DURDURUN DÜNYAYI RUSYA İNECEK

1800’lü yıllar…

Yeryüzünde iki büyük İslâm devleti vardı. Osmanlı ve Hindistan’daki Gürgâniye Hükümdarlığı. İslamiyet’in azılı düşmanı İngilizler, bu iki devleti nasıl yok edebileceklerini plânlamakla meşguldüler. Önce Gürganiye Devletini parçalamaya karar verdiler.

Böylece hem Asya’daki Müslümanları başsız bırakacaklar, hem de Hindistan’ın hazinelerini
ele geçireceklerdi. Fakat Osmanlı’nın buna mâni olmasından korkuyorlardı.
Bunun için Osmanlı ile Rusya arasında savaş çıkardılar. Sıcak denizlere inme hayâliyle
yanıp tutuşan Rusya’yı devamlı tahrik ettiler. Sadrazam Mustafa Reşid Paşayı ayartarak Rusya’ya karşı düşmanlık yapılmasını sağladılar. İngilizlerin asıl maksadını anlayamayan salak Rus Çarı 1.Nikola,9 Ocak 1853’te Sen-Petersburg sarayında, aşüfte bir bayanla dans ettiği baloda,
Kraliçe’nin elçisine Osmanlı topraklarını paylaşmayı teklif etti. Rusya savaş dahi ilan etmeden
22 Haziran 1853'de Eflak ve Boğdan'ı işgal etti. Bunun üzerine Osmanlı Devleti, 4 Ekim 1853’te Rusya’ya harp ilan etti. Ruslar Karadeniz sahillerini işgal etti. Devlet-i Aliyye iktisaden çöktü. Rusya’nın, 1853’den beri resmi devlet politikası Türk Devleti’ni yıkmak ve parçalamaktır.
30 Mart 1856’ye kadar Osmanlı’yı Rusya ile oyalayan şeytan İngiltere asıl maksadını gizledi ve
diğer şapşal devletlerin dikkatini o yöne çekerek Hindistan’daki İslâm Devletini yıktı.
Topraklarını işgal ederek, Hindistan yeraltı ve yerüstü hazinelerini tarumar etti.
Rusya bu! Batı da bu! İkisi de haydut. Al birini vur öbürüne!

**

Ballar balı Türkiye’nin kuzeyinde, Rusya ve Amerika Kırım kazanındaki ateşe odun taşıyorlar. Her an iki cüsseli koç boynuz boynuza çarpışabilir. Peki bu ahvalde Türkiye ne yapmalı?
İlk tercih yangından uzak durmalı, bu problem bizi ilgilendirmez, Türkiye’nin kendi derdi artar da
yeter bile. Ama şartlar çok zorlar ise Batının yanında yer almalıdır. Amerika’yı çok mu seviyoruz? Yoo. Sevmek ne mümkün? Katil Amerika’yı seven Müslümanın imanından şüphelenmek lazım.
İki azılı düşmandan en az tehlikeli olanı tercih ediyoruz sadece.
Yakındaki düşman uzaktaki düşmandan daha tehlikelidir. Formül bu!.
Bu ikisi arasında kavga zahirde kötü görünse de batında hayırdır.
Direnci ve gücü kırılan, yakın zamanda Gürcistan’ı şimdi de Ukrayna’yı kaybeden Rusya,
Türkiye’ye karşı uzun yıllar hasmane tutum içinde olamayacaktır.
Gelelim diğerine. İtibarı yerlerde sürünen, herkesle kavgalı artist Amerika, içine düştüğü kuyudan çıkmak hesaplarıyla meşgulken Türkiye’yi karıştırma, altını oyma gibi alçak faaliyetlerine
ara verecektir. Açlıktan nefesi kokan Rusya’nın, bir eli yağda, bir eli balda, paranın imparatoru Amerika ile savaşa girecek ne cesareti ne de gücü var. Oradan buradan para toplayıp zar zor olimpiyat yapmaya kalktılar dağdaki ayılar bile midesini doyurmak için sporcuların konakladıkları otelin kapılarına kadar gelmişti. Ekonomisi ve siyaseti dibe vurmuş Rusya’nın başındaki zat açıkladı,
Batının ambargolarına karşı, Abd dolarını artık kullanmayacakmış. Peh! Peh! Peh! Oh! ne büyük iş! Senin cebinde kaç doların var ki? Bu işte en zararlı çıkacak olan kesinlikle, aklının rüzgârları ile havadaki fırıldak gibi dönen Rusya’dır. Sömürgeci Batı, 1990’da Rusya’nın 14 tane dişini acıta acıta sökmüştü, yine aynisini yapacak güçte ve iradedir. Amerika, kendi elleriyle kurdukları Çin'in Doğu'dan, Almanya'nın Batı'dan sıkıştırmasıyla Rusya'yı kafesleme hesapları yapıyor. Elinize dünya haritası alın ve inceleyin. 88 Federe yapı ve 21 cumhuriyete bölünen Rusya, sesin geldiği yere yumruk sallayan    kör boksörden farksız. Korsan Rusya Kırım’ı barbarca işgal etti. Ukrayna’ya ait iki füze savunma taburunu, askeri tesisleri, havaalanını ve bankaları ve yerel meclisi ele geçirdi. Gerginlik gittikçe tırmanıyor. Rusya başta Ukrayna olmak üzere önüne çıkan herkesi tehdit ediyor. Bu pervasız işgal, aslında Türkiye'ye, Boğazlara ve İstanbul'a yönelik bir tehdittir. Kırım, 1475'te Cihangir Sultan Fatih Han, tarafından fethedilmiştir. Osmanlı’nın, Doğu Avrupa'daki kule nöbeti görevini yapmıştır. Evliya Çelebi seyahatnamesinde ‘’kuzeyden gelen tehlikeye karşı "sedd-i sedid" (sağlam duvar) diye bahseder. Tatbikat üstüne tatbikat yapan Rusya’nın henüz parmakları tetiğe gitmedi, yakında gider mi bilinmez? Amerika’nın eli de armut toplamıyor, o da misilleme olarak gelin gibi süsleyip, George Washington uçak gemisini bölgeye gönderdi. 2009 yapımı bu ‘’yüzen şehir’’
85 savaş uçağı, 20 helikopter ve 7.000 asker taşıyor. Yanında 5 savaş gemisi eşlik ediyor. Polonya’daki Amerikan üssündeki askerler jimnastiklere başladı. Daha önceleri Doğu Bloku içinde iken, Rusya’dan koparılan Bulgaristan ve Romanya’daki askeri birlikler henüz jimnastik hareketlerine başlamadı. Görünen o ki; çetin müsabaka uzak değil. Yakında minderde ‘’şenlik’’ var! Rusya, eğer Kiev’e girmek gibi gaflete düşüp, biraz daha haddini aşarsa içinden ufacık devletlerin çıkması ve ülkenin parçalanması kaçınılmazdır. Zaten Amerika da bu saatten sonra gereğini yapacağını ilan etti. Batının Rusya’nın yeni dişlerini sökmesi, Suriye’deki barbarlık ve vahşeti de dizginleyecektir. Hulasa; Rusya’nın işi çok zor. Bence bu umutsuz aşktan vazgeçmeli. Aksi takdirde;
2014’de, vazo parçaları gibi dağılmış Rusya seyredebilirsiniz…