Konya gündeminde görünmeyenler…
Tarihsel bilinç ve kültürel faaliyetlerde Selçuklu Belediyesi ciddi anlamda fark oluşturuyor.
Geçen yıl düzenlenen ‘Çanakkale Gezileri’ hala hafızalarda. Bu yılda devam edecek.
Ama bu boşlukta da durmamış Selçuklu Belediyesi. Yeni bir proje ile basının karşısındaydı Başkan Uğur İbrahim Altay; ‘Selçuklu Torunları Osmanlı’nın izinde’ projesiyle…
Nerede, herkesin böyle ‘Çok iyi düşünülmüş’ dediği bir proje varsa arkasında Selçuklu ve Başkan Altay var zaten… Kanıksadı tüm şehir bu gerçeği artık…
Projede; Selçuklu’nun kurulduğu bu topraklarla Osmanlı’nın kurulduğu topraklar yani Bilecik, Söğüt arasında bir köprü kurulmuş. Hızlı Trenden bir köprü… Her gün 40 Konyalı oraları ziyaret edecek… Bu sefer gençlerle sınırlı da değil üstelik.
İsmin yüklediği misyonun başarıyla yerine getirilmesinde kazanan Konya ve Konyalı…
Ben bu tip faaliyetlerin geleceği son noktayı da merak ediyorum…
Batı’da Viyana, Doğu’da Türkistan…
Hizmette sınırları yok çünkü!
İkinci ihtimal ise Konya dışındaki Belediyelerin yapamadıklarını yapıp Türkiye’nin her yerinden Konya’ya kültürel gezi düzenlemek…
Görmeyen kalmasın!
Ya da görenler burada kalsın… En azından bir gece…
…
Selçuklu demişken;
Bir tebrik te Ahmet Bilgiç’e. Geldiği yeni görevde Basın Müdürlüğüne yeni bir vizyon ve hareket getirdiği için…
Başarılar…
…
Daha önce söylemiştim “Kitap Fuarı şehre ve gençliğe büyük bir hareket getirdi…” diye.
Ama ilkokul, ortaokul ve lise gençliğine… Üniversite gençliğine değil gibi sanki...
İstatistiklerini bilmiyorum belki açıklanır sonra. Ama üç dört ziyaretten sonra benim yaptığım istatistiklerde ziyaretçiler arasında üniversiteliler çok azdı…
O sebeple birileri bir şeyler yapmalı…
Tabi Rektör Mustafa Şahin ya da Başkan Tahir Akyürek onların da ellerinden tutup getiremez belki ama… Bunu söyleyince her şeyi devletten beklemiş oluyor muyum bilmem ama birilerinin başlarına silah dayayarak okutmasından daha iyidir sanıyorum…
Bu fuardan üniversite gençliği yararlanmalı. En azından o havayı onlarda teneffüs etmeli…
Çünkü ne demişler;
Kitap kokusu, fuar kokusu, Mevlana kokusu…
Üçü de orada var…
…
Konya STK’ları iki gündür duygulandırıyor beni…
Özellikle Suriye’de ki insanlık dışı saldırı için hızlı bir şekilde organize olup bir dua ya da bir beddua ile de olsa Şerafettin Camii önünde toplanmaları takdire şayandı… STK’dan beklenen zaten tam olarak ta bu değil mi?
Onlar bu beklentinin karşılığını verdi…
Katılım Konya’nın potansiyelinin çok çok altındaydı elbet… 100- 150 kişi vardı hepi topu… Muharrem İnce’nin mitingine katılan kadar insan işte…
Katılamayanların ‘işleri çıkmıştır’ diye düşünüyorum… İki milyon kişinin aynı anda mı çıktı işi bilmem ama öyle olsun istiyorum… Çünkü Suriye meselesinin sadece bu kadar Konyalının gündeminde olduğuna inanmak istemiyorum…
Değildir dimi?
…
STK’lar bu protestonun ardından Hüsnü Bozkurt için buluştu. Geç olsun güç olmasın… Yerini ve hedefini bulan bir hareketti…
Siyah çelenk bıraktılar… Siyasi görüşün çok ötesinde, ayrıştırıcı, aşağılayıcı, ötekileştirici, bölücü bir açıklamanın ne denli zararlı olabileceğini ve bunun önüne geçilmesi gerektiğini STK’lardan başkası anlatamaz… Bir diğer parti anlatsa siyasi olur… Şimdi toplumsal oldu tepki…
STK’lar bu protestoyla anlattı halkın düşüncesini…
Anlaması gerekenlerde anlamıştır umarım…
…
Soruyor gazeteci Kemal Kılıçdaroğlu’na;
Hüsnü Bozkurt’un açıklamaları hakkında görüşleriniz nelerdir?
- Onaylamıyorum, doğru bulmuyorum diyor Genel Başkan Kılıçdaroğlu…
Eee peki bende onaylamıyorum, doğru bulmuyorum…
Sonuç? Ne olacak şimdi?
Oturup bekleyelim mi hepimiz?