ÇÖZÜM SÜRECİ VE DOKSANLI YILLAR….
90 ‘lı yıllar Türkiye’nin ve özellikle Doğu ve Güneydoğunun üzerine adeta bir karabasan gibi çöken yıllardı.
Faili meçhul cinayetlerin arttığı, köy boşaltmaların ve yakmaların ardı ardına geldiği, istihbarı cinayetlerin işlendiği yıllardı.
O dönemin aktörleri de tıpkı kendinden evvelki aklın politikalarının sürdürülmesi ile doğu ve güneydoğu da ki sorunun çözüleceğine inanmışlar ve pansuman tedbirlerle hastanın iyileşeceğini düşünmüşlerdir..
Ama her bir müdahale de hasta bırakın iyileşmeyi daha da fazla kan kaybetmesi ve yoğun bakıma girmesi ile mesele kronik bir rahatsızlığa dönüşüverdi..
Evet güvenlikçi anlayış 90’lı yıllar da Güvenlikçi Baskıya dönüşmüştü..
Ve bu çözümden öte çözümü zorlaştıran bir unsurdu..
PEKİ YA ŞİMDİ DURUM NE…..?
Daha dün bürokratik vesayetle ve güvenlikçi vesayetle bölge halkı etkisizleştirilirken bugün gelinen nokta daha tehlikeli bir hal aldığını üzülerek görmekteyiz..
90 lı yıllar da dağlar da dolaşan ve kırsala bile inmeye cesaret edemeyen terör örgütü maalesef Çözüm Sürecinde ki bazı yanlış uygulamaların etkisiyle şehirlere ,şehir merkezlerine inerek KCK yapılanması eli ile bölgede ve şehirlerde ciddi bir organizasyon oluşturdular..
Örgütün KCK yapılanması eli ile bölgede daha rahat hareket etmesine maalesef KOBANİ olayları ve İŞİD gibi örgütlerin eylemleri de olumlu etki yaratmıştır.
Bu etkiyi azaltacak ve KÜRTLER İŞİD tarafından yok edilirken sanki hükümet bunu destekliyor algısını yok edecek karşıt bir organizasyon da geliştiremedik..
NEREDE HATA YAPILDI …?
1_)SİYASAL İKTİDARIN İŞİD ÜZERİNDEN SANKİ KUZEY SUREYEDE Kİ KÜRTLERİN KIYIMINI destekliyor algısına karşı yenik düştük ve bölge halkına bunun böyle olmadığını tam manası ile anlatıp bölgeyi inandıramadık.. Hatanın en büyüğü buradaydı..
2_)Hata çözüm süreci açılımları gerçekleştirilirken bir dönem dağda gezen örgüt mensuplarının şehirlere inmelerine müsaade etmekle en büyük 2. hatayı yaptığımızı düşünüyorum..
90 LI YILLARDA SİSTEMİN PARTİLERİNE OY VERİLMEMESİNİN HESABINI DEVLET İÇERİSİNDEKİ İLLEGAT YAPILAR ELİ İLE HESAP SORULURKEN ŞİMDİ GELİNEN NOKTADA MAALESEF ÖRGÜT ELİ İLE HESAP SORULMAYA BAŞLANMIŞTIR..
Değişen sadece baskı , tehdit ve şantajları uygulayanlar olmuştur.
Ama hala bölge de baskı, tehdit devam etmektedir..
Oysa bizler Çözüme EVET derken bunu istememiştik..
Şimdi yapılması gereken şehirlerden bu terör örgütünün tüm unsurları ile tasfiye edilmesi ve en azından şehir merkezlerinde ne devlet ne de bir başka unsurun halkın iradesi üzerinde ve yaşam hakkı üzerinde baskı ve şiddet uygulamalarının olmaması için gerekenin yapılmasıdır.
Şayet bunu yapamazsak daha büyük tehlikeler bizi bekliyor .
KURUMSALLAŞMAYA BAŞLAMIŞ BİR İLLEGAL YAPILANMA ile mücadele etmek daha da zorlaşacağını açıkça ifade ediyoruz.
SELAM VE DUA..