Seyfullah Koyuncu
Seyfullah Koyuncu İFTAR PROGRAMLARI DÜZENLEMEYİN!

İFTAR PROGRAMLARI DÜZENLEMEYİN!

Bugün Ramazan ayının ilk günü. Mübarek Ramazan ayının şehrimize ve tüm İslam Alemi’ne hayır getirmesini diliyorum.
 
Bugün itibariyle rahmet ve bereketin önemini daha iyi anlayacağız. Peki akşam ezanları okunduğunda yiyecek bir lokma ekmek ve içecek bir damla suyumuz olmasa ne yaparız acaba?
 
Bu soruyu kendimize sorup, yaptıklarımıza veya yapmadıklarımıza daha bir dikkatlice bakmalıyız.
 
Biz yardımsever bir milletiz, paylaşmayı severiz. Konyalı yardımsever halkımız bu ayda daha da büyük yardımlar yapmayı sever. İş adamlarımız ve kurumlarımız ise iftar davetleri ve organizasyonlarıyla bu ayı değerlendirir.
 
Peki bu güzel hasleti kusursuz bir şekilde yerine getirebiliyor muyuz?
 
Konuyu çok fazla uzatmadan hemen giriş yapayım istiyorum. Ramazan ayında iftar davet ve organizasyonlarını tamamen iptal edelim!
 
İftar sofralarının, fakir fukara, garip guraba için kurulması lazım.
 
İftar sofraları, zenginlerin birbirini lüks ve rahat dolu mekânlarda ağırladığı israf sofraları olmamalı.
 
İftar sofraları ihtiyaç sahiplerine doğrudan ulaşmalı.
 
Bu sebeple, Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay’ın Ramazan’da mahalle iftarları düzenlememe kararını alkışlıyorum.
 
Niye derseniz; Mahalle İftarları'nda amacın hasıl olmadığına inanıyorum.
 
Evinde yemeği olan da katılıyordu, olmayan da.
 
Bunun yerine ihtiyaç sahibi bir ailenin sofrasına konuk olmak daha hayırlı olacaktır diye düşünüyorum.
 
İftar sofraları, daha çok evinde bir tas sıcak çorbası veya bir kap yemeği olmayanlara verilmeli.
 
Şehit ailelerine verilmeli. Huzurevi sakinlerine verilmeli. Yaşlılar ve Bakım Merkezi’nde bulunanlara verilmeli. İhtiyacı olmayanlara verilmesini asla tasvip etmem.
 
Şükürler olsun, evimizde karnımızı doyurabilecek güce sahibiz. Önemli olan, ihtiyacı olanların iftara çağrılmasıdır. Biz gazetecileri de çağırmasınlar.
 
Dahası, devletin kesesiyle veya bir kurumun parasıyla verilen bu iftarlar, iftar olmaktan çıkıyor, tamamen reklam arenasına dönüşüyor.
 
Sözüm öncelikle size; belediyeler, kurumlar, kuruluşlar, büyük işletmeler...
 
Bu Ramazan bir daha düşünün. Körler sağırlar birbirini ağırlar durumundan bir an önce kurtulun.
 
Bu Ramazan, şatafatlı iftar davetleri yapmayıverin. Milletvekilleri, Vali, Belediye Başkanları, iş adamları iftarınızda olmayıversin.
 
Kırılmayın ama ona buna, eşe dosta, rakip firmaya, komşu belediyeye bu Ramazan'da hava atmayıverin.
 
Şatafatlı iftar menülerinden bu Ramazan biraz ayrı kalsanız ne olur.
 
Protokolle iftar yapmak yerine, gerçekten ihtiyaç sahibi olanlarla iftar yapmak daha anlamlı değil mi?
 
Hayırlı Ramazanlar…

Önceki ve Sonraki Yazılar
Seyfullah Koyuncu Arşivi