıl içinde mobil kanallar üzerinden gerçekleşmesi bekleniyor.
Şuanda bile e-ticaretin yüzde 50’si mobil üzerinden yapılıyor.
Genç nüfusumuzu da düşündüğümüzde, e-ticarete adapte olmamız hiç de zor görünmüyor.
Elimizdeki akıllı telefonlarla kocaman bir ekonomi oluşturabiliriz…
Konya, dün bu konuyu da dolaylı yoldan ilgilendirecek önemli bir adım attı.
Türkiye’nin önünü aydınlatacak yetenekli genç beyinlerin yetişeceği Mehmet Tuza Pakpen Mesleki ve
Teknik Anadolu Lisesi'ne yeni atölyeler ve sosyal donatı alanları eklendi.
Konya Sanayi Odası Başkanı Memiş Kütükcü, sanayi-eğitim işbirliğinin en güzel örneğinin karşımıza çıktığı bu okuldan mezun olan öğrencilere, istihdam garantisi verdiklerini ısrarla her zaman vurguluyor.
Üretimi bir şekilde halledeceğiz. Peki ya pazarlama?
Bu hafta içi aslında bu konu ile ilgili olarak çok güzel bir tespit okudum.
MÜSİAD Konya Şubesi’nin konuk ettiği stratejist Halil Ünaldı diyor ki; ‘Üretim becerisinin yerini artık pazarlama becerisi almalı.’
Küresel şirketler artık önce pazarı araştırıyor, insanların tüketim alışkanlıklarını tespit edip hayal pazarlıyor. Sonra da üretime geçiyor.
Konya Sanayi Odası, üretim noktasında önemli bir adım atarken, işin pazarlama boyutu da Konya Ticaret Odası’na emanet.
Dün, KTO Başkanı Selçuk Öztürk’le e-ticaret üzerine sohbet etme fırsatı buldum.
Başkan Öztürk bu konuda yaptıkları çalışmaları anlattı. KTO olarak, yeniliklere ayak uydurduklarını hatırlattı.
Geçtiğimiz yaz, Ticaret Odasında düzenlenen "E-ihracat Seferberliği" programından bahsetti.
Konya, Temmuz ayında, "E-ihracat nedir, E-ihracat sürecinde nelere dikkat edilmelidir, şirketler Alibaba.com'da performanslarını nasıl artırabilirler?" gibi sorulara cevap aramıştı.
Başkan Öztürk, e-ticarette özellikle genç girişimcilerin çok daha başarılı işler ortaya koyduğunu söyledi.
Fakat ne yazık ki istenen seviyede değiliz henüz.
Türkiye, bu konuda dünyanın epey gerisinde görünüyor.
Daha vahimi ise Konya, e ticarette Türkiye ortalamasının altında seyrediyor.
İhracatını son 16 yılda yüzde 1600 oranında artıran Konya, eğer doğru adımları atabilirse, bu alanda da Türkiye’nin yüzünü ağartacaktır.
Konya’nın üniversitelerinin acilen bu alana yönelmesi gerekiyor.
Mesela; lojistik, reklamcılık, pazarlama, yazılım gibi bölümler kesinlikle bu konuda değer üretmeli.
Dünya yeniden şekillenirken, Çin’in ‘Bir kuşak bir yol’ projesi günden güne yaklaşırken, özet olarak;
İpek ve Baharat Yolu yeniden can bulurken bize tembellik yapmak düşmez.
Ülkemizin stratejik konumu bu projeden büyük pay alacak.
E-ticarette sadece ürün arzı değil, lojistik de çok büyük önem arz ediyor.
Tabi Konya da merkez şehir olarak; yeni lojistik merkeziyle, ulaşım ve güvenlik noktasındaki önemiyle e-ticarete yön verecektir.
Üniversitelerimiz işi öğretmeli, Konya Sanayi Odası ve Ticaret Odası da genç girişimcilerin önünü daha fazla aydınlatmalı…