İdlib Siyasi Değil Milli Meselemiz

Öyle zamanlar vardır kelimeler kifayetsiz kalır sanki son günler de yaşadıklarımız olaylar bu cümleyi doğrular niteliktedir. İdlib kırsalında Mehmetçiğimize haince hava saldırısı düzenleyen ve toplamda otuz altı şehit verdiğimiz bu saldırıda şehitlerimize şehadetlerinin kabulü ve ailelerine sabırlar diliyorum. Bu saldırı ile  özellikle Suriye iç savaşında sürekli çatışmasızlık bölgesi kurmak isteyen Türkiye’yi  bu bağlamda Soçi mütabakatı ile kısmen başarsa da İdlib kırsalında masum sivillere saldırmasına  ve en son olarak Esed rejiminin hava saldırısı ile Mehmetçiğimize saldırmasına engel olamamıştır. Mehmetçiğimize yapılan bu saldırı Türkiye’nin doğrudan Esed rejimine yönelik böylesi şiddetli ve  kapsamlı bir operasyon yapmasının önünün  açılmasına sebep olmuştur.  İdlib’de yapılan operasyonlara Bahar kalkanı adı verilerek hala ülkemizin saldırı niyetinde olmadığını kendini ve bölgeyi koruma niyetinde olduğunu göstermektedir. Esed rejim uçaklarının saldırısı sonucu şehit 36 Mehmetçiğimizin haberlerinin duyulmasının ardından ülkeyi kaosa sürüklemek isteyecek içimizde satılmış alçakların ellerini ovuşturmalarına sebep oldu. Öncelikle sosyal medyada şehit sayısı üzerinde yapılan yalan afaki rakamlar ile halkın sokağa inmesini sağlamak sonra provokasyon ile gezi benzeri bir iç olaylar zinciri haline getirmek istediklerini görmekteyiz.   Hele hele son günlerde milli birlik ve beraberlik sergilememiz gereken bu günlerde ana muhalefet partisinden bilinçli olarak NE işimiz var İdlib’de gibi söylemler veya Cumhurbaşkanımız Erdoğan’a Mecliste medya organları vasıtası ile yapılan edep ve haya dan nasibini almamış insan benzeri mahluk diyebileceğim zatların neden bu günlerde sürekli Erdoğan ve Ak parti aleyhine saldırmalarının bir sebebi olmalıdır oda Erdoğan’ı devirmek .

 

İdlib’de başlayan Bahar Kalkanı Harekatı millet olarak göğsümüzü kabartan devletimizle gurur duymamıza vesile olan olaylardan özellikle dünya savaş tarihinde Dronların kullanılması veya Silahlı ve silahsız İHA’ların hava üstünlüğü  elinde bulunan rejimin  ne kadar çaresiz kalabileceğini göstermiş ve savaş şekillerin de Dronların yapay zeka ile birlikte esad rejim kuvvetlerini nasıl savunmasız bırakarak imha ettiğini göstermiştir.  Esed rejim güçlerinin Mehmetçiğimize havadan saldırması  özelde İdlib fakat genelde Esed rejiminin Suriye topraklarını kaybetmesine neden olacak bir seri olayların başlamasına sebep olmuştur. İdlib Hava sahasında çalışır vaziyetteki hava savunma sistemlerinin imha edilmesi savaş tarihinde haklı bir yeri olan Mehmetçiğimize yeni bir askeri hamle ekleyerek haklı bir şöhret  kazandırmıştır.

 

Bahar kalkanı harekatı Esed rejiminin fiilen bittiğinin sinyallerini vermeye başlaması Mhp lideri Sayın Devlet  Bahçeliyi 

 

Ellerin yurdunda çiçek açarken

 

Bizim İle kar geliyor gardaşım

 

Bu hududu kimler çizmiş gönlüme

 

Dar geliyor,dar geliyor gardaşım

 

Şiirini okuyarak  duygulandırmış ve yüzyıl önce bizden koparılan Misakı milli hudutlarımıza tekrar kavuşma isteğimizi ortaya çıkarmıştır. Tüm bunlar milleti heyecanlandırırken aykırı seslerin  yine ana muhalefetten gelmesi ülkemizin esas sorunun ana muhalfetin milli olamaması olduğunu gün yüzüne çıkarmaktadır.

 

İşte Ordumuz İdlib’te Esed güçlerine karşı muhteşem zaferler kazanırken Rejime ait 3 adet uçak yüzden fazla tank ve 5ten fazla Hava savunma sistemlerini  imha ederken bununla gurur duyması gereken fakat ne hikmetse bırakın gurur duymayı İdlib’de ne işimiz var diyerek bu harekata karşı çıkan seslerin  ana muhalefet partisinden gelmesi bizleri derin endişelere sevk etmektedir. Hele mecliste Cumhurbaşkanına hakaret bu işin arka planını düşünmemize sevk etmesi ve ona göre  milli birliğimize sarılmamız gerekir. Çünkü İdlib, Afrin veya Fırat kalkanı harekatları siyasi değil milli meselelerimizdir.

 

Saygılarımla