İsmail Koç
İsmail Koç Bu zamana kadar neredeydiniz?

Bu zamana kadar neredeydiniz?

15 Temmuz darbe girişiminin üzerinden iki haftalık bir zaman geçti. Bu süre zarfında Türkiye çapında paralel yapıya yönelik temizlik operasyonları başlatıldı. Binlerce insan açığa alındı alınmaya da devam edecek.

Zaman ilerledikçe FETÖ’nün devlet kademelerinden nasıl büyük bir yapılanmaya girmiş olduğunu daha net görmeye başladık. Ancak henüz resmin tamamını göremiyoruz. 40 yıllık bir yapılanmadan bahsediyoruz ve bu yapılanmayın öyle bir anda bertaraf edilmesi hiç de kolay olmayacak.

Bu hain yapının girmediği delik kalmamış. Paralel yapılanma tam anlamıyla dipsiz bir kuyu gibi. El attığınız her yerden çıkabiliyorlar.

FETÖ’cülerin nasıl büyük bir yapılanmanın içine girdiğinin en büyük örneklerinden biri de Selçuk Üniversitesi.

Rektör Mustafa Şahin’in açıklamalarına göre Selçuk Üniversitesi’nde görev yapan akademisyenlerin 3’te 2’si bu yapıya mensupmuş. Selçuk Üniversitesi adeta FETÖ’cülerin kalesi konumuna gelmiş.

Tamamını temizlemeye kalksanız Üniversite’nin kapısını kilit vurmanız gerekecek demek ki…

Nasıl bir çözüm bulunacak belli değil. Belki de bazıları görmezden gelinecek. Bu kez de tam anlamıyla bir temizlik olmamış olacak. İşin zorluğu da tam da burada ortaya çıkıyor zaten.

Herkes bu kurumların temizlenmesini bekliyor ve istiyor ancak bunca zaman bu yapılanmaya neden göz yumuldu?

Hiç kimse birilerine bu soruyu sormuyor.

Bana dokunmayan yılan bin yaşasın diye diye bu hale gelmedik mi?

En azından bundan sonra birileri elini taşın altına koyar da bir daha 15 Temmuz gibi darbe girişimleri yaşamayız.

Şimdilerde herkes darbe karşıtı aynı zamanda da hükümet yanlısı oldu. FETÖ’cülerin devlet kurumlarından temizlenmesini dört gözle bekliyor.

Bir de paralel temizliğin dört gözle beklendiği Belediyelerimiz var. Birkaçında ufak kıpırdanmalar olsa da daha kamuoyunun beklediği temizlik için henüz düğmeye basılmadı.

Belki de Belediyelerimiz paralelden arındırılmış kurtarılmış bölgelerdir. Kim bilir?

Kime sorsanız bu yapının gerçek yüzünü ben yıllar öncesinden biliyordum, herkese de söylemiştim diyor. Kimse kanmamış yani bu hainlere.

Bir de sanatçılarımız var.

Hani gezi olaylarında birkaç ağacı bahane edip ortalığı ayağa kaldıran aydınlar…

Ya da aydın müsveddeleri…

Ne derseniz deyin kendilerine.

Şimdilerde hiç sesleri çıkmıyor. Yurt içinde ve yurt dışında tatillerini yapıyorlar.

Ağaç onlar için daha önemli tabi. Vatan elden gidiyor umurlarında mı?

Paralel yapı sayesinde gerçekten hak eden insanların sırtına basarak bir yere gelip şu sıralar açığa alınanlardan bazıları şimdilerde ağlamaktalar…

Hakkımız yeniyor diyorlar.

Kendilerinin yıllardır başkalarının hakları yediklerini düşünmeden…

Hak-hukuk sanki çok umurlarındaymış gibi.

Belki de bu yaşananlara ilahi adalet demek lazım.

Türkiye çok önemli bir süreçten daha geçiyor. Bu süreç biraz sancılı olabilir ancak sonu güzel olacak inşallah…

Önceki ve Sonraki Yazılar
İsmail Koç Arşivi