Bu defa bir kez daha düşüneceğiz!

Sevgili okurlar, bayramların bayram gibi olduğu, Ramazan’ın Ramazan gibi yaşandığı; sadra şifa sunduğu ve toplum olarak yaralarımızı sardığı o günlere nihayet kavuşuyoruz.

                       

Bu bayram bir başka olacak. İki yıl aradan sonra, özlediğimiz bütün güzellikler bu bayramda bizimle olacak.

 

Her bayram olduğu gibi bu bayram da ‘Nerede o eski bayramlar, nerede o eski Ramazan’lar’ demeden önce bu defa bir kez daha düşüneceğiz.

 

Öyle ya, beterin beteri varmış.

 

Koronavirüs sebebiyle iki yıldır ne bayramların tadı vardı ne de akraba ziyaretlerinin.

 

Bu bayramı doya doya yaşayacağız. Sevdiklerimizi daha bir güvenle ziyaret edeceğiz. Anadır, babadır, ninedir, dededir ve daha nicesidir; özlem gidereceğiz, hayır duası alacağız. Bayram hepimiz için en güzel fırsattır. Hısım akrabanın kapısını aralayıp sevinçleri çoğaltacağız, kadim dostlukları yeniden ayağa kaldıracağız.  

 

Dede, babaanne, anneanne, amca, dayı, hala ve teyze ellerinden şefkat yudumlayacağız. Köy, mahalle, bucak demeden yurdun dört bir yanında bayram havasını içimize çekeceğiz.

 

Bu bayram bir başka olacak.

 

Elimizden telefonları bırakıp, kapı zillerine basalım. Mesaj atmak yerine; komşularımızın, aile büyüklerinin kapısını çalalım, ellerini öpüp hayır duasını alalım…

 

Bayram namazı sonrası kahvaltı sofrasında ailemizin yüzüne bakalım. Ramazan Bayramını ailemizle beraber ayağa kaldıralım…

 

Gelin Bayramı Bayram gibi yaşayalım. Bayramınız mübarek olsun dostlar…

 

Ve son olarak, bayramda trafikte daha dikkatli olalım. Kurallara hepimiz uyalım…

 

 

Ramazan nedeniyle gıda, bayram nedeniyle giyim ve ulaşım alışverişi beklendiği gibi olağanüstü seviyede arttı.

 

Herkes gücünün yettiğince alışveriş yapmaya çalışıyor.

 

İnsanlar ekonomik sıkıntılar nedeniyle bin düşünüp bir alışveriş yapsa da mutlaka karınca kararınca bir şeyler alıyor.

 

Her şeye rağmen Zafer, Bedesten, Kemerli başta olmak üzere Konya’da birçok bölgede adeta insan seli gözlemliyorum. Kim ne söylerse söylesin, çarşıda alışveriş bir şekilde dönüyor. Esnafımız, geçmiş yıllara nazaran biraz düşük olsa da yine iyi iş yapıyor.

 

Bu durumdan bir vatandaş olarak elbette çok mutlu oluyorum.

 

Ama şikayetçi olduğum da bir konu var.

 

Özellikle kıyafet konusunda mağazalar arasında inanılmaz bir makas var.

 

Kör tuttuğunu öpermiş mantığıyla ticaret yapanlar olduğunu söylemek istemiyorum ama mağazalar arası fiyat farklılığını görünce insan ister istemez böyle düşünüyor.

 

Aynı ürünü bir mağaza 100 liraya satarken, diğeri 170 TL istiyor. Neredeyse yüzde yüz fiyat farkı olması size de garip gelmiyor mu?

 

Aynı şehirdeki iki mağaza arasındaki fiyat farkını görünce, aynı ürüne internetten baktım. İnternetteki fiyat ise 70 TL.

 

Bir kıyafetin birbirinden alakasız üç tane fiyatı olması hakikaten düşündürücü.

 

Elbette mağazaların personel, kira başta olmak üzere pek çok işletme gideri var. Elbette internet siteleri ile rekabet etmeleri kolay değil.

 

Ama bu kadar büyük de fiyat aralığı olmaz.

 

Bu abilerimizde bu mantık olduğu sürece de e-ticaret karşısında hiç şansları yok.